BİZE ULAŞIN
Eski manken Tuğçe Kazaz, AKP'nin tek başına iktidar olmasının ardından sevincini bir mektupla paylaştı.
1 Kasım seçimleri sonrası AKP'nin oyların yaklaşık yüzde 50'sini alarak tek başına iktidar olması; bazı kesimleri üzdüğü gibi; bazı kesimleri de sevince boğdu. Seçim sonrası çoğu mualif sanatçı paylaşım yapmazken; sağa yakınlığı ile bilinen ünlü isimlerden sevinç paylaşımları geldi. AKP'ye yakınlığı ile bilinen Tuğçe Kazaz, kendi sosyal paylaşım sitesinde kaleme aldığı yazıyla, AKP'nin zaferini kutladı.
Bu zaferi 2. Kurtuluş Savaşı'ndan sonra gelen zafer olarak adlandıran Kazaz, şunları yazdı:
Bugüne kadar ağır hakaret ve küfürlerinize, beni geçmişimle yargılamalarınıza tahammül ederek ve bu uğurda tehditler alarak, gelen iş tekliflerinin tamamını reddederek, inandığım davayı savunmaya devam ettim. Bu davanın yolunda, Ak Parti'yi ve tek parti iktidarını savundum. Çünkü Tek başına bir iktidar demek, yerli ve daha güçlü Yeni bir Türkiye demekti. Ve yeni Türkiye, Balkanlarda ve Ortadoğuda söz söyleyebilen, kafa tutabilen, hak savunabilen, mazlumların yanında olabilen ve dünyanın ihtiyacı olan barışı tahsis edebilen bir Türkiye olacaktı.
Gelinen bu noktada, tüm bu süreci ve yaşanacakları zaten 7 hazirandan önce çıkan Derin uyku isimli kitabımda yazmıştım.
Evet, Ak parti Yeni bir Türkiye doğurmuştur.. Dilerim ki bu yeni Türkiyede, sanatçılar, iş adamları, siyasetçiler, partilerinden ya da fikirlerinden dolayı ötekileştirilmeden, hepsine kucak açan, bir Ak Parti iktidarı ve Cumhurbaşkanı görürüz…
Aksi takdirde, bugüne kadar nasıl inandıklarımı savunduysam bir vatandaş olarak aynı şiddetle ve kararlılıkla da onların karşısında da dururum.
Bugünkü seçimlerin galibi Ak Parti değil, Türkiye olmuştur.. Dilerimki Bugün'den itibaren, hep birlikte aynı evrende ve aynı dünyada ve en önemlisi aynı topraklar üzerinde yaşayan insanlar olarak, tüm partilere destek verenler, ideoloji ve parti farketmeksizin, hep birlikte bize, medeniyetimize, genlerimize, ruhumuza yakışır bir biçimde, birbirimizi yermeden, negatifliklerden beslenip, gönüllerimizi kırmadan bir birlik halinde, önce kendimizi sonra da İnsanlığın uyanışını, bu toprklardan başlatarak, bu dünyaya aydınlık getiririz.
