Mahkeme: Ölümcül Dayakta "kasıt" Yok "ihmal" Var

Serpil KIRKESER / İSTANBUL, (DHA) ŞİŞLİ'de muhasebeci Ali Rıza Vuran'ın (60) 10 ay önce bir apartman dairesinde yediği dayak sonucu beyin kanaması geçirerek hayatını kaybetmesine ilişkin, 1'i tutuklu 8 sanığın yargılandığı dava karara bağlandı. İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen karar duruşmasına tutuklu sanık Altar Sarıoğlu ile tutuksuz 7 sanık hazır bulundu.

"MAKTÜLE TEKME ATMADIM"
Tutuklu sanık Altar Sarıoğlu, "Benim olay sırasında alkol almadığım, çay içtiğime dair dosyada beyan bulunmaktadır. En başından beri ayağımdaki sorun nedeniyle tekme atma gibi bir eylem gerçekleştiremem. Beraatime karar verilsin" dedi.

"KEŞKE BUNLAR YAŞANMAMIŞ OLSAYDI"
Sanık Can K. ise, "54 yaşındayım. Şimdiye kadar yolum karakola düşmemişti. Keşke bunlar yaşanmamış olsaydı. Beraatime karar verilsin" dedi. Diğer sanık Emre E. de "Maktülün dövülme ve işyerinde tutulma sürecinde olayı ilgili makamlara anlatmamamın nedeni aileme verilecek bir zarardan çekinmiş olmamdır. Dolayısıyla suç işlediğim yönündeki iddiaları kabul etmiyorum" diye konuştu.

"KİMSE KİMSEYE BİRŞEY YAPMADI"
Sanık Burak Ç. " Orada bulunduğum süreç içerisinde kimse kimseye birşey yapmadı. Maktülün öldürülmesine yönelik herhangi bir davranış olmamıştır. Beraatime karar verilsin" derken, diğer sanıklar da suçlamaları redderek beraatini istedi.

MAKTÜLÜN İŞVERENLERİNE TOPLAM 21 YIL 3 AY HAPİS CEZASI
Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, tutuklu sanık Altar Sarıoğlu'nun "İhmali davranış sonucu Ali Rıza Vuran'ı öldürme" eylemi nedeniyle 11 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme ayrıca Altar Sarıoğlu'nu "Hürriyeti tahdit etmek" suçundan 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme heyeti, Altar Sarıoğlu'nun tutukluluk halinin devamına da karar verdi. Heyet, Sarıoğlu'nun kardeşi Tolga Sarıoğlu'nu da "Hürriyeti tahdit etmek" ve "Kasten yaralamak" tan suçlu buldu ve 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırdı.

DİĞER 6 SANIK BERAAT ETTİ
Diğer sanıklar Ayşe N.Ç., Burak Ç.,Emre E., ve Can K.'nın "Ali Rıza Vuran'ın öldürülmesine yardım" ve "Hürriyeti tahdit" suçlarından ayrı ayrı beaatlerine karar veren mahkeme heyeti, Sanık Murat Ş.'nin "Suçu bildirmeme", diğer sanık Kurtuluş E.'nin de "Ali Rıza Vuran'ı öldürme" suçundan beraatlerine hükmetti.

MAHKEMEDEN SUÇ DUYURUSU
Mahkeme heyeti ayrıca, Ayşe N.Ç., hakkında "Suç delillerini gizlemek" suçundan, diğer sanıklar Ayşe N.Ç., Burak Ç.,Emre E., ve Can K., hakkında "Suçu bildirmeme" suçlarından gereğinin takdir ve ifası için kararın bir örneğinin İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'na gönderilmesine karar verdi.

"MUHASEBECİYİ OFİSE ÇAĞIRDI, DÖVDÜ"
Mütalaaya göre olay şöyle gerçekleşti: Şirket sahibi Tolga Sarıoğlu, maktül muhasebeci Ali Rıza Vuran'ı 12 Ağustos 2014'te telefonla arayarak, şirket hesaplarıyla ilgili konuşmak istediğini söyledi. Ali Rıza Vuran ise ertesi gün gelebileceğini söyleyerek telefonu kapattı. 13 Ağustos 2014 günü Muhasebeci Ali Rıza Vuran, Tolga Sarıoğlu'nun bürosuna gitti. Muhasebeci Vuran ve Tolga Sarıoğlu ofiste birlikte alkol almaya başladı. Tolga Sarıoğlu zimmetine para geçirdiğini iddia ettiği Muhasebeci Ali Rıza Vuran'ı dövmeye başladı ve ofisinde tuttu. Aynı gün akşam aynı şirketin sahibi ve ortağı olan Altar Sarıoğlu, muhasebeci Ali Rıza Vuran'ın tutulduğu ofise geldi. Altar Sarıoğlu, muhasebeci Vuran'ın sağ gözünün şişmiş durumda olduğunu, burnundan da ara ara kan aktığını pantolonun üzerinde olmadığını ayrıca masa üzerinde tahta saplı çekiç, sap kısmı uzun düz tornavida, küçük meyve bıçağı, viski şişesi ve boş viski şişesi olduğunu gördü. Altar Sarıoğlu da muhasebeci Vuran ile hesaplarda yapılan usulüsüzlüklerle ilgili konuştu. Muhasebeci Vuran'a usulsüzlükleri itiraf ettiği bir yazı yazdırıldı. Tolga ve Altar Sarıoğlu ertesi güne kadar muhasebeci Vuran'ı ofiste tutmaya karar verdi.

