Dünyaca ünlü yönetmen Woody Allen, 90’lı yıllarda evlatlık kızını taciz ettiği iddiasıyla suçlanmıştı. O dönemde taciz iddialarına dair soruşturma başlatılmasına rağmen dava açılmamıştı. Hatta konunun bir süreliğine üzeri kapatılmıştı. Taciz iddialarından yaklaşık 30 yıl sonra yayınlanan 4 bölümlük belgesel, Woody Allen’ın evlatlık kızı Dylan Farrow’u çocukken taciz ettiğine dair iddiaları yeniden alevlendirdi. Woddy Allen suçlamaları kabul etmese de belgesel hikayeyi geniş çaplı olarak ele aldı.
Yayın hayatına başladıktan sonra büyük ses getiren “Allen v. Farrow” isimli belgesel Woody Allen ile ilgili taciz iddiaları yeniden gündeme taşıdı. Ödüllü belgeselciler Amy Ziering ve Kirby Dick imzasını taşıyan yapımda, Woody Allen’ın evlatlık kızı Dylan’a cinsel istismarda bulunduğuna dair iddialar yeni tanıklar ve kanıtlar eşliğinde tekrar inceleniyor. Ayrıca bu belgeselde Farrow’un çocukken kaydedilen görüntüleri gösteriliyor. Dylan Farrow belgeselde “tavan arasında” gerçekleştiğini söylediği tacizi anlatıyor. Diğer yandan Woody Allen taciz iddialarının yalandan ibaret olduğunu savunuyor.
Ayrıca savcılardan biri Woody Allen ile ilgili taciz iddialarını destekleyecek bazı kanıtlar bulunmasına rağmen çocuğu korumak için dava açmadığını söylemişti.
Woody Allen’ın evlatlık kızını istismar ettiği iddiasının gölgesinde geçen olayın tarafları Woody Allen, Mia Farrow, Dylan Farrow ve Soon-Yi Previn yer aldı. Taciz iddialarının hedefindeki ünlü yönetmen Woody Allen, o dönemde Mia Farrow ile evliydi. Woody Allen ve Mia Farrow ikilisinin evlatlık kızı olan Dylan, taciz iddialarının merkezinde olan kişi konumundadır. Soon-Yi Previn ise Mia Farrow ve Andre Previn’in evlendikten sonra 1977’de evlat edindikleri Kore asıllı kızlarıdır. Ayrıca 50 yaşındaki Soon-Yi, şu anda Woody Allen’in eşidir.
1993 yılında Woody Allen’ın suçsuz olduğunu kanıtlamak için gösterilen psikolojik değerlendirme sürecini içeriyor. O dönem Allen’ın üvey kızı Dylan Farrow ile yaşadıklarıyla ilgili yapılan görüşmelerde kullanılan teknikler için, birçok çocuk psikoloğu tarafından travma tekrarına neden olabileceği söylendi. Bu sebeple bu görüşmeler geçersiz olarak nitelendiriliyor. Soruşturma boyunca Dylan ile toplamda 9 görüşme yapıldı. Ancak o zamanlar 7 yaşında olan Dylan’ın ifadeleri tutarsız olarak değerlendirildi. Ayrıca belgeselde Woody Allen’ın, Mia Farrow’un evlatlık kızı Soon-Yi ile reşit olmadan cinsel ilişki yaşadığı iddiası yer alıyor.
Woody Allen’ın evlatlık kızını istismar ettiği iddiaları herkes tarafından konuşuluyordu. Durumun kamuoyunda gündeme gelmesinden sonra söz konusu olaya ilişkin görüntüler paylaşılmamıştı. Bu belgeselde Mia Farrow’un 7 yaşındaki Dylan ile yaptığı konuşmalar ilk kez yayınlandı. Bu görüntülerde Dylan’ın, üvey babasının özel bölgelerine nasıl dokunduğunu göstermesi çok dikkat çekti. Peki neden aradan yıllar geçtikten sonra bu videolar yayınlandı? Çünkü, bugün 35 yaşında olan Dylan Farrow, bu görüntülerin yayınlanmasını özellikle istedi. İlk kez kendisini açıklamak için bir yayın organını kullandı.
Woody Allen taciz iddialarına ilişkin olarak sert tepki gösteri. Allen ve eşi Soon-Yi belgeselle ilgili ortak bir açıklama yapmayı tercih etti. Allen, “Bu belgeselcilerin doğruyu bulmak gibi bir arayışı yoktu. Bunun yerine, Farrow’larla yıllarca süren bir gizli işbirliği yaparak, yalanlarla dolu bu adaletsiz saldırıyı ortaya çıkardılar. Woody ve Soon-Yi’ye cevap için yalnızca birkaç gün verildi. Elbette bunu yapmayı reddettiler” ifadelerini kullandı.
Soon-Yi eşi Allen’ı savunarak belgeselde yer almayı kesin bir şekilde reddetti. Ayrıca belgeselde yer almayan kişilerden biri de Allen ve Farrow’un evlatlık oğlu Moses Farrow oldu. Allen ve Farrow, Moses’ı birlikte oldukları dönemde evlat edilmişti. Moses Farrow geçmişte üvey babasını savunmuştu. Moses, Dylan’ın beyninin annesi tarafından yıkandığını söylemişti.