Uçakta termosla servis edilen sıcak suyun temiz olduğunu düşünmeyin; o termos büyük ihtimalle pis ve bakterilerle dolu. Çeşme suyu içeren her türlü içecekten kaçının ve sadece şişe su tüketin. Ayrıca paketli ya da belirli bir markanın yiyeceği servis edilmediği sürece mümkünse uçakta yemek de yemeyin. Pek çok havayoluna yiyecek sağlayan LSG Sky Chefs firması sık sık sağlık ihlallerinden dolayı ceza almakta. Zaten yiyecekleri de pek lezzetli değil. Tabii mükemmel yemekleri ile tanınan Emirates ve Singapure Havayolu firmalarının yemeklerinden asla kaçmayın.
Havayolu şirketi çalışanlarının çoğu, özellikle de pilotlar, tanışabileceğiniz en dengeli insanlardır. Yine de çoğunun batıl inançları var. Bunun sebebi büyük ihtimalle kötü bir olay yaşandıktan sonra bazı rakamların listelerden çıkartılması. 11 Eylül saldırısında kullanılan Amerika Havayolu'na ait 77 sayılı uçak, geçtiğimiz yıl Güney Çin Denizi'nde kaybolan Malezya Havayolu'na ait 370 sayılı uçak ve Frankfurttan Detroit’e giden, Lockerbie kazası olarak bilinen ve bir köye çarptıktan sonra patlayan Pan Am Havayolu'na ait 103 sayılı uçak, bu talihsiz sayılara sadece birer örnek.
İçeceğinizi, yiyeceğinizi ya da laptopunuzu koymak için kullandığınız tepsiler size bazen istemediğiniz sürprizler yapabilir. Söylemek istemezdim ama bazı yolcular bu tepsileri çocuklarının bezini değiştirmek için kullanıyor ve bu tepsiler tahmin edebileceğinizden çok daha az temizleniyor. Bir sonraki uçuşunuz için anti bakteriyel mendilleri yanınıza almayı unutmayın.
Bazı koltukların çarpma esnasında sizi koruduğu ile ilgili söylentileri duymuşsunuzdur. Analizlere göre ortalama olarak ön tarafta oturan yolculardan ziyade uçak kanadının arka taraflarında oturan yolcuların, kazalardan daha çok kurtulduğu görülmüş. Fakat uçağınız 30,000 feet yükseklikten Atlantik Okyanusu'na burun üstü çakılmaya başlamışsa, üzgünüm, nerede oturursanız oturun kurtulma şansınız yok. Çarpma anında uçağın orta ve arka bölümünün size koruduğunu düşünüyorsunuz, aslında kokpitte oturanlara göre daha az şanslı olabilirsiniz. Uçak kazaları oldukça nadir olan olaylar, fakat kurtulma şansınız tamamen o anki duruma göre değişiklik gösterecektir.
Nasıl ki arabanızın yağını kontrol etmeniz gerekiyor ama 'bir hafta daha beklesem bir şey olmaz' diye düşünüyorsunuz. Evet, aynı şey uçaklarda da var. Uçakların önceden planlanmış bir bakım tarihi var ve o tarihe kadar bazı problemler görmezden gelinebiliyor. Bu tarz bir durumda problemin ciddiyeti düşünülüyor, söz konusu problem için yedek bir kurtarıcının olup olmadığı ve uçağın bakım tarihinin yakın bir zamanda olup olmadığı göz önünde bulunduruluyor (Uçağın indiği yerde problemin çözümü için gerekli malzemelerin ya da insanların mevcudiyeti de tabi düşünülüyor). Fakat endişelenmeyin: Uçakta gerçekten tehlike arz eden bir durum varsa zaten hemen tamir için o uçağı bakıma alıyorlar.
Nedendir bilinmez, uçaklarda her şey daha yoğun olarak yaşanıyor. İsterseniz rakıma suç atın, ama insanların uçarken garip istekleri su yüzüne çıkıyor. Mesela tuvalette sevişiyorlar, Fort Lauderdale’e giderken sabahın 6’sında ucuz şarap içip her here kusuyorlar (Uçaklarda en çok silinen yerin koltuklar olduğunu söylesem). Uçakta biri ölürse en yakın havaalanına iniş yapılıyor fakat bazıları öyle bir ölüyor ki, inişten sonra yerinden kalkmadıkları zaman anca fark ediliyor. Ürkütücü…