Nato Komutanından Patrıot Açıklaması

NATO İzmir Kara Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Frederick Ben Hodges, Türkiye’nin NATO’dan talep ettiği ve Suriye sınır bölgelerine yerleştirilmesi planlanan Patriot füzelerinin uçuşa yasak bölge oluşturmak amaçlı olmadığını belirterek, “Türkiye’ye yapılması muhtemel hava saldırılarını engellemek ve Türk halkını korumak içindir” dedi.

1 Aralık 2012 itibariyle İzmir Şirinyer’deki Orgeneral Vecihi Akın Kışlası’nda düzenlenecek törenle NATO Müttefik Kara Komutanlığı olarak hizmet vermeye başlayacak olan NATO'nun Buca'da bulunan Müttefik Hava Komutanlığı kompleksinde NATO İzmir Kara Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Frederick Ben Hodges tarafından basın toplantısı düzenlendi. Türkiye'nin Suriye'de yaşanan iç savaş nedeniyle güvenlik ihtiyacı üzerine topraklarında Patriot savunma sistemi konuşlandırılmasını talep ettiğini belirten Hodges, füze sisteminin uçuşa yasak bölge oluşturmak amaçlı olmadığını söyledi. Hodges, “Türkiye NATO’dan bu Patriot füzelerini Suriye tarafından yapılması muhtemel bir saldırıya karşın istedi. Kullanılıp kullanılmaması Kuzey Atlantik Konseyi’nin vereceği karara bağlı. Henüz bir karar alınmış değil. Patriotlar’ın konuşlandırılması ile ilgili bir heyet Türkiye’de. Uygun noktaların incelemesinde bulunuyorlar. Patriot füze sistemi sadece savunma amaçlı olup, Türkiye’ye yapılması muhtemel hava saldırılarını engellemek ve Türk halkını, sivil halkını korumak içindir” dedi.

“PATRIOTLARA 7 GÜNDE ONAY VERİLDİ”

NATO'nun bir hafta içinde Türkiye'nin talebine yanıt verdiğini belirten Hodges, “NATO’nun vücudunu oluşturan kilit sistemlerden biri de 28 ülkenin mutabakatının sağlanmasıdır. Türkiye’nin Patriot talebine 1 hafta içinde onay verdi. Bu da NATO’nun azimli ve güçlüğünü otaya koyan bir gelişmedir” diye konuştu.

Hodges, basın mensuplarının söz konusu muhtemel bir saldırıda bir ya da fazla üyenin olumsuz görüş vermesi durumunda nasıl bir tutum izleneceği sorusuna, ''Karar için 28 üyenin de olumlu görüş vermesi gerekir, ancak ben teorik olarak bir üyenin karşı çıkması için neden göremiyorum. Olumsuz görüş verenler de konuya yeni bir çözüm önerisi getirmeli” cevabını verdi.

Hodges ayrıca, Türkiye ile NATO arasında Patriotlar’ın sayısı hakkında herhangi bir pazarlık olup olmadığına yönelik bilgisinin olmadığını, ancak Türkiye’de bulunan NATO heyetinin tehdidin seviyesini değerlendirmek amaçlı olduğunu kaydetti. Hazırda NATO’nun Kuzey Atlantik Konseyi tarafından geliştirilmiş Suriye ile ilgili bir planı olmadığını da açıklayan Hodges, NATO’nun Suriye hükümetini kınadığını hatırlattı.

“NATO 3. EVRESİNDEDİR”

Korgeneral Hodges, Türkiye'nin coğrafi konumu ve sunduğu askeri katkılarla kurulduğu günden itibaren İttifak'ın önemli ve değerli bir üyesi olduğunu ifade ederek, Kara Komutanlığı'nın 28 üyenin ortak kararıyla İzmir'e alındığını, bunun da üyelerin Türkiye'nin önemini bir kez daha teyit etmeleri anlamına geldiğini belirtti. İzmir'i ''misafirperver ve canlı bir kent'' olarak tanımlayan ve kentte görev yapacak olmaktan mutluluk duyduğunu ifade eden Hodges, NATO'nun etkin şekilde çalışmasını sağlamak için uyanık oldukları her saniye tüm güçleriyle çalışacaklarını söyledi. Hodges, Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nın Türkiye’de olmasının tesadüf olmadığını ve alınan karardan dolayı büyük memnuniyet duyduğunu belirtti. Komutanlıkta bugün itibari ile 50 personelin görev yaptığını ancak bu sayının önümüzdeki yıl içerisinde 350’yi bulabileceğini ifade eden Korgeneral Hodges, NATO’nun üçüncü aşamada olduğunu söyleyerek şöyle konuştu:

“NATO insanlık tarihinde kurulmuş ve faaliyet göstermiş uluslararası kuruluşların en başarılı ve en etkin kuruluşudur. NATO’nun ilk 50 yıl tarihine bakıldığı zaman Avrupa’yı komünizm taarruzlarından korumak içindir. NATO, tarihinin son 20 yılına bakıldığı zaman ise özellikle Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından stratejisini değiştirerek, küresel güvenlik sağlama maksatlı gayretler içine girmiştir. İzmir’de bu karargahın kurulması ile NATO tarihinde üçüncü aşama denilebilecek yeni bir dönem başlıyor. Üçüncü safhada NATO’nun siber taarruzlar, terörist saldırıları ve yerleri kimliği belli olmayan düşmanlarının ellerindeki kitle imha silahları ve NATO’ya yönelik yıkıcı eylemlere karşı mücadele vermektir.”

Müttefik Hava Komutanlığı, törenle yerini Müttefik Kara Komutanlığı'na bırakacak. Öte yandan Kara Kuvvetleri’nin denetlenmesi ve değerlendirilmesi, hazırlık, yeterlik ve standardizasyonu ile NATO Müttefik Harekat Komutanlığı'nca emredildiğinde kara harekatının icrasından sorumlu karargahların temelini oluşturacak.