"ESAS AZRAİLİN, ŞİMDİ BEN GELDİM"
Tolga Sarıoğlu dinlenmek için evine gitti. Altar Sarıoğlu muhasebeci Vuran'a, Tolga'nın gidişini kastederek, "O gitti şimdi başbaşayız. Esas azrailin şimdi ben geldim" dedi. Altar yarı baygın olan muhasebeci Vuran'ın ayaklarına doğru 3 tekme attı. İlerleyen saatlerde muhasebeci Vuran'ın durumunun ağırlaştığı anlaşıldı. Olayın hukuki boyutunu öğrenmek isteyen Tolga, gece yarısı Avukat N.H.'yi arayarak ofise çağırdı. Gece avukat N.H. ofise gelerek 'Ne yaptınız?' diyerek sordu. Altar Sarıoğlu da olaydan kendisinin haberi olmadığını, kardeşi Tolga Sarıoğlu'nun da böyle bir şey yapmayacağını söyledi.

"BEN GİTTİĞİMDE BU ADAM İYİYDİ. KİM BU HALE GETİRDİ?"
Avukat N.H., sanıklardan Ayşe N.E. ile birlikte, Tolga'nın evine gitti, birlikte tekrar ofise döndüler. Ofiste sanıklardan Burak Ç., Can K., Emre E., Altar Sarıoğlu ve soruşturma aşamasında ölen İsmet Harman da yer aldı. Tolga Sarıoğlu 'Ben gittiğimde bu adam iyiydi, kim bu hale getirdi?' dedi. Avukat N.H. de muhasebeci Ali Rıza Vuran'ı hastaneye götürmelerini tavsiye ederek ofisten ayrıldı. Bu sırada muhasebeci Vuran hırıldamaya ve can çekişmeye başladı. Muhasebeci Ali Rıza Vuran'nın hastaneye götürülüp götürülmeyeceği hususunu sanıklar aralarında konuştu, ancak muhasebeci Vuran'ı hastaneye götürmedi. Muhasebeci Vuran, sabah saatlerinde hayatını kaybetti.

ADLİ TIP KURUMU: BEYİN KANAMASINDAN HAYATINI KAYBETTİ
Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan 5 Kasım 2014 tarihli raporda, maktül muhasebeci Ali Rıza Vuran'ın ölümünün künt kafa travmasına bağlı beyin kanaması sonucu meydana geldiği ifade edildi.

OLAYIN GEÇMİŞİ VE İDDİANAME
Ali Rıza Vuran, İstanbul'da kayıp olarak aranırken Şişli'de bir apartman dairesinde 13 Ağustos 2014 tarihinde öldürülmüş olarak bulundu. Cinayete ilişkin Ali Rıza Vuran'ın ayrılmaya karar verdiği şirketin patronları ve çalışanlarının da aralarında olduğu 8 kişi gözaltına alındı. İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan iddianamede, işyeri sahibi kardeşler Tolga ve Altar Sarıoğlu'nun "Kasten öldürme" ve "Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından müebbet hapis cezası ve 2'şer yıldan 7'şer yıla kadar hapsi isteniyordu. Sanıklar Can K. , Ayşe N. E., Burak Ç., Emre E.'nin "Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", "Kasten adam öldürme" ve "Yardım" suçlarından ayrı ayrı müebbet hapis ve 17'şer yıldan 27'şer yıla kadar hapis cezası isteniyordu. Kurtuluş E.'nin "Kasten öldürme" suçundan müebbet hapis cezası istenirken, diğer sanık Murat Ş. ise "Suçu bildirmeme" ve " Suçluyu kayırma" suçundan 6 aydan 6 yıla kadar hapsi talep ediliyordu.