'Ya Sonra', 'Evim Sensin', 'Su ve Ateş'... Yönetmenlik kariyerini 'aşk filmleri' üzerine kurma yolunda ısrar eden Özcan Deniz, bu kez kendisinin rol almadığı ve sadece kamera arkasını tercih ettiği 'Sevimli Tehlikeli'de seyircisini, yeni bir aşk öyküsüyle buluşturuyor.
Film her şeyin hırsızı sempatik bir delikanlıyla burjuvazinin gizemsiz sıkıcılığında bunalan bir genç kızın ilişkisi üzerine kurulu.
Aslına bakarsanız, kız bunalmakta haklı çünkü zaten o sınıftan gelmiyor. 'Sevimli Tehlikeli'nin öyle bir öyküsü var ki, aradan geçen onca zaman içinde iki farklı çevrede ve şehirde büyüyen gençlerin yolları bir şekilde kesişiyor... Basın bülteninde filmin birçok temayı, Robin Hood'dan Rapunzel ve Sindrella'ya uzanan bir çizgide masallarda birleştirdiği ve bütün bunların komik bir dille anlatıldığına vurgu yapılıyor. Lakin filmin ana karakteri küçük çaplı işlerin hırsızı Zarok, yıllar önce beşikteyken kaçırıp zenginlere teslim ettiği miniğe serpilip güzel bir kız olduğunda bilmeden âşık olduğunda ortaya Robin Hood'dan ziyade 'Avare' çıkıyor. Çünkü yönetmen Deniz, gürültülü bir müzikle donattığı görüntüler eşliğinde öyle bir atmosfer yaratmış ki, 'Sevimli Tehlikeli', Türkiye'de geçen bir 'Hint filmi' olmuş. Öte yandan filmin bizde çağrıştırdığı yapımlar arasında Zarok'un İstanbul 'da yaşadığı kendine özgü mekânlar itibariyle Yılmaz Erdoğan'ın 'Organize İşler'i, Zarok'la Zeliş'in ilk kez karşılaştıkları sahne de Colin Farrell-Russell Crowe ikilisinin sürüklediği 'Kış Masalı' var...
Özcan Deniz ile Mahsun Kırmızıgül arasındaki 4 fark
Sanatsal kökleri ve dönüşümlerinin yanı sıra özellikle bu sıralar yönettikleri filmlerin vizyona girmesi nedeniyle zihinlerde ister istemez bir 'Özcan Deniz-Mahsun Kırmızıgül kıyaslaması' oluyor. Böyle bir durumda benim gönlüm Özcan Deniz'den yana...
Çünkü:
Son olarak, filmde Zarok'u canlandıran Şükrü Özyıldız'ı, 'Şeref Meselesi' dizisinden hatırlıyoruz.