Spk Yönetiminin Düşürülmesi

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, sermaye piyasalarının, Türkiye ekonomisinin son 10 yılda gösterdiği performansı sergileyemediğini belirterek, "Sermaye piyasalarının performansı ile ilgili sıkıntımız var. Yeni bir heyecan, yeni bir ivme ile, yeni bir yapıyla yolumuza devam edeceğiz" dedi.

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu'nun Sheraton Oteli'nde düzenlenen 50. kuruluş yıl dönümü etkinliğine katılan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, gazetecilerin, dün Meclis'te kabul edilen Sermaye Piyasası Kanunu ile Sermaye Piyasası Kurulu'nun düşürülmesine ilişkin sorularını cevapladı. Dün akşam TBMM'de kabul edilen kanunun Türkiye ve Türk ekonomisi için hayırlı olmasını dileyen Babacan, Cumhurbaşkanı'nın onay sürecini bekleyeceklerini, onay sürecinden sonra kanunun Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe gireceğini ifade etti.

Kanunun 1987'den bu yana geçerli olan mevzuatın kapanıp artık yeni bir dönemin açıldığı bir yapıyı da beraberinde getirdiğini ifade eden Babacan, "Artık üzerinden 30 sene geçmiş bir mevzuatın, bugünün gereğine göre, geleceğin Türkiye'sine göre tekrar uyarlanması gerekiyordu. Biz biliyorsunuz ilk önce kanun hükmünde kararnameyle İMKB yönetiminde bir değişiklik gerçekleştirmiştik. İMKB yönetimindeki değişiklikten sonra bu kanun değişikliğini gerçekleştirdik. Şimdi de Sermaye Piyasası Kurulu'nu yenileyeceğiz. SPK'yı yenilemekten kastımız şu; kanunda yeni atama usulleri belirlenmiş durumda. Süreler değişti. Aranan şartlar değişti. Dolayısıyla bütün mevzuatı yenilerken kurul üyelerinin de bu yeni mevzuat çerçevesinde atanmasını uygun gördük ve dün getirdiğimiz önerge TBMM'de kabul edildi. Belki biz mevcut kurul üyelerimizin bazılarıyla devam ederiz. Belki bazı isimlerde değişiklik olur. Bununla ilgili çalışmalarımızı önümüzdeki bir iki hafta içinde tamamlayacağız. Amacımız, bu kanun yürürlüğe girdiği gün yeni kurulun da çalışmaya başlaması. Hangi isimlerde değişiklik olur, hangi isimler devam eder, bununla ilgili bugünden birşey söylememiz mümkün değil. Bir iki hafta içinde bunların hepsi netleşir ve kurul yeni atama şartlarıyla beraber atanmış bir kurul haline gelir" diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, kurulun düşürülmesinin gerekçesinin açıklanması gerektiğini söylediğinin ve 'yolsuzluk mu var' sorusunu yönelttiğinin hatırlatılması üzerine Babacan, "O konularla ilgili herhangi bir yorum yapmak doğru değil. Çünkü biliyorsunuz bu konular ispatlanmadıktan sonra hiç kimseyi töhmet altında bırakmayı istemeyiz. Şu ana kadar arkadaşlarımızla ilgili önümüzde somutlaşmış, kesinleşmiş herhangi bir şey yok. Biz tekrar çalışmamızı yapıp atamaları gerçekleştireceğiz" dedi.

'Önümüzdeki süreçte Merkez Bankası veya BDDK'da benzer bir durum gündeme gelebilir mi?' sorusu üzerine Babacan, AK Parti'nin 10 yıllık ekonomik performansına ve Türkiye'nin nereden nereye geldiğine bakılacak olursa, aynı performansı sermaye piyasalarında göremediklerini ifade etti. Sermaye piyasalarının, 2002'de devraldıkları boyutların çok üzerine çıkamadığını belirten Babacan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Halka açık şirket sayımıza bakıyoruz, sıkıntılar var. Yatırımcı sayısına bakıyoruz, yeterli değil. Dolayısıyla bizim sermaye piyasalarının değişmesiyle ilgili çok köklü adımlar atmamız gerekiyordu. Bunun üzerine mevzuat değişikliğinden kurumsal yapıların değişikliğine kadar, isimlerin değişikliğine kadar her türlü tedbiri almak zorundayız. Aksi halde koşan bir Türkiye fakat geriden gelen bir sermaye piyasasına izin vermemiz mümkün değil. Bu ülkenin kalkınması için, özel sektörün çok daha hızlı bir şekilde, çok daha verimli bir şekilde çalışabilmesi için sermaye piyasalarının önemi çok büyük. Bankacılık sistemimiz öyle değil. Bankacılık sistemimiz Türkiye ekonomisinin hızına ayak uyduran bir yapıyla devam ediyor. Ama şirketlerimizin yapısına baktığımız zaman sadece krediye dayanan bir finansman sistemini de doğru görmüyoruz. Şirketlerimiz finansman ama aynı zamanda sermayeyle beraber büyümeliler. Sermayeyi büyütmenin en önemli aracı sermaye piyasalarının etkin bir şekilde çalışmasıdır. Dolayısıyla bize ayak uyduracak, ekonomimize ayak uyduracak bir mevzuat ve kadro ile bu işi yapmak zorundayız. İMKB yönetiminden çok memnunuz. Yeni adı Borsa İstanbul A.Ş. olacak biliyorsunuz. Yeni mevzuatla kurulun değişmesi, kurulun içinde de her şeyi baştan gözden geçirmemiz gerekiyor. Kurul içindeki görevlendirmeler, kurulun yapısı, Türkiye'nin ihtiyaçlarına göre yeniden bir düzenleme yapacağız."

'Kurul'un yetersizliğinden dolayı mı bu tedbirler alındı?' sorusuna ise Babacan, şu karşılığı verdi:

"Şahıslar ya da kurumlarla ilgili spesifik bir şey söylemiyorum ama genel anlamda sermaye piyasalarımızın performansı ile ilgili sıkıntımız var. Türkiye ekonomisi nereden nereye geldi. Bankacılık sistemimiz nereden nereye geldi. Bir de sermaye piyasalarımız nereden nereye geldi, mukayese edin, göreceksiniz ki sermaye piyasalarının performansı ile ilgili sıkıntımız var. Yeni bir heyecan, yeni bir ivme ile, yeni bir yapıyla yolumuza devam edeceğiz."