YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Diyarbakır’da Ortadoğu Kadın Konferansı Düzenlendi

31 Mayıs-2 Haziran tarihleri arasında Diyarbakır’da düzenlenen Ortadoğu Kadın Konferansı açılış konuşmalarıyla başladı.Devrimci Özgür Kadın...

31 Mayıs-2 Haziran tarihleri arasında Diyarbakır’da düzenlenen Ortadoğu Kadın Konferansı açılış konuşmalarıyla başladı.

Devrimci Özgür Kadın Hareketi tarafından Diyarbakır'da Ortadoğu Kadın Konferansı düzenleniyor. 3 gün sürecek konferansa 23 ülkeden 250 kadın siyasetçi, akademisyen aktivistin yanı sıra Türkiye’den de siyasi parti, sivil toplum örgütleri ve kadın kurumlarından temsilciler, gazeteci ve akademisyen katıldı. Diyarbakır'da bir otelde düzenlen konferansa BDP E Ggenel Başkanı Gültan Kışanak, DTK Eşgenel Başkanı Aysel Tuğluk, Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana, BDP’li milletvekilleri, Filistin Kurtuluş Cephesi Polit Büro üyesi ve dünyanın ilk kadın hava korsanı olarak bilenen Leyla Halid ile çok sayıda katılımcı yer aldı.

Ortadoğu Kadın Konferansı’nın açılış konuşması Demokratik Özgür Kadın Hareketi üyesi Fatma Kaşan tarafından yapıldı. Kadınların böylesi bir konferansta bir araya gelmesinin önemli olduğuna vurgu yapan Kaşan, kadınlara seslenerek, “Gelişiniz bizi mutlu etti. Kürt kadınları ve Ortadoğulu kadınlar olarak böyle bir yerde bir araya geliyoruz, Kürt kadınlarını anıyorum” dedi.

Adıyaman’da yaşanan kazada işçi kadınların öldüğünü hatırlatan Kaşan, şiddete maruz kalan, siyasi saldırılara maruz kalan kadınların toplumda var olduğunu belirterek, “Devrimci Özgür Kadın Hareketi olarak, üç şey için bu konferansı yaptık. Ortadoğu’daki kadınlar dünyadaki en ağır koşullarda yaşayan kadınlardır. Mücadeleleri ile toplumu özgürleştirmişlerdir. Biz Ortadoğulu kadınlar derin ve kadim bir tarihe sahibiz. Ancak, erkekler her alanda kadın üzerinde, kadın üzerindeki tahakkümü güçlendirmiştir. Erkek sistemini güçlendirmek için zulmünü güçlendirmiştir. Kadının öldürmek katliam misali Ortadoğu’da sürüyor. Bu katliamla hem geleneksel toplumlar için hem de işgal savaşları sonucu bu durum yaşanıyor. Kadınların öldürülmesi, tecavüze uğraması vahşet gibi yaşanıyor. Kadınlar siyasi haklardan mahrum durumda. Çünkü devletler biliyor ki kadın direniş gösterirse toplumda devrim olur. Bunu engellemeye çalışırlar. Mısır ve Tunus’tan başlayan halk devrimleri yaşandı. Suriye’de ise iç savaş yaşanıyor. Kadınlar bu devrime öncülük yaptı. Hala kadınlar Tahrir Meydanı’nda" diye konuştu.

“ORTADOĞU’DA YÜZYILLARDIR KADIN KATLİAMLARI YAŞANIYOR”

Fatma Kaşan, Ortadoğu’da çok derin ve önemli sorunlar yaşandığına dikkat çekerek, yüzyıllardır kadın katliamlarının yaşandığını söyledi. Kaşan, “Toplumsal alanda demokratik siyaset sorunu var. Demokratik bir siyaset oluşturulamadağı için sorunlar derinleşiyor. Aynı zamanda ulusal devlet olarak oluşturulan devletler kadını yok saydılar. Yüz yıllardır Ortadoğu’da kadın katliamları yaşanıyor. Ortadoğulu kadınların en önemli bir sorunu demokratik bir ulus meydana getirmemektir. Toplum çeşitlidir ve bu çeşitlilik o ülkenin yönetiminde yerini almalıdır. Bu anlamda kadın sorunun ele aldığımızda derinleşen sorunla kendisiyle, kadın sorunu da derinleşir. Kadının özgür olmadığı bir toplumda derin bir kölelik vardır. Kadın ve erkek eşit olmazsa ekonomik siyaset ve toplumsal alanda özgürlük olmaz. Toplum ve siyaset özgür olmaz. Böyle olduğunda toplum özgür olmaz. Çünkü diktatörlük önce erkek ve kadın arasında yaşanır. Sorunun temel sebebi kadın ve erkek arasındaki kölelik sistemidir. Bu değişmediği sürece Ortadoğu’da halklar, diller, dinler arasındaki sorunlar çözülmeyecek. Burada kadın ve siyasetin sorunlarını tartışacağız, çözüm üreteceğiz. Batı Ortadoğu’yu oryantalist bir yer olarak tanımlıyor, geri kalmış bir yer olarak görüyor. Konferans hazırlıklarında gördük ki biz de bundan etkilenmişiz. Bu nedenle konferans geç kalmış bir konferans oldu aslında” şeklinde konuştu.

SURİYELİ KADINLAR KONFERANSA KATILAMADI

Kaşan, Suriye’den davet ettikleri kadınların sınır kapısı kapandığından dolayı gelemediklerini ifade ederek, “Yüreğimiz buruk, Suriye’den gelecek kadın arkadaşlarımız kapılar kapalı olduğu için gelemediler. Hükümete ve devletlere çağrı yapmak istiyorum, kapıları açın. Suriye’de delegasyon gelemediği sürece bu konferans eksik kalmış olacak. Özgür ve demokratik Suriye için mücadele edenler burada olmalı” ifadelerini kullandı.

“ORTADOĞU’DA SİSTEM DEĞİŞİYOR”

Konferansın açılış konuşmasından sonra söz alan Demokratik Toplum Kongresi Eşgenel Başkanı Aysel Tuğluk, bu konferansta bizzat kendi kaderlerini tartışacaklarını söyledi. Tuğluk, “Ortadoğu ve kadın kelimelerini yan yana getiriyoruz. Ortadoğu erkek egemen sistemin yerleştiği, kadını köleleştiren sistemin yaşandığı coğrafyadır. Toplum burada insanlar tarafından esir alındı, eşitsiz cinsiyet ilişkiler başladı. Ortadoğu tarihsel olarak kadın kimliğinin mezara gömüldüğü yer oldu. Sistem kadının her alanda sömürülmesi üzerinden kendini sürdürüyor. Ancak kadınlar 5 bin yıldır buna karşı mücadele ediyor, erkek egemen sisteme karşı çıkıyor. Asuri, Alevi, Sünni, Emeni, Kürt Ortadoğulu kadınlar olarak erkek egemen sistemin olduğu topraklarda mücadele ediyoruz. Bu nedenle biz, Mezopotamya ve Ortadoğulu kadınların mücadelesi önemli. Biz başarılı olursak ataerkil sistemi doğduğu yerde bitirmiş olacağız, 5 bin yıllık tarihi gerçekliği değiştirmiş olacağız. Başarıya ulaşmak için güncel, siyasal durumun değerlendirmesini doğru yapmalıyız. Bir yandan Arap devrimi, diğer yandan Kürdistan devriminin gelişmesiyle artık Ortadoğu’da sistem değişiyor, halklar ayaklanarak devrim yapıyor. Zamanın ruhu kendisini değişim olarak gösteriyor. Büyük değişim dönemleri hassas dönemlerdir, neyi doğuracağının garantisi yoktur, ileri ve geri adımları içinde barındırır. Böylesi kritik dönemeçlerde müdahil olup yönünü belirlemek önemlidir. Aksi halde değişim siyasal iktidarın yararına olur. Ortadoğu’da bu yapılmak isteniyor. Ortadoğulu kadınlar ve halklar olarak bunu değiştirebiliriz. Müdahale etmezsek, değişim bizim için olmayacak. İş bize düşüyor. Ortadoğu’da demokrasi devrimine kadınlar öncülük edecek. Bunu yapacak gücümüz, cesaretimiz var” dedi.

