Dünya genelindeki en iyi eğitim veren üniversiteleri belirlemek üzere çeşitli kurumlar ve yayınlar tarafından gerçekleştirilen sıralamalar mevcuttur. Bu incelemeler, üniversiteleri pek çok kritere göre değerlendirip dünya çapındaki üniversitelerin nasıl bir performansa sahip olduğunu ortaya koyarlar. İncelenen kriterler arasında üniversitelerin akademik itibarı, mezunların istihdam edilebilirliği, araştırma etkinlikleri, uluslararası işbirliği ve öğretim kalitesi gibi konular bulunmaktadır.
İngiltere’nin en eski üniversitesi olarak bilinen Oxford, sadece köklü tarihiyle değil, aynı zamanda bilim ve sanat alanlarında gerçekleştirdiği ses getiren çalışmalarla dünya genelindeki liderliğini sürdürmektedir. Her sene listenin başında yer alan Oxford’un yalnızca geçmişin mirasına takılı kalmadığını, aynı zamanda geleceği önemseyen bir eğitim modeli benimsediği görülmektedir. Oxford, öğrencilere geniş akademik bir çeşitlilik sunarken, bilimsel araştırmaların gerçekleştirilebileceği güçlü altyapılara sahiptir.
Teknoloji ve mühendislik alanlarında öne çıkan MIT, yenilikçi projeleriyle bilinmektedir. Enerji, yapay zeka, biyoteknoloji gibi konularda yaptığı çalışmalar yalnızca akademi dünyasını değil, aynı zamanda küresel endüstrileri de etkilemektedir. MIT’nin sıralamadaki başarısına bakıldığında teknolojinin ve eğitimin birleştiğinde neler başarabileceği görülmektedir.
Harvard, mezun kalitesi ve akademik başarı bakımından dünyanın en prestijli üniversitelerinden biri olmaya devam etmektedir. Üniversite kapsamındaki Nobel ödüllü araştırmacılarla birlikte aynı zamanda sanat, ekonomi, hukuk gibi birçok alandaki lider mezunlarıyla da öne çıkmaktadır.
Cambridge Üniversitesi , Oxford’un İngiltere’deki en önemli rakibi olarak bilinmektedir. Cambridge, çeşitli alanların kapsadığı araştırmaları teşvik eden eğitim sistemiyle bilimsel araştırmalara katkı sağlamaktadır. Üniversitenin mevcut başarısı, bilhassa doğa bilimleri, matematik ve mühendislik gibi alanlarda sağladığı üstün performansa dayanmaktadır.
Stanford, girişimcilik ve teknoloji alanlarında etkili olmakla birlikte sosyal bilimlerde de oldukça güçlüdür. Dünyanın en önemli şirketlerine bakıldığında kurucularının çoğunlukla Stanford mezunu olduğu görülmektedir.
Sınırlı bir öğrenci sayısına sahip olmasına rağmen, bilim ve teknoloji alanında oldukça ilerdedir. Uzay araştırmaları ve iklim değişikliği gibi birçok alanda önde gelen bir oyuncu olan Caltech, bilhassa araştırma temelli bir eğitim modeliyle fark yaratmaktadır.
Imperial, sağlık ve mühendislik alanlarında dünya genelinde öncü olan bir kurum olarak Londra’nın merkezinde bulunan kampüsüyle öğrenciler için oldukça dikkat çekicidir. Imperial, yalnızca akademik alanda değil, mezunlarının endüstrideki faaliyetleriyle de üst sıralarda yer almayı sürdürmektedir.
İsviçre’nin en prestijli teknik üniversitesi, bilhassa mühendislik ve fen bilimleri alanlarında öne çıkmaktadır. ETH Zürih, Einstein gibi ünlü isimlerin de yetiştiği bir kurum olarak tarihi anlamda oldukça değerli bir kurumdur. Günümüzde geleceğe yönelik çalışmaları ve küresel işbirlikleri sayesinde adından söz ettirmektedir.
Chicago Üniversitesi, felsefe, ekonomi ve siyaset alanlarında gerçekleştirdiği çalışmalarıyla ünlenmiştir. Üniversite, düşünsel anlamda özgürlüğü savunan bir eğitim anlayışını benimsemektedir. Bu özelliği sayesinde yenilikçi düşüncelerin doğduğu ve tartışıldığı bir yer olarak öne çıkmaktadır.
Singapur Ulusal Üniversitesi (NUS), Asya merkezli önde gelen küresel üniversitelerden biridir. NUS, 3 kampüste 17 fakülte ve okula sahiptir. 100 ülkeden 38.000'den fazla öğrenci bulunmaktadır.
Ülkemizde ise Koç Üniversitesi ve Sabancı Üniversitesi, dünya sıralamasında ilk 500’e girerek başarı kazanmıştır. Bununla beraber Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) ise ilk 600’de kendine yer bulmuştur.
markasıdır.
Haber Gönder
