DSP Genel Başkan Yardımcısı Ayşe Jale Ağırbaş, ezberlenmiş toplumsal cinsiyet rollerinin kırılması, görsel ve yazılı medyada kadın statüsünü arttırmaya yönelik programların yer alması gerektiğini belirterek, "Biz kadınlar fırsat değil, eşitlik istiyoruz" dedi.
Ağırbaş, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle mesaj yayınladı. Türkiye'nin, kadın sorunlarının kronikleşerek daha kötüye gittiği bir süreçte, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutladığını ifade eden Ağırbaş, Dünya Ekonomik Forumu Cinsiyet Uçurumu Endeksi 2011 yılı derecelendirmesine göre Türkiye'nin, 135 ülke arasında 122. sırada olduğunu belirtti. Ağırbaş, "Ülkemiz, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından hazırlanan 2011 yılı İnsani Gelişme Raporu’na göre 187 ülke arasında, İnsani Gelişim Endeksi’nde 92. Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi’ne göre ise maalesef 77. sıradadır. 2011-2012 tarihleri arasında yapılan, Türkiye’de Kadının İşgücüne Katılımı Çalıştayı’nın sonuçları, Şubat 2013’te yayımlanmıştır. 1980’de yüzde 48 olan oran 2010’da yüzde 28’e düşmüştür. AK Parti Hükümeti’ni ve destekçilerini rakamlar üzerinde bir kez daha düşünmeye davet ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kadınlardan beklentisi olan çocuk sayısının önce 3, sonra 5-6 olduğunu hatırlatan Ağırbaş, Türkiye’de ortalama nüfus artış hızının halen TÜİK verilerine göre yüzde 1.5 olduğunu hatırlattı. Bu oranın, gelişmiş ülkelerin en az 3 katı olduğunu ifade eden Ağırbaş şunları kaydetti:
"Başbakan’ın dediği gerçekleşirse, bu oran yüzde 2.5-3 ’e çıkar. İyi yetişmiş insanlar hem sayıca daha az hem de daha yavaş artarken, eğitim seviyesi düşük insanlar ise hızlı artıyor. Bu durum kadının eğitim seviyesini ve iş hayatını olumsuz etkileyecektir. Türkiye dünyanın 17. büyük ekonomisi arasında yer almasına rağmen insani gelişme sıralamasında dünya ülkeleri arasında sürekli 90’lı sıralarda yer almaktadır. Buna paralel olarak nüfusunun hemen hemen yarısının üretimden çekilmesinin sonuçları hiç de iyi olmayacaktır. Kadınların yaşamın her alanında kendilerine yer bulabilmeleri, eşit fırsatlara kavuşabilmeleri ve sorunun çözümü için yasal zemin yaratılmasının yanı sıra, toplumsal zihniyet değişimi ve eğitim zorunludur. Atatürk’e göre 'Bir millet, erkek ve kadın denilen iki cins insandan meydana gelir. Milletin erkeklerini geliştirip ilerletirken, kadınlarını ihmal etmesi mümkün değildir. Erkekler ve kadınlar hep birlikte ilerlemelidir. Milletin ilerlemesini erkek ve kadın beraberce, arkadaşça yürütür. Böyle olursa inkılap başarılı olur.' Çağının 100 yıl ilerisinde olan ulu önder Atatürk'ün anlayan Demokratik Sol Parti iktidarında; sosyal hayatta yüzde 50 kadın, çalışma hayatında yüzde 50 kadın, yerel yönetimlerde yüzde 50 kadın, TBMM’de yüzde 50 kadın olması öngörülmektedir. Demokratik Sol Parti iktidarında, şiddete ‘dur’ diyen bir hükümet, maddi manevi, yasal düzenlemelerle, zihniyet değişiminin sağlandığı ve aile ile beraber kadının korunduğu bir Türkiye hedeflenmektedir. Kadınların yer almadığı, bir ortamda toplumun güçlenmesinden, demokratikleşmesinden, özgürlüklerden, eşitlik ve adaletten söz edilemez. Kadınların hayatın her alanında yeteri ölçüde yer almaları için doğrultu tutarlılığı ve samimi bir siyasal duruş gereklidir. Eğitimde 4+4+4 sistemi, çocuklarımıza, yarının gençlerine, kadınlara yapılabilecek en büyük kötülüklerdendir. Kadınların yaşadığı sıkıntılar, karşılaştığı güçlükler, sadece kadınları değil, erkekleri de ilgilendirmektedir.
Demokrasi ve katılım için kadınlar yok sayılmamalı, eşit hak ve eşit katılım olmalıdır. Bunun yolu 4+4+4’ten geçmez. Kadına eşit eğitim hakkı sağlanmalı, eğitim seviyesi arttırılmalıdır. Kadınların iş ve siyaset hayatına katılımı için yaşamların kolaylaştırıcı önlemler alınmalıdır. Kadın girişimciliği özendirilmeli, prosedür kolaylaştırılmalı, engeller kaldırılmalıdır. Kadının ev ve iş hayatını dengeleyici mekanizma oluşturulmalı, daha fazla kreş ve bakımevi açılmalıdır.
Kadınların ‘eşit işe eşit ücret’ hakkını garanti altına alacak yasalar ivedilikle yürürlüğe konulmadır. Kadınlara yönelik çalışma yapan sivil toplum örgütleri desteklenmelidir. Ezberlenmiş toplumsal cinsiyet rolleri kırılmalı, görsel ve yazılı medyada kadın statüsünü arttırmaya yönelik programlar yer almalıdır.
Biz kadınlar fırsat değil, eşitlik istiyoruz. Kadınlara yönelik tüm eşitsizliklerin ortadan kalktığı, kadınların yaşamın her alanına eşit olarak katıldığı bir dünya düzeninin egemen olması dileğiyle, var olan tüm olumsuzluklara rağmen, Emekçi Kadınlar Günü’nü kutluyorum."
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz