Avustralya'da yaşayan Diane, 42 yıl boyunca ölü sandığı oğlunun yaşadığını bir e-posta sayesinde öğrendi. Genç yaşta evlilik dışı hamile kalan ve ailesinden, çevresinden gizlediği bu hamilelik sırasında tek başına doğum yapan Diane’e, hastane yetkilileri bebeğinin öldüğünü söylemişti. Ancak yıllar sonra gerçek ortaya çıktı.

1976 yılında, 21 yaşındayken Avustralya’da çalıştığı çiftlikte doğum sancısı başlayan Diane, bir hastaneye götürüldü. Evlilik dışı çocuk sahibi olduğu için hastanede dışlandı, yalnız bırakıldı ve doğumdan hemen sonra bebeği kendisinden alındı. Diane’e yalnızca "Bebeğin öldü" denildi, cinsiyeti bile söylenmedi.
Yıllarca bu acıyı içinde taşıyan Diane, yaşadıklarını kimseye anlatmadı. Ne ailesine, ne eşine, ne de çocuklarına...

2018 yılında gelen bir e-posta hayatını değiştirdi. Simon isimli bir adam, doğum bilgilerinin Diane ile uyuştuğunu, DNA testleri sonucunda onun annesi olabileceğini yazıyordu. Gönderdiği fotoğraflarda küçük kızının Diane’in çocukluk fotoğraflarına çok benzediğini belirtmişti.
Diane, Simon'un fotoğrafını gördüğünde, gençlik aşkı Jason’a tıpatıp benzediğini fark etti. Artık emindi: Bu, 42 yıl önce doğurduğu ama ölü sanarak hayatından koparılan oğluydu.

Diane, Avustralya’da on binlerce bekar annenin çocuklarının bilgileri dışında evlatlık verildiğini öğrendi. Üstelik bazı vakalarda annelere çocuklarının öldüğü bile söylenmişti.
Simon’un evlatlık verildiği aile de kandırılmıştı. Onlara, biyolojik annenin çocuğunu isteyerek verdiği ve yalnızca Katolik bir aile tarafından büyütülmesini istediği söylenmişti. Yıllar boyunca Diane’e ulaştığını sanarak mektup ve fotoğraf göndermişlerdi. Ancak bu gönderilerin nereye gittiği hâlâ bilinmiyor.

Simon ile ilk kez havaalanında buluşan Diane, o anı şöyle anlattı:
"Çiçeklerle beni bekliyordu. Ona sarıldığımda sanki yıllardır tanıdığım birine sarılmış gibiydim."
Bir süre sonra, kendi çocukları Sarah ve Daniel’e de bu büyük sırrı açıkladı. Bugün Diane, üç çocuğu ve genişleyen ailesiyle mutlu bir yaşam sürdürüyor. Diane, yaşadıklarından dolayı hastaneyle hukuki mücadele etmeyi düşündü ancak belgelerin yok edildiğini öğrendi.