TBMM Başkanı Cemil Çiçek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendisine yönelik eleştirilerine, "Kimse siyasi problemlerinin çözümünün tamamını benden bekleyemez. Benim Anayasa ve İçtüzük'te görevlerim bellidir. Kendilerinin çıkardığı bir problemin çözümünü benden istiyorlarsa, o zaman üsluplarına biraz dikkat etmeleri lazım" sözleriyle yanıt verdi.
Çiçek, TBMM Tören Salonu'nda gerçekleştirilen Avrupa Birliği Parlamentolar Arası Değişim ve Diyalog Projesi'nin açılış töreninden ayrılışında gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Tutuklu milletvekilleri ile ilgili muhalefetin önerisinin AK Parti tarafından reddedilmesi ve muhalefet partilerinin kendisinden bilgilendirme beklentisinin hatırlatılması üzerine Çiçek, "Muhalefetin görüşlerini de ifade etmeye çalıştık. İktidar partisi sözcüleri ve Sayın Başbakanın ağzından da konuya bu yönüyle bir yasal düzenlemeyle çözüm yerine, yargı tarafından bu işin çözülmesi gerektiği ifade edildi. Dolayısıyla benim aldığım, alacağım bilgi de bu olacaktı. Bu açıklanmış oldu. Bundan sonra ne yapılabilir, biz neyi yapıyorsak, neyi yapacaksak Anayasa ve yasalar çerçevesinde çözüm aramaya çalışıyoruz. Eğer anayasa ve yasalar bundan daha öte bir çözüme imkan vermiyorsa o noktada yapılacak çok fazla bir şey görünmüyor" diye konuştu.
Çiçek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendisine yönelik "Şu Cemil Çiçek'in haline bakınca doğrusunu isterseniz insan olarak ben de üzülüyorum. Koskoca TBMM Başkanı ne hale düşürüldü. Ne hale geldi. Yetkisi yok. Konuşamıyor. Eleştiremiyor. 'Acaba Recep Tayyip Erdoğan bana ne der' diye" şeklindeki sözlerine de cevap verdi. Meclis Başkanı olduktan sonra olabildiğince siyasi partilerin genel başkanlarıyla, sözcüleriyle yerli yersiz polemiğe girmek istemediğini belirten Çiçek, şunları kaydetti:
"Zaman zaman çok ağır eleştiriler, hatta eleştiriyi aşan ifadeler kullanılmış olmasına rağmen dedim ki, 'Bir Meclis Başkanının birlikte çalıştıkları, aynı çatı altında görev yaptıkları insanlarla ulu orta tartışmaya girmesi doğru olmaz'. Hatta başka konularda soru sorduğunuzda da 'bunlar benim görev alanıma girmiyor' demek suretiyle hem Meclis Başkanlığı'nı yerli yersiz tartışmaya açmamak, hem de zaten Türkiye'de herkes birbiriyle dalaşmış vaziyette, bir de bunun ortasına, kenarına getirip Meclis Başkanlığı'nı oturtmak istemedim. Benim bütün bu sabrıma rağmen geçmişte de çok ağır, haksız, hatta seviyesi de çoğu zaman düşmüş olan ifadeler kullanılmaya çalışıldı. Kimse siyasi problemlerinin çözümünün tamamını benden bekleyemez. Benim Anayasa ve İçtüzük'te görevlerim bellidir. O görevlerle ilgili olan bir husus varsa ki, 14'üncü madde çok açıktır. Eğer beni eleştirenler bu maddeleri bilerek, bu türlü ifadeler kullanıyorlarsa bu son derece yakışıksızdır ve asla kabul edilemez. Hele hele bunu bir siyasi partinin sayın genel başkanı söylüyorsa ben ona yakıştıramam. Eğer bilmiyorlarsa, o takdirde bu çok cahilce bir değerlendirme olur, o da zaten siyasetle bağdaşabilecek bir husus değildir."
"ÜSLUPLARINA DİKKAT ETSİNLER"
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz