Akil İnsanlar Doğu Anadolu Bölgesi Grubu Başkanı Can Paker, bölgede yaşayanların ülkenin bölünmesini istemediğini belirterek, "Buradaki insanlar, Türkiye'nin içinde kalarak geleceklerinin çok daha müreffeh ve dünyayla ilişkilerinin çok daha kolay olacağını çok iyi biliyorlar" dedi.
Paker, çözüm sürecine ilişkin çalışmaları kapsamında heyet üyeleriyle geldiği Tunceli'de, AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Tunceli'de çatışmaların çok yoğun yaşandığını anımsatan Paker, kentin nüfusunun ağırlıklı Alevi olduğunu, insanların hem barışı istediğini hem de inanç özgürlükleriyle ilgili yoğun taleplerinin bulunduğunu söyledi.
Vatandaşların, insan haklarının yasal güvence altına alınmasını istediklerini belirten Paker, Doğu Anadolu bölgesinde yaşayan insanların yaklaşık yüzde 90'ının barışı desteklediğini kaydetti.
"Desteklemeyenler iki uçta olanlar. Biri ulusalcı uçta olanlar, birisi de aşırı Kürt taleplerinde olanlar" diyen Paker, şöyle konuştu:
"Destekleyenler de aşağı yukarı ikiye ayrılıyor. Bir kısmı hiçbir koşul olmaksızın destekliyor ama önemli bir kısmı da 'tamam barış olsun ama' bizim biraz evvel konuştuğumuz 'insan hakları durumumuz ne olacak-' diyor. Mesela 'ana dilde eğitim ne olacak-' diyor. Artı 'yerel yönetimlerin güçlenmesi sorunu ne olacak-' diyor. Koruculuk burada çok önemli bir konu. İnsan haklarının diğer boyutlarıyla, işte tutuklamalarla, takiplerle ilgili talepler de geliyor ama bu üç ana rol çok daha fazla ortaya çıkıyor."
-"Doğu Anadolu kesinlikle bölünmek istemiyor"-
Paker, "Benim gördüğüm, Doğu Anadolu kesinlikle bölünmek istemiyor. Böyle bir şey yok" dedi.
Batıdaki insanların, bölgedeki vatandaşların siyasi bilincini bilmediğini dile getiren Paker, şöyle devam etti:
"Buradaki insanlar, Türkiye'nin içinde kalarak geleceklerinin çok daha müreffeh ve dünyayla ilişkilerinin çok daha kolay olacağını çok iyi biliyorlar ama bazı hakları olarak, bazı haklar dediğimiz insan haklarını alarak kalmak istiyorlar. Yoksa başka bir yere gitmek, Türkiye'den bölünüp ayrılmak gibi kesinlikle bir hedefleri yok. Zaten artık dünyada da böyle bir şey var. Sınırlar eski önemini kaybediyor, önemsiz hale geliyor. Ne demek bu- Gerek ekonomik gerek sosyal olarak sınır orada olacak ama hiçbir önemi olmayacak. Yani insanlar istediği gibi gidip gelecek."
Bunun örneklerinin olduğunu belirten Paker, "Mesela bugün Fransa ile Almanya arasında bir sınır var mı- Var. Peki hiçbir önemi var mı- Hiçbir önemi yok çünkü insanlar ve her türlü hizmet gidip gelebiliyor. Muhtemelen bizim güney sınırımız da bu yapı içine girecek. O zaman işte hakiki ekonomik ve sosyal iş birliği başlayacak. Hele böyle bir yapıya doğru gidersek ki bütün dünya gidiyor, biz de gideceğiz, o zaman bölünme diye bir kavram ortadan kalkıyor zaten. Buradaki sınırı önemsiz hale getirirsen başka bir sınırın nasıl bir önemi olabilir ki- Dolayısıyla olaya objektif olarak bakmak lazım, duygusal olarak değil" diye konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz