Boşanma öncesi hep bir şeylerin eksikliğini duymuş, sonra o eksikliği keşfetmiş, şimdi hayatının başka bir evresinde... Daha fazla çocuğu olsun istiyor, kendini daha fazla seviyor, hayallerinin peşinden koşuyor... Çağla Şıkel, Seninle dergisine konuştu.
Boşanmanın hemen öncesi tanıştığı meditasyon ona çok iyi gelmiş. "Söylesene" diyorum "Nasıl oldu bu meditasyon yolculuğu?" Başlıyor anlatmaya: "Her şeyim var ama bir şeyim eksik, bir şey canımı sıkıyor diyordum. Çalışıyorum, çocuklarım, ailem yanımda, her şey tamam, ama bir şey eksik. Tuhaf bir duyguydu. Bununla ilgili kuaförümle konuşurken bana Figen Hanım'dan bahsetti. 'Nefes terapisi ve meditasyon yaptırıyor' dedi.
İlk tanışmada 3 saate yakın bir arada kaldık. Şimdi her sabah düzenli olarak meditasyon yapıyorum. Olgun bir kadın olmamda ve hayata başka bir gözle bakmamda boşanmamın, çocuklarımın çok büyük bir etkisi var. Ama özgüvenimin artmasında meditasyonun etkisini çok gördüm. Yaptığım işlere bakarsan 'Ya, senin nasıl özgüvenin düşük olur?' dersin. Hayır onunla alakalı bir şey değil. Tamamen kendini beslemenle ilgili. Onu beslemem gerektiğini fark etmiştim.
Figen Hanım'la konuşmaya başladıktan sonra, hayatta cevaplarını bulamadığım soruların hepsine cevap verdi. Yüzüme tokat gibi çarptı bütün bu cevaplar. Kuaföre gittim, nasıl ağlıyorum mutluluktan."
O, Figen Hanım sayesinde belli ki farklı bir dünyaya açılmış, farklı bir yola girmiş. Peki yüzüne çarpan tokatlarla nasıl bir Çağla çıkmış içinden?
"Aslında var olan biri çıktı. Benim bildiğim bir Çağla çıktı. O hep vardı ama bazı şeylerden dolayı bastırılmıştı. Daha çok hayattan zevk alan bir kadın ortaya çıktı. İnsanları, kendimi çok daha fazla seviyorum artık. Bu benim hayatımı değiştiren en önemli cümle oldu. Yeteneklerimin, kendi gücümün farkına vardıkça heyecanlanmaya başladım. Sonra Metin Hara'ın seminerlerine katılmaya başladım.