Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, İstanbu yapılması planlanan 3. havaalanıyla ilgili olarak, "Şimdi bu işin bir ucu çevre dolayısıyla bana dayanıyor, ÇED raporu dolayısıyla. Ben de sayın Başbakanımızın yanında olarak bağırıyorum. Sen engelleme projesini istediğin kadar yap, biz Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve devleti olarak dünyanın en büyük havalanını sana rağmen yapacağız, sen de engelleyemeyeceksin" dedi. Bakan Güllüce, partisinin Burdur Serenler Otel'de düzenlediği toplantıda yaptığı konuşmada, AK Parti Hükümeti'nin birçok önemli projeyi hayata geçirdiğini belirterek, "Recep Tayyip Erdoğan Marmaray'ı yapmaya kalktı. Proje hazır. Marmaray mühendislik olarak çok zor projedir. Dünyada nadir sayılacak, mühendislik literatürüne girecek bir projedir. Öyle her babayiğitin yapacağı, çizeceği bir proje değildir. Marmaray'ı yapmak için ne kadar uğraşacaksınız, kaynak bulacaksınız, ne zorluklar çekeceksiniz, denizin altından geçireceksiniz ama CHP'nin projesi hazır. 'Marmaray'ı hayır yaptırmayız' fakat engellemelere, didinmelere rağmen Marmaray gene yapıldı" diye konuştu. Şimdi 3. boğaz köprüsünü yaptıklarını, köprünün ayaklarının bittiğini, neredeyse şaftlarının konulmaya başlanacağını anlatan Güllüce, ancak berikilerin hala, "Seçimi kazanırsak engelleyeceğiz, yaptırmayacağız" dediğini söyledi. Güllücü, şöyle konuştu: "Aynı kafa, değişen yok. Peki 3. havalanını yapıyoruz. Dünyanın en büyük havalalanı. Bu, sözün gelişi söylenmiş bir şey değil. Bir vatandaş olarak ay yıldızlı nüfus cüzdanı taşıyan herkesin, dünyanın en büyük havaalanına sahip bir Türkiye ile iftihar etmesi mi lazım, 'Bunu yaptırtmayız, engelleriz' demesi mi lazım. Şimdi iki tane akıl var. Bir tanesi Recep Tayyip Erdoğan, 'yapacağım' diyor. Onlar da 'biz sana burayı yaptırmayacağız' diyor. Şimdi bu işin bir ucu çevre dolayısıyla bana dayanıyor, ÇED raporu dolayısıyla. Ben de sayın Başbakanımızın yanında olarak bağırıyorum. Sen engelleme projesini istediğin kadar yap, biz Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve devleti olarak dünyanın en büyük havalanını sana rağmen yapacağız, sen de engelleyemeyeceksin" Bakan Güllüce, 2002 yılında hızlı treni hayal edemediklerini ancak şimdi Konya- Ankara hattının çalıştığını, Ankara-İstanbul hattının bitmek üzere olduğunu kaydetti. İstanbul'dan trene binildiği zaman Kars'a gidilecek kısmın bir kısmının başladığını, bir kısmın ise ihale aşamasında olduğunu bildiren Güllücü, "Peki siz bunları yaparken CHP'nin projesiydi yok muydu?" şeklinde konuştu. Güllücü, "Vardı, neydi o? 'Engelleriz, yaptırtmayız projesi' hemen devreye girdi. Bunların engelleriz, yaptırtmayız projesi her alanda vardır. Onlara rağmen bugün 850 milyar dolarlık gayri safi milli hasılası olan bir ülke oldu. Keşke onlar da engelleme projesi yerine 'ben boğaz köprüsüne karşı çıkıyorum' demek yerine deselerdi ki 'Siz bu boğaz köprüsünü 4 gidiş 4 geliş yapıyorsunuz. Olmaz 5 olması lazım. 'Mesela böyle bir şey söyleselerdi. Biz de 'Ya adamlar belki doğru söylüyor, şu projelerimizi revize edelim' desek" diye konuştu. - Kentsel dönüşüm çalışmaları Güllüce, Türkiye genelinde binaların deprem riski taşıması ve mühendislik hizmeti görmediğinden dolayı çalışma başlatıldığını kaydetti. Türkiye ekonomisinin gelişmesinden dolayı eski tip şehirler yerine yeni, güzel, yaşanabilir, bahçesi, bisiklet yolu, çocukların oyun alanları, spor alanları olan şehirler kurulması gerektiğini anlatan Güllüce, şöyle devam etti: "Onların sandığı gibi, o zamanların Türkiye'si yok artık. Engellemek istedikleri Türkiye gibi değil. Türkiye büyüdü, yeni Türkiye oldu. Şimdi kentsel dönüşüme ihtiyaç var. Hükümetimiz böyle bir karar aldı. Hemen karşı çıktılar. 'Bu kentsel rant projesidir' ama aynı belediye başkanı kentsel rantçılığa 'hayır' der, sonra da 'benim ilçemde de kentsel dönüşüm ve riskli alan ilan edilsin' diye Bakanlığa yazı yazar. Bu söylediğim onlarcası var CHP'li belediye başkanlarımız." Güllüce, parti olarak Türkiye'de işsiz, aşsız, evsiz kimse kalmasın diye kurulan, çalışan, gayret eden bir parti olduklarını bildirdi. Kentsel dönüşüm yaparken dertlerinin deprem riskinin azalması, daha modern, daha sağlıklı, daha insani, daha güzel yerlerde insanların yaşaması olduğunu ifade eden Güllüce, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz kimsenin evinde gözü olan, evini yıkıp, onu evsiz bırakmak gibi bir kötülüğü aklımızın ucundan geçirmeyiz, geçirenlerin de gözüne çivi oluruz. Hiç kimsenin malında mülkünde bizim gözümüz olamaz. Tam aksine fakirin, garibanın nasıl ev sahibi olacağını düşünürüz. Ona nasıl yardımcı olabileceğimizin derdi vardır bizde." Güllüce, AK Parti'nin TOKİ aracılığıyla 600 binin üzerinde konut yaptığını söyledi. İnsanlara çok ucuz krediler verdiklerini ifade eden Güllüce, "Biz ev sahibi olmayı çok önemseyen bir milletiz. Eve 'yuva' demişizdir aynı zamanda. Herkesin ev sahibi olmasını arzularız. Önümüzdeki yıllarda bu sayıyı katlamak istiyoruz" dedi. Burdur'da kendi isteği olmayan hiç kimsenin evinin tek tuğlasına bile dokundurtmayacaklarını vurgulayan Güllücü, "Hiçbir el kalkamaz o tuğlaya. Nasıl olur, oturur konuşulur. 'Ben razıyım şu şartlarda' diye. Rıza dışında, istek dışında 'rağmen' yapamayız. Artık halkla beraber onların anlayışına uyan bir yönetim anlayışı var bizde. Nasıl olur da halkın binasına vurur geçersin. Yok öyle bir şey kardeşim" diye konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz