Fizik tedavi ve rehabilitasyon merkezi uzmanı Tunç Alp Kalyon, yeni eğitim sistemi ile okula alınacak 60-66 aylık çocukları bekleyen fiziksel tehlikelere dikkat çekerek aileleri uyardı.
Uzmanlar, 66 aylık çocukların okula alınması ile birlikte özellikle fiziksel açıdan ‘oturuş bozukları’ ile karşı karşıya kalacaklarına dikkat çekti. Fizik tedavi ve rehabilitasyon merkezi uzmanı Tunç Alp Kalyon, “Bu yıl eğitim sistemimizde bir yenilik yapıldı. İlk kez 60-66 ay yaş grubu içindeki çocuklarımızın okula başlaması öngörüldü. Bu durumda çocuğun ruhsal gelişimi ve normal gelişim evreleri bakımından birtakım sorunlar ortaya çıkabiliyor” dedi.
Uygulamanın fiziksel etkilerine değinen Kalyon, “6 yaş arası çocuğun gelişiminin hızlı olduğu bir dönemdir. Tabii bu dönem içinde gelişmeyi sağlayan en önemli destek elemanlarından bir tanesi omurgadır. Omurga bildiğimiz vücudumuzun duruşunun desteklenmesi ve buna ek olarak da yürümemizi sağlayan en önemli hareket sisteminin destek elemanıdır. Omurganın özel bir yapısı vardır. Bilindiği gibi omur adı verilen küçük kemiklerin üst üste eklenmesi ile meydana gelir. Bu sayı 31 ile 33 arasında da değişir ve bu diziliş dümdüz değildir. Omurganın üzerinde boyunda ve bel bölgesinde kendine göre birtakım eğrilikler vardır ama bu eğriliklerin tabii bir normal miktarı vardır, o yüzden her harekette ve oturuşta bu hareketlere dikkat etmek lazımdır. Yine omurganın çok ilginç bir yapısı vardır, gelişme özelliği vardır. Omurga ve omurlar tek tek kemikler üzerine binen yükler doğrultusunda ve yönü doğrultusunda gelişirler. Eğer bu gelişme döneminde yanlış yönlerden ters yönlerden aşırı yükler gelirse bu omurganın gelişini etkiler ve duruş bozuklukları daha sonraki dönemde de birtakım eğrilikler, şekil bozuklukları ortaya çıkar. Bunların içinde en çok bilineni ve en ciddi olanı 'skolyoz' adı verilen eğriliklerdir” diye konuştu.
Sınıftaki sıralarının küçük çocukların fizik yapısına olumsuz etki yapabileceğini ifade eden Kalyon, “Şimdi bu çocuklarımız bu yıl ilk defa bu sistem uygulanacağı için kendi yaş gruplarına uygun olmayan sıralarda kalabalık sınıflar halinde oturacakları anlaşılıyor. Bu durumda birtakım duruş, oturuş bozuklukları kaçınılmaz olacaktır ve bu durum gün boyu da devam edeceğinden bu oturuş bozukluğu bir birikim meydana getirecektir. Bu bozuklukların en önemlisi kısa vadede sırt ve bel ağrılarıdır. Çocuklarda sanıldığından daha çok olan sırt ve bel ağrıları olabilmektedir. 6-7 yaş civarındaki çocuklarda bile yüzde 1 veya 2 oranında bel ağrısı olabilir. Yaş ilerledikçe bunun görülme sıklığı daha da artar” diye konuştu.
Aileleri uyaran Kalyon sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Bir de çocuk yaş grubunda, bizim ilkokul yaş grubunda yapılan araştırmalarda yüzde 2 oranında skolyoz adı verdiğimiz bu eğriliklerin olduğu tespit edilmiş. Böyle olumsuz oturma ve duruş koşullarında bu rahatsızlığın bu omurga eğriliğinin olma sıklığı ve derecesi daha da artacak ve ileri yaşlara daha olumsuz yansımaları olacaktır. O bakımdan anne ve babaların bu konuda çok dikkatli olmaları gerekmektedir. Belirli aralıklarla çocuğun sırtını muayene etmekte fayda var. Çocuğun üst tarafı soyulduktan sonra arkadan omurganın duruşu iki omuzun aynı yükseklikte olup olmadığına bakılır. İki kürek kemiği aynı seviyede ve aynı şekilde durması gerekir. Bel hizasındaki bel kıvrımlarına dikkat edilmesi gerekir. Normalde iki taraftaki bel çizgilerinin eşit ve simetrik olması gerekmektedir. Eğer bir taraftaki çizgi diğerinden farklıysa bir omurga sorunu olabilir. Böyle bir durumdan şüphelenen anne ve babaların çocuğu derhal bir uzman hekime yönlendirmesi gerekir.”
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz