Koronavirüs pandemisinin etkili olduğu günlerde aslında sosyal medya uygulamalarına olan istek ve arzu artmıştır. Teknoloji zaman içerisinde önlenemez bir gelişmeye ev sahipliği yapmıştır. Sürekli yenilenen akıllı telefonlar ve yüksek performanslı bilgisayarlar bunun en büyük kanıtıdır. Ancak diğer yandan gelişen teknolojinin getirdiği faydaların ve kolaylıkların yanı sıra insanoğlu zararlı durumlarla da yüzleşmek zorunda kaldı. Sizler için çağımızın en büyük sorunları arasında kabul edilen teknoloji hastalıklarını araştırdık.
İnternette ‘sörf yapmak’ terimi çok sık kullanılan bir kavram olarak karşımıza çıkar. Özellikle arama motorları üzerinden yazılan bir kelime ile binlerce sayfa açılır. Temelde bu sayfalar arasında sörf yapılır. Ancak ego sörfü olarak isimlendirilen durum biraz daha farklıdır. Çünkü İnsanların kendi isimlerini düzenli aralıklarla arama motorlarında aratıp internette kendileri ile ilgili gelişmeleri takip etmesi durumuna ego sörfü denir. Bu kişiler internette kendileri hakkında söylenen her şeyi bilmek isterler. Teknoloji hastalıkları arasında yer alan ego sörfü, online narsizm olarak da bilinmektedir.
Kişinin kendisinde olduğunu düşündüğü hastalığı internette aratıp bilgi edinerek teşhis koyma veya edindiği bilgiler ışığında tedavi etmeye çalışmasına siberhondrik adı verili. Bu durum yaşayan kişiler günlerce hatta aylarca internette araştırma yaparlar.
Teknolojik hastalıklar içerisinde sayılabilecek olan fomo, gelişmeleri takip edememe veya kaçırma korkusudur. Bu durumu yaşayan kişi herhangi bir gelişmeyi takip edememe halini büyük bir eksiklik olarak görür. Bu nedenle sürekli endişe ve pişmanlık duygularını yaşar.
E-hastalıklar arasında yer alan nomofobi, cep telefonuna bağlı olan iletişimin kesilme korkusudur. Yani bu durumu yaşayan kişi asla telefonundan uzak kalmak istemez. Telefondan uzaklaştığı takdirde korkar ve paniklemeye başlar. Ayrıca, yaşadığı bu panik baş dönmesine, nefes darlığına ve titremeye sebep olur.
Sosyal medya bazı insanların sosyalleşmesini sağlarken, diğer insanların ise daha da yalnız olmalarına neden oluyor. Facebook depresyonu, kişilerin olumsuz duygularını başkaları ile konuşarak pekiştirmelerine ve haliyle kendilerini mutsuz ve yalnız hissetmelerine denir. Bu hastalık ilk zamanlarda sadece Facebook için geçerli olsa da, artık tüm sosyal medyayı kapsıyor. Özellikle de Instagram’ı. Her gün Instagram’da insanların mutlu, huzurlu ve lüks hayatlarını görüyoruz. Bu da sürekli hayal kırıklığı yaşamamıza ve üzülmemize neden oluyor. Sonuç olarak bu durumlar depresyona neden oluyor.
Günümüzde en sık görülen hastalıklardan biri Google takibi olarak biliniyor. Kişinin çevresindeki insanları sürekli olarak arama motorlarını kullanarak araştırmasına ve neler yaptıklarını incelemesine denir. Bu hastalığın en büyük özelliği ise bu kişilerin gizli bir şekilde bu takibi yapmalarıdır.
Bu hastalık aslında sosyal medyada bulunan kişilerin profillerine saatlerce bakarak incelemeyi anlatır. Ancak profil incelemesi sırasında temelde bakılan şey kişilerin fotoğraflarıdır. Ancak başkalarının fotoğraflarına saatlerce bakmak kişide özgüven eksikliğine ve benlik saygısında düşüşe neden olur.
Kameralı telefonlar çıktıktan sonra fotoğraf çekmek en sıradan olaylardan biri oldu. Ancak bazı insanlar var ki, onlar uykudan uyandıklarında ve yolun ortasında bile fotoğraf çekiyorlar. Bu duruma, yani sürekli fotoğraf çekme takıntısına selfitis denir.
Cheesepodding, kişilerin teknolojik cihazları kullandıkları süre zarfında başka bir iş yapmaksızın internet üzerinden mp3 indirme hastalıklarına verilen isimdir. Kişiler sürekli olarak mp3 indirip arşivlemekte ve belki de bu müzikleri dinlemeye vakitleri olmamaktadır. Kişilerin ilgi alanları ve takıntılı oldukları konular birbirinden farklı olabilmekte ve değişik şekillerde ortaya çıkabilmektedir. Davranışların ortaya çıkmasındaki etmenlerin muhakkak bilinmesi ve incelenmesi gerekmektedir. Böylelikle kişilerin amacı daha rahat anlaşılabilecektir.
Kişilerin kendilerini tanıtmak amacıyla YouTube’u kullanmalarını ifade eder. Bu kişiler sanal dünyada yer edinmek ve takdir toplamak isterler. YouTube için çektikleri videolarda düşündükleri tek şey, nasıl daha çok beğeni ve takdir alacaklarıdır. Tek amaçları ne pahasına olursa olsun popüler olmaktır.
