Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü (KEİ) 20.yıl toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, siyasi ihtilafların bölgede ekonomik işbirliği ve kalkınmanın önünde önemli bir engel oluşturduğunu belirterek, “Sorunların işbirliğimizi etkilememesi için hep birlikte çaba göstermeliyiz” dedi.
Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü (KEİ) 20. yıl Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda başladı. Zirveye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün yanı sıra Arnavutluk Başbakanı Sali Berisha, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Sırbistan Cumhurbaşkanı Tomislav Nikoliç, Gürcistan Cumhurbaşkanı Mihail Saakaşvili, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Sırbistan Dışişleri Bakanı Vuk Yeremiç ve üye ülkelerin devlet ve hükümet başkanları ile bakanları katıldı.
Zirvede konuşan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “Ekonomik işbirliğini müşterek payda kabul ülkelerimiz bölgedeki farklı yaklaşımları barış, istikrar ve demokrasinin uzlaştırıcı ruhuna dönüştürerek uzun soluklu bir hedefi paylaşmışlardır. O dönemde siyasi ve ekonomik yapıları itibariyle geçiş sürecinde olan çok sayıda KEİ ülkesinin bugün uluslar arası siyasi ve ekonomik sistemin önemli aktörleri haline gelmelerinden büyük memnuniyet duyuyoruz” dedi.
20 yıl zarfında örgütsel yapısını tamamlayarak geniş Karadeniz bölgesinde tüm bölge ülkelerini kucaklayan KEİ’nin olgunlaşma sürecini tamamladığını ve tam teşekküllü uluslararası bir örgüt haline geldiğini anlatan Gül, “Artık önümüzde yapılması gereken bölgemizin zengin, doğal ve insani kaynaklarını harekete geçirerek her alanda işbirliğini geliştirme ve KEİ’yi hak ettiği etkinliğe ulaştırmaktır. Bu bağlamda örgütün 20. yıl dönümü zirvesinin örgütün ilk temellerinin atıldığı İstanbul’da gerçekleştirilmesini anlamlı buluyorum” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, KEİ’nin 20 yıl içinde bölgede istikrar, huzur ve işbirliğinin tesisinde çok yararlı bir rol oynadığını vurguladı. Karadeniz Ekonomik İşbirliği’nin gelişiminin geçen 20 yıllık süreçte değişen şartlara uygun olarak değişmeye devam ettiğini belirten Gül, “Örgütümüz kurumsallaşmış bir hükümetler arası yapısının yanı sıra parlamentolar arası işbirliğine, ticaret ve kalkınma bankacılığına, özel sektörün katılımına, akademik düşünce boyutuna imkan sağlayan bağlı kuruluşlara da sahiptir. Ulaştırma, enerji, çevrenin korunması, kültür, turizm ve eğitimden iyi yönetişim ve örgütlü suçlarla mücadeleye kadar çeşitli alanları kapsayan çalışma gruplarıyla somut tasarılar üreten ve uygulayan örgüttür” şeklinde konuştu.
Karadeniz bölgesinin konumu nedeniyle hep kilit öneme sahip olduğunu anlatan Gül, “Bölgemiz bu konumu ve geniş doğal ve insan kaynaklarıyla uluslararası alanda ön plana çıkmakta, uluslar arası ilginin bölgemiz üzerinde yoğunlaşmasına neden olmaktadır. Bu ilgi iyi değerlendirilmesi gereken birçok önemli fırsatı da beraberinde getirmektedir. KEİ’nin daha etkin kılınmasıyla Karadeniz bölgesi sesini küresel ölçekte daha iyi duyurabilecek, artan jeopolitik ve ekonomik öneminin meyvelerini en iyi biçimde değerlendirecektir” diye konuştu.
Gül, üye ülkelerin, bölgesel ve uluslar arası işbirliği süreçlerine yaklaşımları açısından KEİ’nin öncelik sıralamasında zaman zaman hak ettiği ilgiyi göremediğini ifade ederek, “Ancak bölgesel sahiplik ve ortak işbirliği iradesinin KEİ’yi bugün bulunduğunu noktadan çok daha yukarılara taşıyacağına inanıyorum” dedi.
KEİ’nin 1 Temmuz 2012 tarihi itibariyle dönem başkanlığını üstlenecek olan Türkiye’nin çabalarını, örgütün daha işlevsel hale getirilmesi yönünde yoğunlaştıracağını kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, şunları söyledi;
“Geniş ekonomik bir beşeri kaynaklara sahip bir bölgede yaşıyoruz. Bölgemizin bu güzelliklerini ve zenginliklerini insanlarımıza daha fazla yansıtmak ve insanlarımızın bu zenginlikten daha fazla istifade etmelerini sağlamak bölgede huzur ve istikrar açısından büyük önem taşımaktadır.”
Cumhurbaşkanı Gül, Karadeniz Bölgesi’nin, kalkınma sorunlarını kendi içinden çözümler üretebilme potansiyeli bulunduğunu ve bu potansiyelin harekete geçirilmesi gerektiğini düşündüğünü söyledi. Başta Avrupa olmak üzere pek çok gelişmiş piyasa ekonomisinde artık kronikleşme istidadına girmiş bir ekonomik krizle karşı karşıya olunduğunu dile getiren Gül, “Bu sadece AB üyelerini değil, tüm KEİ bölgesini şüphesiz etkilemektedir. Böyle dönemlerde Karadeniz’in kalbini oluşturduğu geniş Avrasya coğrafyasının sinerjisinden yararlanmak ve krizi daha fazla ticaret ve yatırımla aşmak en akıllı yöntem olacaktır” dedi.
“Siyasi ihtilaflar bölgemizde ekonomik işbirliği ve kalkınmanın önünde önemli bir engel oluşturmaktadır” diyen Abdullah Gül, şunları söyledi;
“Söz konusu sorunların işbirliğimizi etkilememesi için hep birlikte çaba göstermeliyiz. İmkan bulunması halinde ise siyasi sorunlara bölgemizin kendi içinden de çözüm üretilmesi için gayret sarf etmeliyiz. Günümüzde tehdit unsurları geçmişe kıyasla ciddi bir değişiklik göstermektedir. Geçmişte ideolojik temelde yaşanan ayrımın yerini artık kuzey güney, zengin yoksul ayrımı, ırkçılık, kültürel hoşgörüsüzlük ve terör hareketleri almaya başlamıştır. Bir ülkenin yaşadığı sorunlar, küreselleşen dünyada diğer ülkeleri de etkilemekte, bu da ortak mücadeleyi zorunlu kılmaktadır. Bu gerçekte ortak bölgemiz olan Karadeniz için de fazlasıyla geçerlidir.”
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz