BİZE ULAŞIN
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Çağla Şikel hakkında hazırlanan iddianamede gerçek alış, satışa dayanmayan sahte fatura kullanıldığı belirtilerek, “Bahse konu bu faturaları ilgili dönemlerde gider hesaplarına kaydederek gelir vergisine esas serbest meslek kazancının hesaplanmasında dikkate aldığı, ayrıca söz konusu faturalarda yer alan KDV’leri haksız yere indirim konusu yaptığı ve bu suretle müsnet suçu işlediği anlaşılmıştır” denildi. İddianamede Çağla Şikel’in bu suçu zincirleme bir şekilde işlediği belirtilerek 3 yıl 9 aydan 8 yıl 9 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi.
CANLI YAYINI OLDUĞU İÇİN KATILAMADI
Hürriyet'ten Damla Güler'in haberine göre, İstanbul 25. Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın ilk duruşması bugün yapıldı. Duruşmaya katılmayan Çağla Şikel’i avukatları temsil etti. Avukatlar Şikel’in bir televizyon programında canlı yayın sunuculuğu yaptığını bu yüzden duruşmaya katılamayacağını belirterek mazeret dilekçesi sundu. Mazereti kabul eden mahkeme bir sonraki celsede Çağla Şikel’in mahkemede hazır edilmesine karar verdi.
AYNI SUÇ TANIDIK İSİM
Öte yandan Çağla Şikel’in muhasebecisi tarafından dolandırıldığını belirten avukatlar Muhasebeci E.D hakkında da suç duyurusunda bulunduklarını söyledi. Muhasebeci Erdal D’nin Oyuncu Kıvanç Tatlıtuğ’u da dolandıran aynı muhasebeci olduğu ortaya çıktı. Muhasebeci Erdal D. hakkında Tatlıtuğ ve Şikel’in şikayeti ile başlayan soruşturmalar ise devam ediyor.
ÇAĞLA ŞIKEL'DEN AÇIKLAMA
Bu gelişmenin ardından Çağla Şikel bir basın açıklaması yaptı:
Basında çıkan ve sahte belge kullanma yoluyla vergi kaçırdığıma ve cezalandırılmam talebi ile hakkımda ceza davası açıldığına ilişkin haberler üzerine aşağıdaki açıklamaların yapılması zarureti doğmuştur.
Ben bu güne kadar vergilerini aksatmayan ve zamanında tam olarak ödeyen bir mükellefim. Ancak eski muhasebecim haberim olmaksızın tarafıma düşen vergi borcunu azaltmak ve aradaki farkı zimmetine geçirmek maksadı ile defterlerime bazı faturaları kaydetmiştir. Benim bundan ancak vergi idaresinin uyarısı üzerine haberim olmuştur. Muhasebecimin fiili işlediği ve vergi farkını zimmetine geçirdiği Vergi Müfettişleri tarafından da İnceleme Raporları ile tespit olunmuş ve bu durum karşısında tarafımdan kendisi hakkında Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulmuştur. Yine basında çıkan haberlerden aynı muhasebecinin başka meslekdaşlarımı ve sanatçı arkadaşlarımı da aynı şekilde zor durumda bıraktığı görülmektedir. Öte yandan Defterlerimde yapılan incelemelerde, muhasebecinin yaptığı bu fiil dışında hiçbir usulsüzlüğe veya eksik vergi bildirimine rastlanılmamıştır.
Ancak benim mükellef olmam dolayısıyla usul hukuku gereği cezalı vergi tarhiyatları bana yapılmış ve ceza davası benim aleyhime açılmıştır. Vergi Usul Kanununa göre ancak fiili işleyen cezalandırılabilir. Bu fiil de benim bilgim dışında işlenmiştir ve tarafımda suç işleme kasdı bulunmamaktadır. Nitekim bu günkü duruşmada Mahkeme daha detaylı inceleme ve delillerin toplanması amacıyla Cumhuriyet Savcılığına yaptığımız suç duyurusunun akıbetinin sorulmasına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe ertelemiştir. Bu ceza davasının beraatle sonuçlanacağı inancındayım. Zaten adalet sistemimizde suç işleme kastı olmayan ve bir suç işlendiğinden haberi bile olmayan bir kişinin cezalandırılması öngörülmemiştir. Bu nedenle vicdanen rahatım. Ancak benim hakkımda bu davanın açılmasına bilgim dışı hareketlerle sebebiyet verenlerin cezalandırılması için hukuki haklarımı sonuna kadar kullanacağımdan da kimsenin tereddütü olmasın.
