BİZE ULAŞIN
FBI Los Angeles'in resmi Twitter hesabından yayınlanan fotoğrafta, FETÖ üyeleri ile birlikte FBI ve polis yetkililerinin olduğu görüldü.
ABD'nin, Türkiye'nin taleplerine rağmen Gülen'i iade etmemesinin üzerine bu gelişmenin yaşanması, Türkiye-ABD gerilimini artıracak cinsten...
Öte yandan, ABD merkezli Wall Street Journal (WSJ) gazetesi, geçtiğimiz günlerde, Başkan Donald Trump'ın eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn'in danışmanlık şirketi Flynn Intel Group'un Türk hükümetiyle bağlantılı olduğu öne sürülen iş adamı Ekim Alptekin'in şirketi Inovo BV'den aldığı 530 bin dolarlık ödemenin bir kısmını kullanarak, Fethullah Gülen hakkında bir belgesel çekmek için ekip kurduğunu ve çekimler yaptığını bildirmişti.
Haberde yer alan bilgilere göre, belgeselde kullanılmak üzere mülakatların yapılacağı Washington'daki bir butik otele, internet andıcı davası nedeniyle bir süre tutuklu kalan Genelkurmay Eski İstihbarat Daire Başkanı İsmail Hakkı Pekin ile OdaTV davasından dolayı Mart 2011'de tutuklanarak bir yıl Silivri Cezaevi'nde yatan gazeteci Nedim Şener çağrıldı ve mülakatlar gerçekleştirdi.
WSJ, Pekin ve Şener'in geçmişte Gülen yapılanmasının kurduğu komplolar nedeniyle tutuklu kaldıklarını söylediklerini ve bu konunun ABD'li yetkililer nezdinde gündeme getirilmesinin önemli olduğunu düşündükleri için bu projede yer almayı kabul ettiklerini belirtti.
Bahtiyar, odaya gelene kadar kimlerle mülakat yapacağını bilmediğini ve Kian'ın sorularak soruları kendisine yazılı olarak verdiğini de aktardı.
Mülakatın sonunda Kian da bazı sorular yöneltti. WSJ'nin yayınladığı ham görüntülere göre, Kian'ın "Kamerada görünmek istemiyorum" diye fısıldadığı duyuluyor.
NEDİM ŞENER'DEN O HABERE YANIT
Gazeteci Nedim Şener, 'FETÖ’yü anlatmak üzere ABD'ye gitmesi sonrasında çıkan tartışmayı bugünkü köşesine taşıdı. Fethullah Gülen hakkında görüşlerini anlattığı bir belgeselin yapımına dair yaşananları tekrar hatırlatan Şener, ABD’lilere ve 'FETÖ’cülere şu teklifi yaptı: “Alın beni verin Gülen’i.”
İşte Nedim Şener’in Posta'daki bugünkü yazısı:
"FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişiminden sonra birçok ülkedeki sivil toplum kuruluşlarından davet aldım ama sadece ABD’deki Turkish Heritage Organisation’unkini (THO) kabul ettim. İki nedenim vardı; Birincisi FETÖ lideri ABD’de yaşıyordu.
ABD medyasına, sivil toplum kuruluşlarına ve kamuoyuna FETÖ’nün kirli ve kanlı yüzünü örneklerle anlatmalıydım. Ayrıca ABD yetkililerinin kolladığı Fetullah Gülen’in CIA referansıyla ABD’de yaşadığının anlatılması gerekiyordu. İkincisi benim dışımda 'FETÖ kumpaslarını bizzat yaşayan Korgeneral İsmail Hakkı Pekin ve Albay Ahmet Zeki Üçok’un davetli olmasıydı.
Eylül ayında gerçekleşen gezi New York ve Washington’da, sivil toplum kuruluşlarını, üniversiteleri, ABD Dışişleri Bakanlığı’nı ve ABD Senatosu’nu kapsadı. Türkiye’ye dönüş günü VICE ve CNN’de çalışmış kişi ve temsilcileri THO'nun Washington’daki ofisi aranmış, Gülen hakkında ABD medyasını bilgilendirme amaçlı çekim yapmak istediklerini bildirmişler. Yetkililer de konuyu bize aktardı.
CNN VE VICE MUHABİRLERİ
Hiçbir para söz konusu olmadan İsmail Hakkı Pekin, Ahmet Zeki Üçok ile FETÖ hakkında tüm toplantılarda dile getirdiğimiz görüşleri ifade etmek için gazetecilerle görüşmeyi kabul ettik. Öyle gizemli bir yer değil, kaldığımız otelin bir odasında yapıldı çekim. Wall Street Journal gazetesi de bu belgesel çekimini haber yaparken bizden söz etti.
Meğer çekimi yapan CNN eski haber sunucusu Rudi Baktiar ve VICE’ın eski muhabiri David Enders, Trump’un görevden aldığı Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn lobi şirketi adına çalışan Bijan Kian isimli gazeteci tarafından tutulmuş.
Bizim ne Flynn ne de diğer ayrıntılardan haberimiz olmadı. Ama FETÖ’cüler önceki gün bundan bir skandal yaratmaya ve linç kampanyası yapmaya çalıştılar. Konuyu haberleştiren Odatv’ye yaptığım açıklama onların planlarını bozdu. Şeffaflık güzel şey. Böyle bir planı sezinliyordum.
Nisan ayında Wall Street Journal gazetesi muhabiri (Türkiye’de üç gün gözaltına alınmış) konuyla ilgili soruları gönderdiğinde gezinin tamamı ile ilgili değil sadece o çekimle ile ilgili çerçevesi daraltılmış sorular sormuştu. Ben de sorulara olabildiğinde geniş cevaplar verdim.
Tam da beklediğim gibi verdiğim cevapları yayınlamadı. Odatv o cevapları da yayınlandı. Böylece FETÖ’nün bir itibarsızlaştırma kampanyası da boşa çıktı. Bu konu yargıya taşınır mı bilmem. Ama benim ABD’lilere ve FETÖ’cülere teklifim hazır; Alın beni verin Gülen’i."
