ABD Başkanı Donald Trump, California eyaletinin San Francisco kentinde bulunan ve müzeye çevrilen Alcatraz hapishanesinin ‘azılı suçlular’ için yeniden açılması konusunda Federal Cezaevleri Bürosu'na talimat verdi.
Trump, sosyal medya hesabından Alcatraz hapishanesine ilişkin açıklamada bulundu. ABD'nin uzun zamandır ‘şiddet yanlısı azılı suçlularla’ uğraştığını belirten Trump, "Geçmişte daha ciddi bir ulusken, en tehlikeli suçluları hapsetmekten çekinmezdik. Bu suçlulara daha fazla müsamaha göstermeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Bu kapsamda Trump, Federal Cezaevleri Bürosu'na, Alcatraz'ın onarılıp genişletilerek, ‘en azılı suçlular’ için yeniden kullanıma açılması talimatını verdiğini kaydetti.
Alcatraz Hapishanesi, ABD'nin en güvenli cezaevi olarak biliniyordu. Ancak 1962 yılında yaşanan bir olay, bu ünvanı sorgulattı. 12 Haziran 1962'de Frank Morris ve John ile Clarence Anglin adlı üç mahkum, Alcatraz'dan kaçmayı başardı. Bugüne kadar bu kaçışın nasıl gerçekleştiği ve mahkumların akıbeti hâlâ netlik kazanmadı.
Mahkumlar, hücrelerinin duvarlarını yavaşça oyarak bir tünel açtılar. Bu tünelden geçerek hapishanenin çatısına ulaştılar. Buradan, yağmurluklardan yaptıkları şişme botlarla San Francisco Körfezi'ne açıldılar. Kaçış sırasında, gardiyanları kandırmak için yataklarında sabun ve saçla yapılmış sahte başlar bıraktılar.
Kaçıştan sonra, FBI mahkumların soğuk sularda boğulmuş olabileceğini düşündü ve dosyayı 1979'da kapattı. Ancak bazı tanıklar ve kanıtlar, bu görüşü şüpheli kıldı. Örneğin, 2013'te FBI'a gönderilen ve "Ben Frank Morris'im" diye başlayan bir mektup alındı. Ayrıca, 1975'te Brezilya'da çekildiği öne sürülen bir fotoğraf ve Anglin kardeşlerin ailesine gönderildiği iddia edilen kartpostallar da vardı. Ancak bu kanıtların hiçbiri kesinlik taşımadı.
Kaçışın ardından Alcatraz Hapishanesi, 1963'te kapanarak turistik bir mekân haline geldi. Alcatraz'dan kaçan üç mahkumun akıbeti hâlâ bilinmiyor. Bazı teoriler, onların hayatta olduğunu öne sürse de, resmi olarak bu kaçışın nasıl gerçekleştiği ve mahkumların ne durumda olduğu kesinleşmemiştir.
(DHA)