Genel kanının aksine; Vikingler'in kullandıkları kasklarda boynuz bulunmazdı.
Çok barbar olarak lanse edilseler de Vikingler bakımlarına çok önem veriyorlardı. Arkeolojik çalışmalarda tıraş için jilet, saçlar için tarak ve tüyler için cımbız kullandıkları saptandı.
Ayrıca haftada en az 1 kez banyo yaptıkları bilinmekte...
Fungus adı verilen, ağaç kabuğu üzerinde yetişen mantarları toplayıp idrar içinde kaynattıktan sonra kurumaya bırakıyorlardı. Kuruyan mantarları ateş yakmak için kullanıyorlardı.
İdrar içindeki sodyum nitratın ateş yakmayı çok kolay hale getirdiğini keşfetmişlerdi.
Bu taktiği özellikle uzun deniz yolculuklarında kullanıyorlardı.
Bir Viking için en büyük onur öldükten sonra denizde bir bot içinde yakılmaktı...
Çünkü teknenin onları öteki dünyaya götüreceğine inanıyorlardı. Bu yüzden firavunlar gibi değerleri eşyaları da yanlarına koyuluyordu...
Sadece hazine için savaşmadılar. Kölelik onlar için çok önemliydi. Talan ettikleri birçok yerdeki insanları köleleştirdiler.
Kölelerin büyük çoğunluğunu Asya ve Avrupa'daki insan pazarlarına satıyorlardı...
Evlilik yaşı (özellikle kızlarda) çok erkendi. Yaşları 12 olan Viking kızları evlendirilirdi.
Kocaları sefere giden Viking hatunları evlerinden neredeyse hiç çıkmazdı.
"Çok tutucularmış" diye düşünmeyin. Kadınlar günümüz dünyasındaki bir çok ülkeden daha özgürdü. İstedikleri zaman boşanma hakları vardı...
Çoğu Viking erkeği öyle hikayelerde anlatıldığı gibi savaşçı değildi ayrıca... Büyük bir kısmı sadece çiftçilik ile uğraşan normal insanlardı.
Tarihte bilinen ilk "kayakçılar" (tam 6000 yıl önce) Vikinglerdi desek ne dersiniz?
Tabi bunu spor olarak değil ulaşımı kolay kıldığı için yapıyorlardı :)
Genel olarak sarışın bir ırk olsalar da hepsi öyle doğmuyordu. Esmer olanlar saçlarının rengini açmak için sodyum hidroksit seviyesi yüksek sabunları kullanıyorlardı.
Bu yöntemi sadece saçlar için değil sakallar için de uygulayan savaşçılar vardı.
Savaşçılıkları ile ünlü olan ırkın ortalama yaşam süresi 40 yıldı.
Haliyle en değerli varlıkları kılıçları idi. Öldüklerinde yukarıda bahsettiğimiz gibi; bot üzerinde yakılırlarken yanlarına kılıçları da konulurdu.
