Yozgat'ın Sırtı Minderde Yere Gelmiyor

2012 Londra Olimpiyatları'nda 3 güreşçi ile mücadele edecek Yozgat, ata sporu güreşe verdiği destek sayesinde şampiyonalarda adından söz ettiriyor.

"Yiğidin harman olduğu" yer olarak anılan Yozgat'ta ata sporu güreşe hemen herkes ilgi duyuyor. İlk olarak 1948 Londra Olimpiyatları'nda milli güreşçiler Celal Atik ve Nasuh Akar sayesinde adını duyuran Yozgat'ta, iş adamları ve yerel yönetimler güreş sporuna önemli destek veriyor.

Yozgat Güreş Eğitim Merkezi Antrenörü Mustafa Doğan AA muhabirine, Yozgat'ın, güreşte dünya, Avrupa ve olimpiyat şampiyonu çıkartan bir il olduğunu söyledi.

Şampiyon sporcuların Yozgat Güreş Eğitim Merkezi'nde yetiştiğine dikkati çeken Doğan, Celal Atik ve Nasuh Akar gibi başarılı sporcular yetiştirmek için gayret gösterdiklerini ifade etti.

-Güreş, Yozgatlı'ya en uygun spor dalı-

Yozgat insanının yapısına en uygun spor dalının güreş olduğunu anlatan Doğan, şöyle devam etti:

"Yozgat'tan Nasuh Akar, Celal Atik, Necmi Gençalp gibi isimler dünya, Avrupa ve olimpiyat şampiyonluğu almış sporcularımız. Yozgat'ın hedefinde hep dünya, Avrupa ve olimpiyat şampiyonu yetiştirmek oldu. 27 Temmuz-12 Ağustos tarihleri arasında düzenlenecek 2012 Londra Olimpiyatları'nda da Yozgat Güreş Eğitim Merkezi'nin yetiştirdiği 3 sporcuyla Türkiye'yi temsil edeceğiz. 60 kiloda Rahman Bilici, 66 kiloda Atakan Yüksel ve 120 kiloda Rıza Kayaalp Türkiye'yi temsil edecek. İnşallah bu 3 sporcumuz kendi alanlarında şampiyon olarak ay-yıldızlı bayrağımızı göndere çektirecekler. Bu 3 sporcunun olimpiyatlara katılması gurur verici."

Yozgat Güreş Eğitim Merkezi 20'nin üzerinde şampiyon güreşçi yetiştirdiğini anlatan Doğan, "Maalesef bu şampiyon gençlerimiz kulübümüz olmadığı için Yozgat'ta kalmadı ve hep dışarı transfer ettik. Yozgat Belediyesi güreş takımı kurdu ve artık Yozgat'tan şampiyonalara güreşçilerimiz gidecek" dedi.

-Şampiyon güreşçi Kayaalp-

Avrupa ve dünya şampiyonu milli güreşçi Rıza Kayaalp de, güreşe 2000 yılında Yozgat Güreş Eğitim Merkezi'nde başladığını, ailesinin ilk yıllarda karşı çıksa da güreş hevesinin kırılmadığını söyledi.

Güreşe devam edebilmek için ailesine karşı ısrarcı olduğunu ve hatta ağladığını ifade eden Kayaalp, güreşe başlama anısını şöyle anlattı:

"İlkokul 5'inci sınıfı bitirdikten sonra güreş seçmelerinin olduğunu öğrendim. Seçmelere 1 haftalık çalışmalar sonrasında girdim. Seçmelerde fazla başarılı olamadım ama yedeklerden güreş eğitim merkezine girdim ve Mustafa Doğan ile Mustafa Başer hocalarımın sayesinde güreşi öğrendim. 2005 yılında ilk olarak uluslararası şampiyonaya gittim. Burada ilk Avrupa şampiyonluğumu kazandım. O günden sonra daha büyük bir kulübe gitmenin zamanının geldiğini düşündüm. Daha büyük bir şampiyon olmak istiyorsak, büyük bir kulübün sporcusu olmamız gerekiyordu. Buradan Ankara ASKİ Spor Kulübü'ne geçiş yaptım. O günden bu güne katıldığım tüm dünya ve Avrupa şampiyonalarında madalyalar kazanarak bu günlere geldim."

-Almadığı tek madalya olimpiyat-

Kariyerinde almadığı tek madalyanın olimpiyat madalyası olduğunu anlatan Kayaalp, şöyle devam etti:

"Bu madalyayı da almak için çalışmalarımı hızlı bir şekilde sürdürüyorum. Londra'da yapılacak olimpiyatlarda altın madalya alarak kariyerime devam etmek istiyorum. Celal Atik ve Nasuh Akar'dan sonra Yozgat'a olimpiyat madalyası getirmek istiyorum. Bazı ülkeler bile olimpiyatlara sadece bir sporcuyla katılırken Türkiye'de sadece Yozgat'tan 3 sporcunun katılması Yozgat Güreş Eğitim Merkezi hocalarının büyük bir başarısıdır. Biz olimpiyatlarda Türkiye ve Yozgat'ı en iyi şekilde temsil edip madalyalarla dönmek istiyoruz."

Muhabir: Ömer Sarı / İsmail İçer