Türkiye'de baz istasyonları değerleri, Avrupa'nın altında

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Tayfun Acarer, baz istasyonlarına gösterilen tepkileri subjektif olarak kabul ettiğini belirterek, "Birçok kişi popülist yaklaşıyor. İspatlanmış hiçbir zararı yok" dedi.

Acarer, Çukurova Üniversitesi'nde gerçekleştirilen "Güvenli İnternet ve Baz İstasyonları" konulu seminere katılmak üzere geldiği Adana'da AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de 60 bin civarında baz istasyonu bulunduğunu, sadece Türkiye'de baz istasyonlarının kurulumuna yönelik tepkilerin yaşandığını belirtti.

Dünyada mobil haberleşmenin yapıldığı her yerde baz istasyonu olduğunu anlatan Acarer, dünyada bu sistemi üreten bir kaç firmanın bulunduğunu, Türkiye'de kullanılan cihazların, ABD, Almanya, Fransa, İngiltere'de de kullanıldığını, ancak, oralarda bu konuda tepkiler olmadığını vurguladı.

Baz istasyonu olmadan mobil haberleşmenin olamayacağını, bunun çok basit teknik bir kural olduğunu ifade eden Acarer, haberleşmenin 2G ve 3G sistemde böyle gerçekleştiğini, 4G'de de böyle olacağını kaydetti.

Bu konuda gösterilen tepkilerin yersiz olduğunu dile getirilen Acarer, şöyle devam etti:

"Baz istasyonlarına gösterilen tepkileri subjektif tepkiler olarak görüyorum, birçok kişi popülist yaklaşıyor bu konuya. İspatlanmış hiçbir zararı yok. Kimse ispatlayamadı. Baz istasyonlarının kullanılmasına 1995 yıllında başlandı, 17 yıldır bu sistemleri kullanıyoruz. Zararlı etkisi olsa, çıkardı. 17 yıldır bir etkisi dünyada ispatlanmadı, Türkiye'de de araştırılıyor. Kaldı ki; Türkiye'deki değerler, dünyadaki değerlerin 4'te biri. Dünyada elektromanyetik dalgaların limit değerleri ortam için 41 volt/metre olarak belirlenirken, Türkiye'de 4 kat aşağıya çekilerek 10 volt/metre olarak kabul edildi. Bütün baz istasyonları kurumumuz tarafından ölçülmüştür, ölçülmeye de devam edilmektedir. 10 volt/metrenin üstünde hiç bir baz istasyonu yok. İddialı söylüyorum, çünkü olsa kurdurulmaz."

-"Kanser bulgusu yok"-

Acarer, baz istasyonu değerleri 10 volt/metrenin üzerinde olduğunda kanser yapacağı yönünde de bulgunun bulunmadığını savundu.

Bu konu üzerine ispatlanmış tek bilimsel verinin olduğunu anlatan Acarer, "Bu bilimsel veri, 2 bin volt/metre, yani bizim sınırın 200 katı. Sürekli bir elektromanyetik alana maruz kalırsanız, vücut sıcaklığınız bir derece yükseliyor. Vücut sıcaklığının yükselmesi adamın kanser olması anlamına mı gelir, başka hastalıklara mı yol açar ben bilemem. Tıp uzmanı değilim. Ama bu değer 2 bin volt/metreden sonra başlıyor ve sürekli maruz kalırsanız oluyor. Bu bizdeki limitin 200 katı" dedi.

Yargının baz istasyonları ile ilgili verdiği kararları da değerlendiren Acarer, şöyle konuştu:

"Yargı bilimsel şeylere göre mi karar veriyor- Hiçbir bilirkişi 'bu kanser yapıyor, hasta yapıyor' diyemedi. Yargıtay sökmeyle ilgili karar veriyor, ama sökmenin gerekçesine bakmak gerekiyor. Hiçbir bilirkişinin raporunda 'bu hasta, kanser yapıyor' diye ifade yok. Bir kere bunun olması için ispat etmesi gerekiyor. Yargı değişik noktaları dikkate alarak karar veriyor. Yargı sadece bu yönde karar vermiyor. Son kararı bunun tam tersi yönünde. Yargı sürekli böyle karar veriyor değil."

-"...O zaman dumanla haberleşir insanlar"

Acarer, baz istasyonu konusuna makro bazda bakılması gerektiğini belirterek, "Devleti düşünmek sadece kamunun görevi mi, medyanın, STK'ların, üniversitelerin görevi değil mi- Üniversitelerin çıkıp daha bilimsel açıklamalar yapmaları gerekiyor. Bu konuda diyoruz ki; baz istasyonu olmadan altyapı olmaz. Bunu söylemek için mühendis olmak gerekmiyor. Bu konuda herkesin azami sorumluluk taşıyarak, subjektif yaklaşımlardan uzak kalması gerekiyor" dedi.

Baz istasyonuyla ilgili işletmelerde binlerce kişinin, bunların ekosisteminde de onbinler, hatta yüzbinlerce kişinin ekmek kazandığını belirten Acarer, şunları kaydetti:

"Medya bu şirketlerden çok ciddi reklam alıp, ekonomik yaşantısını sürdürmeye çalışıyor. Bunlar bizim ekonomimizin, ülkemizin ayrılmaz bir parçası. İddia ediyorum; bu şirketlerin gelirlerinin çok üstünde giderleri artıyor. Gelirleri yüzde 10 artmışsa, giderleri yüzde 30 artıyor. En önemli etken yer kullanım kiralarındaki artışlardır. Dikkat edin techizat ucuzluyor, kira bedelleri artıyor. Peki nereye kadar devam edecek. Siz özel şirket sahibiyseniz karınız düştüğü an, bırakın zarar etmeyi karınız makul değerin altına düştüğü an şirketi kapatırsınız. Şu bir tercih olabilir; biz mobil haberleşme yapmayacağız. Eyvallah, o zaman dumanla haberleşir insanlar."

-Adana'da baz istasyonları limit değerlerin altında-

Öte yandan, BTK tarafından Adana'da yer alan baz istasyonları için hazırlanan ölçüm raporunda, elektromanyetik alan limit değerlerinin çok altında olduğu belirtildi.

Rapora göre, BTK tarafından Adana'da aktif bulunan baz istasyonları denetlemeleri yapıldı. Denetleme sonucuna göre Adana'daki baz istasyonlarının değerleri, ICNIRP (Uluslararası İyonize Olmayan Radyasyondan Korunma Komisyonu) tarafından belirlenen limit değerlerin altında çıktı.

Dünya Sağlık Örgütü ve Avrupa Komisyonu tarafından kabul gören ICNIRP elektromanyetik dalgaların limit değerlerini ortam için 41 volt/metre olarak belirlerken Türkiye'de bu değer 10 volt/metre olarak kabul ediliyor. Yapılan denetlemeler sonucunda ise Adana'da değerleri 10 volt/metre'yi geçen baz istasyonuna rastlanmadı.

BTK verilerine göre, Adana'da bin 602 adet baz istasyonu bulunuyor. BTK'nın toplam 47 bin 948 noktadan veri toplayarak yaptığı denetim sonucunda elde edilen verilere göre; 47 bin 909 noktada 0,1-3 volt/metre, 39 noktada ise 3-4 volt/metre ölçüm değerlerine ulaşıldı. Buna göre, Adana'daki baz istasyonlarının yüzde 99.92'si 0,1-3 volt/metre aralığında yer alırken, sadece yüzde 0.08 baz istasyonunda 3-4 volt/metre değerine ulaşıldı.