Mynet Trend

BİZE ULAŞIN

Mynet Tatil Bulucu

1 Kimle tatile çıkıyorsunuz?
2 Yurt içi mi yoksa yurt dışı mı tatil yapmak istiyorsunuz?
3 Yaz Tatili mi Kış Tatili mi?
4 Ne tür tatil arıyorsunuz?
5 Vizeniz var mıdır?
6 Balayı Tatili mi yapmak istiyorsunuz?
7 Eğer Seçiminiz yurt içi ise Tatil yapmak istediğiniz yerler?
7 Eğer Seçiminiz yurt dışı ise Tatil yapmak istediğiniz yerler?
8 Eklemek istediğiniz farklı detaylardan burada bahsedebilirsiniz.
    Kalan mesaj: 10

    Tarihte çözülemeyen bir sır: Cadılar neden süpürgeye biniyor?

    Korku filmlerinde hatta anlatılan şehir efsanelerinin hepsinde bir cadı tasviri vardır. Özellikle Orta Çağ’da çoğu kişi cadı olarak ilan edilerek taşlanmıştır. Cadılar genellikle uzun burunlu, çirkin ve süpürgeye binen varlıklar olarak ifade edilir. Peki neden hiç süpürgeye bindiklerini düşündünüz mü?

    Sihirli süpürgesiyle uçan yeşil tenli şeytani cadı, günümüzde Hallowen (Cadılar Bayramı) en önemli simgelerindendir. Bu bilinen klişelerin en eskisi ve köklüsüdür. Ancak cadıların böylesine gündelik bir ev nesnesiyle ilişkilendirilmesinin ardındaki gerçek hikaye oldukça ilginç. Ayrıca çok az insan tarafından biliniyor. İşte cadıların süpürgeler ile ilişkilendirilmesinin perde arkasında yatan ilginç hikaye...

    Süpürgenin ilk ne zaman ve kim tarafından icat edildiğine ilişkin henüz kesin bir bilgi bulanamamıştır. Ancak süpürge eylemi, insanların bir ateşi, ocaktaki tozu veya külü süpürmek için çubuklar, hasırlar ve diğer doğal lifleti kullandıkları eski zamanlara kadar uzanıyor. Süpürme işi, M.S 1 ve 2. yüzyıllara kadar dayanıyor. İngilizce’de “süpürge” kelimesi, birçok erken süpürme cihazını yapmak için kullanılan gerçek bitkiden veya çalıdan gelir. Ayrıca süpürgeler öncelikle kadınlarla ilişkilendirildi. Aynı zamanda her yerde bulunan bu ev eşyası, kadın evliliğinin güçlü bir sembolü haline geldi.

    Cadıların büyük bir çoğunlukla kadın olarak betimlenmesine rağmen süpürge ya da sopaya binen ilk kişi Guillaume Edelin ismindeki bir erkekti. Edelin, Paris yakınlarındaki Saint-Germain-en-Laye’de çalışan bir rahipti. 1453 yılında tutuklandı ve kilisenin cadılar hakkındaki uygulamalarını eleştirdikten sonra büyücülükten yargılandı, ömür boyu hapis yattı. Edelin’in cadılara ilişkin itirafı onların süpürge ile dolaştığı fikrini akıllara yerleştirdi. Süpürge üzerinden en eski bilinen cadı imgesi, Fransız şair Martin Le Franc’ın Le Champion des Dames (Kadınların Savunucusu) adlı el yazmasında iki illüstrasyonun yer aldığı 1451 yılına aittir. Çizimdeki ilk kadın süpürgeyle havada süzülüyor; diğeri ise düz beyaz bir çubuğun üzerinde uçuyor. Aynı zamanda her ikisi de Katolik kilisesi tarafından kafir olarak damgalanan 12. yüzyılda kurulan bir Hıristiyan mezhebi olan Valdocuları tanımlayan başörtüler takıyor.

    Antropolog Robin Skelton, cadılar ve süpürgeler arasındaki ilişkinin, kırsal çiftçilerin ekinlerinin büyümesini sağlamak için dolunay ışığında ata biner gibi direklere, dirgenlere veya süpürgelerle atlayıp dans ettiği bir pagan doğurganlık ritüeliyle bağlantılı olabileceğini öne sürüyor. Geçmişte uygulanan bir gelenek, cadıların süpürge ile ilişkisini ortaya koydu. 17. yüzyıldan başlayarak cadıların bacalardan uçarak çıkmak için süpürge sopası kullandığına dair anlatılar, kadınlar ev hayatıyla her zamankinden daha yakından ilişkili hale geldikçe yaygınlaştı . Bir geleneğe göre, kadınlar başkalarına evden uzakta olduklarını bildirmek için kapının önüne ya da bacaya süpürge koyarlardı. Belki de bu nedenle cadıların evlerinden uçarak çıkmak için süpürge sopası kullandıkları düşüncesi benimsendi.


    Mynet Youtube


    En Çok Aranan Haberler