Zehirli gazlar tamamen engellenemiyor

Akdeniz Belediyesi Kadın-Erkek Eşitliği Komisyonu’nun davetlisi olarak bir konferans veren Mersin Üniversitesi (MEÜ) Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fadime Taner, kükürt ve sülfürik asit üretimi ve çevreye etkilerine ilişkin çarpıcı açıklamalar yaptı. Akdeniz Belediye Meclis üyelerini Kazanlı’da kurulması planlanan sülfürik asit tesisinin olası etkileri hakkında bilgilendiren Prof. Dr. Taner, bugünkü teknolojinin zehirli gazların çevreye yayılmasını tamamen engelleyemediğine dikkat çekti. MEÜ. Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fadime Taner, Akdeniz Belediyesi Kadın-Erkek Eşitliği Komisyonunun davetlisi olarak meclis üyelerine bir konferans verdi. Akdeniz Belediyesi Konferans Salonundaki etkinliğe Akdeniz Belediye Başkanı M. Fazıl Türk’ün yanı sıra Belediye Meclis Üyeleri katıldılar. “Kükürt ve Sülfürik Asit Üretimi” başlıklı konferansta, Kazanlı’da bulunan Soda A.Ş. Tesislerinde kurulmak istenen sülfürik asit tesisi ve çevreye olası etkileri konu alındı.

‘Kükürt gazı solunum sistemine 1 dakikada etki ediyor’

Kimya sanayisinin en önemli hammaddesinin kükürt olduğunu belirten Prof. Dr. Fadime Taner, kükürdün patlayıcı madde üretiminden kâğıt sanayisine, deri sanayisinden petrol rafinerisine, asit üretiminden metalürjiye kadar onlarca alanda kullanıldığını söyledi. Kazanlı’da kurulmak istenen tesisin, hammadde olarak yurtdışından getirilecek ‘elementel kükürt’ kullanmayı planladığını kaydeden Prof. Dr. Taner, “Elementel kükürdün kuru hava ile yakılması sonucu ortaya çıkan kükürt gazının, tesisin arıtım bölümünde oksitlenerek atmosfere karışması önlenmeye çalışılacaktır. Söz konusu gazlar, solunum sistemine 1 dakikada etki etmektedir. Gazın solunumundan sonraki 1 hafta içerisinde vücudun oksijen alımı fazlalaşır, solunum sistemi bozulur ve kandaki oksijen derişimi azalır. Ayıca doğaya salınan gaz, ozon tabakasına zarar verirken bir yandan da yakın çevresindeki ekosistemi tahrip eder” dedi.

‘Gazların atmosfere karışmasını önlemek mümkün değil’

Prof. Dr. Taner, dünyada bugün ulaşılan en iyi teknolojiyle dahi bu gazların atmosfere karışmasının yüzde yüz önlenemediğini vurguladı, “Soda A.Ş. en ileri teknolojiyi kullanacağını ifade ediyor. Ancak bu bile gazların yayılımını önleyemiyor. Tesiste, açığa çıkan gazın yaklaşık yüzde 2’si atmosfere karışacak. Tesisin açıklanan yıllık üretim hedefi göz önüne alındığında, atmosfere yayılacak gaz miktarı yıllık 20,43 kiloton olarak hesaplanmıştır. Bu, tesisin yakın çevresini tahrip etmesi açısından çok büyük bir miktardır” diyerek sözlerini tamamladı.

Prof. Dr. Fadime Taner, sunumunun ardından Akdeniz Belediye Meclis üyelerinin konuya ilişkin sorularını yanıtladı. Akdeniz Belediyesi Kadın-Erkek Eşitliği Komisyonu Başkanı Meclis Üyesi Fatmagül Demirtağ, verdiği bilgilerden ötürü Prof. Dr. Taner’e teşekkür etmesinin ardından konferans sona erdi.

Fotoğraf : Çiğdem YURDAGEL