Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Eğer bir beldede, bir şehir ve bir kentte insanlar, inançları gereği yaşamaya gayret ediyorlarsa fakir olsun, zengin olsun, yerli olsun, yabancı olsun, o ülkede, o beldede mutlaka huzur vardır" dedi.
Arınç, Şahinbey Belediyesi tarafından Karataş Semti'nde yaptırılan ve tamamlandığında "Türkiye'nin en büyük camilerinden olacağı" belirtilen Akkent Camisi'nin temel atma töreninde yaptığı konuşmada, belediye hizmetlerinin genişlediğini belirterek, insanların, doğumdan ölüme kadar belediye hizmetleriyle karşı karşıya olduğunu söyledi.
Son çıkarılan "Büyükşehir Belediyeleri Kanunu"yla belediyelere, ibadet yerlerini yapma imkanı tanındığını hatırlatan Arınç, şöyle konuştu:
"Eskiden bu imkan kenarından köşesinden zorlanarak sağlanıyordu ama düşünün şurada onlarca cami ismi geçti. Bunlar şimdilik 30 bin nüfusa hitap eden Akkent Mahallesi gibi, her biri bir şehir ismiyle bir mahalle ismiyle tanışan yerler. Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak da camilerimizi yap-işlet-devret, bazen restore et, uzun süreli kirala, bazen hayrat, bazen vakıflarımızla, bazen cemaat vakıflarıyla götürmeye çalışıyoruz. Eğer bize düşen bir görev olursa bütün arkadaşlarımız kendilerini yetkili saysınlar."
Hayırsever insanların yaptığı çalışmalara değinen Arınç, "Bir ailemiz cami yaptırma taahhüdünde bulundu, iftihar ettim. Bu kadar tevazu içerisinde Kuran'daki bir sureye dayanarak, 'mescitleri imar etmenin ne kadar büyük sevabı olduğunu' söylediler ve caminin ismini de koydular. Allah'a hamd olsun ki, Gaziantep'te bu arkadaşlarımız gibi pek çok hamiyetli insan yaşıyor. Çalışıyorlar, alın teri döküyorlar, yeni güzel işler yapıyorlar. İnsanların ekmek yemesine, istihdam sağlıyorlar. Bir taraftan da camiler, yurtlar, okullar ve üniversiteler yaptırarak, insanların evine gıda maddesi ve yakacak götürerek dua alıyorlar" ifadesini kullandı.
-"Diyarbakır'ın kimliği Müslümanlıktır"
Bülent Arınç, Diyarbakır'ı terörle, teröristle özdeşleştirmeye çalışanlara da seslenerek, "Diyarbakır'ın kimliği Müslümanlıktır. Çünkü Diyarbakır aynen Gaziantep gibi Hz. Peygamber'den sonra Hz. Ömer ve Muaviye zamanında İslam orduları tarafından fethedilmiş. Türkler 1071'de Malazgirt'e Alpaslan komutasında bu topraklara girmeden çok daha önce, Diyarbakır da Gaziantep de İslamla müşerref olmuş. Bizim gerçek kimliğimiz Müslümanlıktır" dedi.
Başbakan Yardımcısı Arınç, konuşmasına şöyle devam etti:
"Orada 21 tane ismi belli olan Sahabe-i Kiram yatıyor. Biraz ötede Ulu Cami var. Ulu Cami dünyadaki 5 Harem-i Şerif'ten birisidir. Aynen Mescid-i Aksa gibi, aynen Kabe gibi, aynen bir başka cami gibi. Derler ki, 'Şam'daki Emevi, şuradaki şu, Ulu Cami de orada.' Bugün kepenklerin kapandığı, zaman zaman molotofların atılıp, insanların yaralandığı Diyarbakır'da, şu anda saat 1, bir haber verseler. Deseler ki 'Saat 2'de filan meydanda Hz. Peygamber için bir anma toplantısı yapacağız' Hilafsız söylüyorum. Bir saat sonra o meydanda 200 bin kişi toplanır. Hz. Peygamber'e salat-ı şerif getirirler.
Diyarbakır böyledir. Gaziantep de çok şükür böyledir. Gaziantep'in de mayasında Müslümanlık var. Hz. Peygamber'in vefatına müteakip İslam orduları, bir rivayete göre Hz. Ömer döneminde gelmişler ve Antep'i İslamla tanıştırmışlar. Çok şükür 2 milyon insan yaşıyor ve Türkiye'nin en huzurlu kentlerinden biri. Son bayramda yaşadığımız acı olayı hatırlatmak istemiyorum. Allah orada ölen kardeşlerimize rahmet etsin, yaralılara da sağlık afiyet versin. O, Gaziantep'in bir daha yaşamaması gereken münferit olayıydı. Hainler dışarıdan gelip plan yaparak, bir patlamayla masum insanlarımızın hayatına kast ettiler. Allah onların cezasını versin. Ölenlerimizi her zaman rahmetle anacağız."
-"İnançları gereği yaşamaya gayret ediyorlarsa..."
Türkiye'ye Gaziantep'i örnek gösterdiğini dile getiren Arınç, kentte, etnik kökeni ne olursa olsun insanların birbirlerine barışla huzurla kucaklaşma ve selamla mukabele ettiğini anlattı.
"Eğer bir beldede, bir şehir ve bir kentte insanlar, inançları gereği yaşamaya gayret ediyorlarsa fakir olsun, zengin olsun, yerli olsun yabancı olsun, o ülkede, o beldede mutlaka huzur vardır. Allah Gaziantep'in huzurunu bozmak isteyenlere fırsat vermesin. Cenab-ı Hak, sizi bizden, bizi sizden, sizi birbirinizden ayırmasın" diyen Arınç, konuşmasını şöyle tamamladı:
"En son aldığımız dualardan bir tanesi de Suriye'den kaçıp, ülkemize sığınan Suriyeli kardeşlerimizle ilgili. Yine Gaziantep boş durmadı. Hükümetimizin yaptığı milyonlarca dolar masrafın yanında 'hem katkı olsun dua alalım, hem de kardeşlerimize bir hamiyet olsun' diyerek, gıda yardımından, giyecek yardımına kadar pek çok hizmete koştular. Antepliler, kendinizle iftihar edin. Ben sizlerle iftihar ediyorum. Bakın bugün Gaziantep'in 3 üniversitesi var. Geçmişte bir tane üniversitesi vardı, iki üniversite daha ilave edildi. Onlarla da iftihar ediyorum. Demek ki Gaziantep aynı zamanda eğitim şehri haline gelmiş. Gaziantep gibi bir Türkiye inşa etme konusunda gayretli olalım."
Konuşmaların ardından caminin temeli atıldı.
Törene, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, AK Parti Gaziantep Milletvekilleri Nejat Koçer, Halil Mazıcıoğlu, ilçe belediye başkanları, AK Parti İl Başkanı Ahmet Uzer ve diğer davetliler katıldı.
(Bitti)
Muhabir: Adem Yılmaz / Sevil Çelik
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz