Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Çözüm sürecinin başarıyla tamamlanması ülkedeki güven ortamının iyileşmesi, politik risklerin azalması demektir. Çözüm sürecinin önemine Standard&Poors (S&P) yakın zamanda yaptığı not artışında vurgu yapmıştır” dedi.
Maliye Bakanı Şimşek, sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden Wall Street Journal gazetesi ile röportaj yaptı.
Çözüm sürecinin Türkiye ekonomisini nasıl etkileyeceği sorusuna Şimşek, çözüm sürecinin ekonomiye olumlu yansıyacağını belirtti. Şimşek, çözüm sürecinin başarıyla tamamlanması halinde Türkiye ekonomisinin sıçrama yapacağını, büyüme potansiyelin yükseleceğini vurgulayarak şunları dedi:
“Geçmişte terör ile mücadelede harcanan yaklaşık 300 milyar dolarlık kaynağın eğitim, altyapı ve Ar-Ge'ye harcanması demektir. Sürecinin başarıyla tamamlanması ülkemizin pozitif enerjisinin yapısal reformlara odaklanması demektir. Çözüm sürecinin başarıyla tamamlanması bölgesel kalkınmışlık farklarının azalması demektir. Bu sürecin başarıyla tamamlanması bölgesel ve küresel siyasi rolümüzün güçlenmesi demektir. Türkiye daha saygın bir aktör olacak. Çözüm sürecinin başarıyla tamamlanması ülkedeki güven ortamının iyileşmesi, politik risklerin azalması demektir. Çözüm sürecinin önemine S&P de yakın zamanda yaptığı not artışında vurgu yapmıştır.”
Güney Doğu bölgesine güvenlik gerekçesiyle ertelenen doğrudan yatırımlar yeniden gündeme gelip gelmeyeceği sorusuna ise Şimşek, Güney Doğu Bölgesi’nde son 10 yılda bölgeye rekor düzeyde yatırım yaptıklarını hatırlattı. Şimşek, “Sadece GAP’a 28 milyar TL’den fazla kaynak aktardık. GAP projesinin 1,3 milyon kişiye doğrudan istihdam, milli ekonomiye yıllık 6,6 milyar dolar katkı sağlamasını bekliyoruz. DAP Projesinin 1,2 milyon kişiye istihdam yaratacağını ve ekonomiye yıllık 1,4 milyar dolar katkı yapacağı öngörüyoruz. Yeni teşvik sistemi ile yatırımları destekliyoruz; 6. Bölgede yapılan her 100 TL’lik yatırıma 116 TL’lik devlet desteği veriyoruz” cevabını verdi.
Barış sürecinin ekonomiyi nasıl etkileyeceği konusunda Şimşek, sürecin ekonomiye olumlu yansıyacağını söyledi. Şimşek, terörle mücadele için ayrılan kaynakların Türkiye’nin uzun vadeli geleceğine aktarılacağını belirterek, “Süreç sayesinde ekonomimiz büyüyecek, yatırımlar artacak; bu da vergi gelirlerini olumlu yönde etkileyecektir. Süreç ayrıca kara para ve kayıt dışılıkla mücadele alanlarında elimizi daha da güçlendirecektir. Vergi oranları bile düşebilir” dedi.
Faiz dışı harcamalarda artış eğilimin olduğu ve bunun neden kaynaklandığı sorusuna Şimşek, “Artış yapısal değildir, bazı ödeme kalemlerindeki dönemsel kaymalardan kaynaklanmaktadır. Yılının ilk iki ayında sermaye giderlerinde, cari transferlerde ve borç verme kaleminde artış olduğu görülmektedir Altyapı yatırımlarındaki artış, geçen yıldan kalan 2,2 milyar TL’nin bu yılın ödenmesinden kaynaklanmaktadır” dedi.
2013 yılında özelleştirmeye dair beklentilerinin sorulması üzerine Şimşek, şöyle dedi: “Yılın ilk üç ayında özelleştirme gelirlerinden bütçeye 4,9 Milyar TL aktararak 4 Milyar TL’lik bütçe hedefinin üstüne çıktık. Hali hazırda sözleşme imza ve onay aşamasında bulunan kuruluşlar için 22 Milyar TL’lik özelleştirme geliri beklenmektedir. Hayır, zaten özelleştirme hedefini yakaladık. Köprü ve Otoyolların iptali hedeflerimize ulaşmada bir engel teşkil etmeyecektir.”
2B arazilerinin satışından elde edilecek gelir ve paranın nereye aktarılacağı konusunda Şimşek, “2013 yılı bütçe gelir hedefleri içinde 2B’den beklenen gelir tutarı 4,8 milyon TL’dir. Gelir bütçeye aktarılacak. En son yapılan düzenleme ile gelir bütçe hedefin bir miktar altında kalabilir. Ayrıca son yasa düzenlemesi ile taksit ödeme süresi 3-4 yıldan 5-6 yıla çıkarıldı. Taksitlendirme faizsiz olacak. Satış fiyatı, 400 m2 altında kalan konut amaçlı taşınmazlarda ve tarımsal alanlarda rayiç bedelin yüzde 70’inden yüzde 50’ye indirildi” şeklinde konuştu.
Güney Kıbrıs’ın durumu konusunda ise Şimşek, şu değerlendirmeyi yaptı: “Kurtarma paketi, Güney Kıbrıs’a nispi bir rahatlama getirmiştir; ancak uzun dönemde mali disiplin son derece önemli. G Kıbrıs, AB ekonomisinin yüzde 0,1’ini oluşturuyor. Krizin AB’ye doğrudan bir etkisinin olması düşük ihtimal G Kıbrıs’ın 100 bin Euro'nun üzerindeki mevduatlarda yüzde 40'a varan kesinti yapması AB vatandaşlarında endişe yaratabilir Avrupa Merkez Bankasının sınırsız likidite sağlaması piyasaları rahatlatmıştır; uzun vadede çözüm için yapısal reform şart Avro Bölgesinde her alanda güçlü koordinasyona ihtiyaç var. Bu da yetmez, Avrupa birleşik devletlerinin kurulması gerek.”
Şimşek, kayıt dışı ekonomiyle mücadele ile ilgili olarak, kayıt dışı ekonomiyle mücadelede önemli başarı sağladıklarını söyleyerek, son 10 yılda kayıt dışılığın önemli ölçüde azalttıklarını anlattı. Şimşek, şöyle devam etti:
“Yapılan uluslararası çalışmalara göre ülkemizde kayıt dışı ekonominin milli gelire oranı son 10 yılda yüzde 32’den yüzde 27’ye geriledi. Benzer şekilde kayıt dışı istihdam, son 10 yılda yüzde 52’den yüzde 39’a gerilemiştir. Hedefimiz ülkemizde kayıt dışı ekonominin büyüklüğünü yüzde 19’luk Avrupa Birliği ortalamasına indirmektir.”
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz