Mynet Trend

BİZE ULAŞIN

Mynet Tatil Bulucu

1 Kimle tatile çıkıyorsunuz?
2 Yurt içi mi yoksa yurt dışı mı tatil yapmak istiyorsunuz?
3 Yaz Tatili mi Kış Tatili mi?
4 Ne tür tatil arıyorsunuz?
5 Vizeniz var mıdır?
6 Balayı Tatili mi yapmak istiyorsunuz?
7 Eğer Seçiminiz yurt içi ise Tatil yapmak istediğiniz yerler?
7 Eğer Seçiminiz yurt dışı ise Tatil yapmak istediğiniz yerler?
8 Eklemek istediğiniz farklı detaylardan burada bahsedebilirsiniz.
    Kalan mesaj: 10

    Son Çar 2. Nikolay’a gönderilen 900 şişe içki Baltık Denizi’nden çıkarıldı

    Rusya’nın son Çarı İkinci Nikolay’a ulaşması planlanan ancak Birinci Dünya Savaşı sırasında Alman UC-58 güçleri tarafından batırılan bir gemideki değerli kargonun arasında bulunan konyak ve likör şişeleri, Baltık Denizi tabanından çıkarıldı.

    İsveç buharlı gemisi S/S Kyros Mayıs 1917’de bugünün St. Petersburg’u olan Petrograd’a doğru, içinde 50 kasa Fransız konyağı ve 15 kasa likörle hareket etti. Kargonun iki ay önce tahttan indirilen Rusya’nın son Çarı İkinci Nikolay’a gitmesi gerekiyordu.

    Söz konusu dönemde ise Rusya, Almanya İmparatorluğu ile hâlâ resmen savaş halindeydi, bu nedenle de kargo Fransa’dan, tarafsız olan İsveç’e ait bir gemi ile gönderilmişti. Ancak Kyros gemisi asla nihai durağına ulaşmadı, gemi Baltık sularındaki Aland Adası’nın yakınlarından geçerken Alman denizaltısı UC-58’in müdahalesine uğradı.

    Alman güçleri, dönemin yasaları nedeniyle alkol taşıdıkları için kaçak mal taşımakla suçladığı İsveç gemisi Kyros’u batırdı, mürettebat da başka bir gemiye binip gitti. Böylece Fransız içkilerinin en iyi örneklerinin bulunduğu 900 şişe sulara gömüldü. Nitekim, o dönem alkol taşımacılığı, yasadışı kaçakçılık olarak görülüyordu.

    Batık gemi 1999’da bulundu, ancak o dönem geminin çıkarılması çok tehlikeliydi.

    20 yıl sonra İsveçli ve İzlandalı araştırmacılar duruma bir el atıp yıllar süren hazırlıklar sonucunda geminin batığındaki 600 şişe De Haartman & Co konyağı ve 300 şişe Benedictine likörü gün yüzüne çıkarılabildi. Şişeler ise el değmemiş gibi. Bazılarının üzerindeki mühürler ve işaretler bile duruyor.

    İsveçli ekipten bir araştırmacı “Bu yalnızca bir nadir konyak ve likör keşfi değil, aynı zamanda Rusya İmparatorluğu’nun tarihinin bir parçası” ifadelerini kullandı.

    En Çok Aranan Haberler