CHP Tunceli Milletvekili Aygün'ün Kaçırılması

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, CHP Tunceli Milletvekili Aygün'ün kaçırılmasına ilişkin PKK'dan yapılan açıklamaların ve iddiaların düşündürücü olduğunu belirterek, 28 yıldır PKK terör örgütüyle gerçek anlamda mücadele edilmediğini, mücadele edecek eğitimli ve mobil birliklerin olmadığını söyledi.

Destici, 10 Ağustos'ta geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybeden Ali Haydar Şenol'un (47) cenazesine katılmak için geldiği Sivrihisar'da, AA muhabirine CHP Tunceli Milletvekili Aygün'ün kaçırılmasına ilişkin değerlendirmede bulundu.

Aygün'ün kaçırılmış olmasının üzüntü verici olduğunu, ailesine, CHP camiasına, sevenlerine ve seçmenlerine geçmiş olsun dileklerinde bulunan Destici, şunları kaydetti:

"Hüseyin Aygün bizimle belkide hiç ortak özelliği olmayan, hatta Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ve insan olma dışında pek özelliği olmayan bir milletvekiliydi. Çok aykırı düşünceleri vardı, 'Meclise Cemevi açılsın", 'Alevilik ayrı bir dindir', 'Kürtçe eğitim olsun' diyen ve Dersim'de kendi partisini suçlayarak İsmet İnönü ve Mustafa Kemal Atatürk'ü 'katliam yaptılar' diyecek kadar böyle sözünü esirgemeden inandıklarını söyleyen bir milletvekiliydi. Ama öbür taraftan baktığımızda aynı Hüseyin Aygün, 'Türkiye'nin aydınları PKK'nın kuyruğuna takılmışlar', 'PKK ve BDP kan ve gözyaşıyla besleniyor', 'siz Kürtleri temsil etmiyorsunuz, Kürtler ayrılık istemiyor, istenler bile yüzde 5'i geçmez' diyen ve 'ayrılık isteyen kan ve göz yaşı istiyordur' deyip bunu çok net bir şekilde ifade eden bir milletvekilidir."

Destici, bazı medya organlarında Aygün'ün kaçırılmasına ilişkin değerlendirmelerin olduğunu, bu yakıştırmaları da doğru olarak görmediğini belirtti.

Aygün'ün kaçırılmasına ilişkin PKK'dan yapılan açıklamaların düşündürücü olduğunu savunan Destici, şöyle devam etti:

"Diyorlar ki; biz milletvekilini gözaltına aldık, idari ve hukuki süreç tamamlanınca bırakacağız. Yani kendilerini devlet içinde bir devlet olarak görüyor ama Aygün'ün sınır ötesine geçirileceği yönünde bir takım iddialar var. Özellikle KCK tutukluların serbest kalması karşılığında serbest bırakılacağı gibi, Abdullah Öcalan'a iyileştirmeler yapılması konusunda bazı iddialar var. Bütün bu durum bize şunu gösterdi, ülkemizin belli bölgelerinde, belli saatleri dışında hatta günün tüm saatinde vatandaşlarımız güvenli bir ortamda seyahat edemiyorlar. Bunu da devleti yönetenlerin ve milletimizin taktirlerine bırakıyorum. Bugün hepimizin bir şüphesi var ki, ülkenin her tarafında bir terör örgütü eylemiyle karşı karşıya kalabiliriz ve onlarca masum insan güvenlik görevimiz, Mehmetçiğimiz, polisimiz hayatını kaybedebilir, şu anda böyle bir güvensiz ortamdayız. Bütün bunların sorumlusu ve vebalı 28 yıldır bu ülkeyi yönetenlerindir. Çünkü 28 yıldır PKK terör örgütüyle gerçek anlamda mücadele edilmemiştir, ediliyormuş gibi yapılmıştır. Bugünde gerçek anlamda mücadele edilmemiş, hala PKK'ya karşı mücadele edecek eğitimli ve mobil birlikler yok."

-Operasyonlara destek-

Destici, Aygün'ün ailesinin yapılan operasyonların durdurulması yönündeki talebini de doğru bulmadığını belirterek, "PKK bir suç işlemiştir ve suç örgütüdür. Dolayısıyla operasyonlar hiç aralıksız bir şekilde devam edecek. Çünkü PKK'nın elinde sadece Hüseyin Aygün yok. 1 kaymakam, 6 askerimiz, 4-5 polisimiz var. Hüseyin Aygün'ün varlığı veya canı ne ise oradaki kaymakamımızın, askerimizin, polisimizinde varlığı ve canı bizim için aynı şekilde değerlidir. Onun için operasyonların KCK ve PKK'ya karşı aralıksız sürmesini destekliyoruz" diye konuştu.

Muhabir: Fatih Doğan