“EN DİNAMİK KADIN HAREKETİ KÜRT KADIN HAREKETİDİR”

Tuğluk, Ortadoğu ve dünyadaki en dinamik kadın hareketinin Kürt kadın hareketi olduğunu belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Kürt kadını ismi ve cismiyle özgün örgütlenmeleriyle örnek oluyor. Dağlarda, zindanlarda, sokaklarda direnerek özgülüğü temsil ediyor. Mücadele ile erkek egemen sistem geriletildi. Kürt kadını Türkiye ve Ortadoğu’da dinamizmi temsil ediyor. Bu mücadele eşit yurttaşlık mücadelesidir. Özgür bir yaşam demokratik bir Ortadoğu inşa etmek istiyorsak kapitalizmle hesaplaşmalı, demokratik moderniteyi inşa etmeliyiz. Kadınsız yaşam, kadınsız özgür olmaz. Kapitalist modernite kadını köleleştirmeyi, ok saymayı esas alır. Ama gerçek demokrasi kadının özgürlüğünü esas alır”.

Tuğluk’un ardında bir konuşma da BDP Eşgenel Başkanı Gultan Kışanak yaptı. Kışanak, konuşmasında hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını ifade ederek, kadınlar olarak tüm Ortadoğu’nun baharı yaşamasını istediklerini söyledi. Kışanak, "Ama kimin baharı? Bu yanıt bekleyen bir sorudur. Eğer bin bahar gelecekse tüm hakların baharı olsun, demokrasi ve halkların baharı olsun. Ortadoğu’da kadın başarırsa herkes kazanır, kaybederse herkes kaybeder. Kadının özgürlüğü demokratik bir özgürlüğün teminatıdır. Biz kışları bahara çevireceğiz. Konferansımız, kadın birliğinin geliştiği ve özgürlüğünü getiren bir konferans olsun diliyorum” diye konuştu.

"BU TOPRAKLAR PETROLÜ İLE ZENGİN OLDUĞU KADAR KADINLARIN MÜCADELESİYLE DE ZENGİN OLAN BÖLGELERDİR"

Ortadoğu Kadın Konferansının katılımcılarından Filistin Kurtuluş Cephesi Polit Büro üyesi ve dünyanın ilk kadın hava korsanı olarak bilinen Leyla Halid, konferansın isminin, aslında bir başka unsuru beraberinde getirdiğini anlatarak, bu topraklarda yıllarca sömürgeciler tarafından sömürüldüğünü anlattı. Halit, “Biz sadece kadınlar değiliz, halkımızın parçası olarak siyasi durumları tartışıyoruz. Çünkü biz olmadan olmaz. Burada emperyalist Siyonist planlama nedir, emperyalistler bu bölgeyi yeniden oluşturmak istiyor. Biz düşmanlarımız ne düşünüyor, ne yapmak istiyoruz, ne yapmamız gerektiğini tartışmalıyız. Emperyalistler bizi bölmek istiyor, çıkarlarına uygun şekilde. Bu topraklar petrolü ile zengin olduğu kadar kadınların mücadelesiyle zengin olan bir bölgedir. Kadınlar olarak daha çok birleşmeliyiz, halk olarak birleşmeliyiz. Ancak bu şekilde emperyalistleri alt edebiliriz. Sadece erkeklere karşı değil, devletlerin zulmünde de aynı kaderi yaşıyoruz. Dolayısıyla bizim mücadelemiz bölgedeki halk hareketinin bir parçası olmalıdır. Bölge çeşitli adlar altında adlandırılıyor. Mücadele 2000’lerde başlamadı Filistin’de intifada olmadı mı, önce kadınlar ve çocuklar gitmedi mi, askeri tersaneye yürümedi mi, bu bölge kadınların çocukların kanlarıyla dolmadı mı Diyarbakır’ın kadınlarını çocuklarını, erkeklerini selamlıyorum. Onlarda kendi halkları için bir tarih yazdılar. Konuştuklarımızı pratiğe çevirmek için adım atmalıyız. Nasıl kadınları özgürleştiririz, halkların birliğini sağlarız yönünde somut adım atmalıyız. Özgürlük en büyük insan değeridir” dedi.

Mynet Youtube


Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler