Ergenekon davasının tutuksuz sanığı eski MGK Genel Sekreteri emekli Orgeneral Tunçer Kılınç, savunmasında Türkiye'nin Rusya ve İran gibi yakın komşuları ile ilişkilerin geliştirilmesinde fayda gördüğüne ilişkin konuşması üzerine, Türkiye'nin AB ve ABD güdümünde olmasını destekleyen yazarların hedefi haline geldiğini söyledi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ikinci Erkgenekon davasının 159. duruşmasında; İbrahim Şahin, Hasan Atilla Uğur ve Tuncay Özkan'ın da aralarında bulunduğu 14 tutuklu sanık hazır bulundu. Davanın tutuksuz sanıkları Mehmet Haberal, Levent Ersöz, Oğuz Bulut ve İbrahim Şahin'in katılmadığı duruşmaya tutuksuz sanıklardan Mustafa Özbek, İlyas Çınar, Tunçer Kılınç, Münir Kemal Yavuz, Hüseyin Buzoğlu ve Yalçın Küçük geldi. Sanık Yalçın Küçük, Oda TV davasından tutuklu bulunduğu için tutuklu sanık bölümünde yer aldı.
Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, eski MGK Genel Sekreteri olan tutuksuz sanık emekli Orgeneral Tunçer Kılınç'ın yarım kalan savunması ile duruşmaya devam edeceklerini açıkladı. Hakkındaki iddiaların 5.'si ile savunmasına devam edeceğini belirten Kılınç, "İşçi Partisi'nde yapılan aramalarda elde edilen CD ve DVD içeriğinde Avrasya ittifakı içinde milli devletimizi yeniden yapılandırmayı cesaretle savunan emekli orgeneraller Şener Eruygur ve Tunçer Kılınç'a karşı yürütülen psikolojik savaş harekatları şeklinde isminin geçtiği ve devletin yeniden yapılandırılmasından bahsedildiği, bunun da örgüt amaçları doğrultusunda devletin yeniden şekillendirilmesi ve kendi amaçları doğrultusunda devlet yönetiminde görev alacak şahısların yönetime getirilmesinin hedeflendiği amaçlandırılmaktadır.' şeklindeki iddiayı hatırlattı.
CD ve DVD içeriğinde kendisinin 7 Mart 2002 yılında Harp Akademileri'nde yaptığı bir konuşmaya yer verildiğini anlatan Kılınç, ayrıca Ergenekon ana davasının tutuklu sanıklarından Doğu Perinçek'in de aynı konu ile ilgili değerlendirmesinin bulunduğunu söyledi. Kılınç, konuşmasının ardından 3 ay boyunca yazılı ve görsel medyada hakkında olumsuz yazı ve konuşmaların yapıldığını söyledi. Konuşmasında, 'Türkiye'nin çevresinde bir güvenlik kuşağı nasıl oluşturulabilir?' ana temasının işlendiği sempozyumun AB ile ilişkiler konusunun işlendiği panelde kendisinin de katkıda bulunmak üzere konuşma yaptığını söyledi.
Kılınç, "AB'nin, Türkiye'nin ulusal çıkarlarını gözardı ettiğini, bizden beklentilerinin ulusal çıkarlarımızla uyuşmayan hususlar olduğunu, Türkiye'nin ulusal çıkarları bakımından yakın çevresi ile de ilişki kurmasının yararlı olacağını, bu kapsamda ABD'ni gözardı etmeksizin Rusya ve hatta mümkünse İran ile ilişkilerimizin geliştirilmesinde fayda gördüğümü belirtmiştim." hatırlatmasını yaptı.
Bu tarihten itibaren Türkiye'nin güvenliği dahil her türlü geleceğinin AB ve ABD güdümünde olmasını destekleyen karşı görüşlü birçok yazar, medya mensubu ve siyasetçinin hedefi haline geldiğini söyleyen Kılınç, "Sayın Perinçek'in, bu saldırıları bir psikolojik harekat olarak değerlendirmesinin nedeni bu olsa gerek." diye konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz