Mynet Trend

BİZE ULAŞIN

Mynet Tatil Bulucu

1 Kimle tatile çıkıyorsunuz?
2 Yurt içi mi yoksa yurt dışı mı tatil yapmak istiyorsunuz?
3 Yaz Tatili mi Kış Tatili mi?
4 Ne tür tatil arıyorsunuz?
5 Vizeniz var mıdır?
6 Balayı Tatili mi yapmak istiyorsunuz?
7 Eğer Seçiminiz yurt içi ise Tatil yapmak istediğiniz yerler?
7 Eğer Seçiminiz yurt dışı ise Tatil yapmak istediğiniz yerler?
8 Eklemek istediğiniz farklı detaylardan burada bahsedebilirsiniz.
    Kalan mesaj: 10

    Geleceği ne kadar iyi tahmin edebiliyoruz?

    Gelecek tahmininden kastımız falcılık değil.

    Selim Gerçeker / Mynet Haber

    Örnekler ve tarihe bir bakalım geleceği nasıl tahmin edebilmişiz? Öngörülerimiz nasıl? Yeni dünyaları tahmin ederken ne kadar önlem almış ya da tahminlere ne kadar kulak asmışız?

    Bazı yazarlar ya da bilim insanları kendi döneminde yüzyıllar sonra neler olacağıyla ilgili tahminlerde bulundular. Kimileri bunu icatlarıyla, kimileri senaryolarla, kimileriyse yazdığı kitaplarla bunları ifade etti. Belki bazıları kurdukları hayallerin gerçekleşebileceğini düşünmüyordu bile.

    Leonardo Da Vinci'nin makineleri yüzyıllar öncesinden çizmesi

    Onu çoğumuz Mona Lisa tablosuyla tanısak da Rönesans'ın en bilinen isimlerinden Leonardo da Vinci ressamlık, düşünürlük ve zanaatçılığının yanında günümüzde kullandığımız birçok teknolojik ulaşım ve savaş aracının modellemesi ve resimlerini yaptı. Bilgisayar oyunlarını takip edenler Ubisfot'un yarattığı Assassin's Creed serisinin ikinci oyununda suikastçı Ezio Auditore'nin, Leonardo'nun çizdiği gökleri dolduran kanatlı bir aparatla kısa süre uçabildiğini bilir.

    Leonardo'nun çizimleri arasında paraşütler, helikopterler, asılmalı planörler, hatta uçaklar bile var. Leonardo bunları hayal etti ancak tek eksiği sanayi devriminin ardından üretilecek olan motorlardı. Ayrıca Leonardo'nun 1960'larda başka çizimleri de şans eseri bulunmuş, o çizimlerin bazılarında zırh giyen robotlar varken bazılarındaysa çarklı toplama makinası olduğu saptanmıştı.

    Jules Verne'nin 1800'lerde yazdığı kitapta klimaları cam gökdelenleri ve benzinli otomobilleri öngörmesi

    1863'de ünlü Fransız romancı Jules Verne “Yirminci Yüzyılda Paris” isimli gelecekle ilgili kehanetlerle dolu yazdığı kitapta günümüzün birçok teknolojisini yüzyıllar öncesinden belirtiyordu. Ayrıca Jules Verne'nin bu kitabın dışındaki eserlerinde ayrıntılarıyla tarif ettiği buluşlar ve makinaların o sıralarda gelişen Avrupa sanayisi ve teknolojisine ilham kaynağı olduğu düşünülüyor.

    Asıl kitaba dönecek olursak; Verne'nin kitabının orjinal yazması torunu tarafından tam 130 yıl sonra bulundu ve basılmasıyla tüm dünyanın ilgisini çekti. Eserin yazıldığı 1863 yılında eski imparatorluklar, krallar ve imparatorlar tarafından yönetiliyordu. Buharlı makineler birer teknoloji harikasıydı. İşte Verne tam da bu ortamda 1960′da Paris’te cam gökdelenler, klimalar, yüksek hızlı trenler, benzinli otomobiller, faks makineleri, hatta internet gibi bir şeyin olabileceğini hayal ederek kitabına yazdı.

    Belki atıp-tutma belki de başka şeyler diyebilirsiniz, ancak 2 sene sonra Verne bu kez Ay'a Seyahat adlı bir kitap yazdı. Bu eserinde yüz yıldan fazla bir süre sonra (1969′da) gerçekleşecek Ay seyahatini ve astronotların oraya gönderilişi ile ilgili bazı ayrıntıları doğru şekilde tahmin ederek kitabında yer veriyor. Uzay kapsülünün büyüklüğüyle ilgili tahmini küçük bir hata dışında doğru olmasının yanı sıra uzaya kaç astronot gideceğine kadar hepsini doğru tahmin ediyor. Verne'nin bu başarısına belki ileri görüşlülük belki de kahinlik bile diyebilirsiniz ancak o dönem yaşayanlar Verne'nin bilim insanlarıyla sürekli iletişim halinde olduğunu yeni icatlar ve çalışmalar konusunda birçok veri ve makalenin arşivini tuttuğunu söylüyor.

    Bilimkurgu yazarı Isaac Asimov’un 1964 yılındaki Dünya Fuarı’nda 2014 yılındaki dünya hakkında tahminleri

    Vakıf serisi, Çelik Mağaralar ve Ben Robot gibi bilimkurgu dalında efsaneleşmiş kitapların yazarı Isaac Asimov 1964'de katıldığı Dünya Fuarı'nda 50 yıl sonra yani 2014'de dünyanın son hali hakkında bazı tahminlerde bulunuyor ve bu tahminlerin çoğu doğru çıkıyor. Asimov bu kez diğerlerinden farklı olarak belirli bir yıl da veriyor. O tahminlere bakacak olursak:

    Asimov insanların 2014'de can sıkıntısından ruh sağlığının bozulacak düzeye geleceğini ve depresyona yol açacağını tahmin ediyordu. Artan aşırı can sıkıntılarının psikaytrileri zengin edeceğini ön gören Asimov, ayrıca yaratıcı işlerde çalışan şanslı azınlığın insanlığın seçkin kısmını oluşturacağını ve makinelerden daha fazla iş yapacaklarını öngörüyordu. Özellikle can sıkıntısı konusunda haksız olduğunu kim söyleyebilir?

    Asimov'un bir başka doğru bildiği öngörüsü mutfak robotları ve kahve makineleri oldu. Henüz gerçekleşmese de kendi kendine yemek yapan yemek üniteleri de Asimov'un tahmin listesindeydi.

    Yürüyen kaldırımlar, hava basınç tüpleri ve sualtında yaşam da Asimov'un 2014 öngörüleriydi. Özellikle metrolarda ve AVM'lerde gördüğümüz otomatik yürüme bantları, hastanelerdeki bazı hava basınç kapsülleri ve sualtından gerçekleşen ulaşım Asimov'un tahminlerinin kısmen de olsa doğruluğunu kanıtlar nitelikte.
    Konuşmaya da değinen Asimov, telefonda yüz yüze görüntülü konuşmanın 2014'de gerçekleşeceğini öngördü. Biraz daha erken olsa da Asimov yeniden haklı çıkıyordu.

    Asimov'un öngörülerinin büyük bölümü 2014'te ya da öncesinde gerçekleşti.

    Son olarak Simpsonlar Çizgi Film dizisinde 11 Eylül bile tahmin edildi desek?

    1989'da ilk bölümü yayınlanan ve günümüze kadar devam eden The Simpson's çizgi film serisinde yakın gelecekte gerçekleşecek gelişmelerin tahminleri bazı bölümlerde bizlere yansıtıldı. Belki de aralarından en ilginci 1997 yayınlanan bir bölümünde, bir kitap kapağındaki 9 dolar ifadesinin yanındaki ikiz kulelerin "11" sayısını oluşturmasıydı. 9/11/2001 İkiz Kuleler'in bombalanacağı belki de tesadüfen 4 yıl önce tahmin edildi.

    Bunların haricinde, mutasyona uğramış sebzeler, iPhone, Ebola Virüsü, 3 boyutlu yazıcılar ve bir dönem interneti kasıp kavuran ve türevleri hala oynanılan FarmVille oyunu The Simpson's'da önceden tahmin edildi.

    Peki yanlış öngörüler ya da tahminler yok mu?

    Elbette var!

    Asimov'un 2014 hakkında çok isabetli tahminleri olduğu gibi hala gerçekleşmeyen birçok tahmini de bulunuyor. Bunlara örnek verecek olursak uçan arabalar, robotlar, Ay'da koloni kurulması gibi öngörülerin hiçbiri gerçekleşmedi. Bilimkurgu yazarı olmanın kaderinden midir bilinmez her bilimkurgu severinin hayali olan uçan araba bir türlü üretilemedi. Yakın gelecekte pek mümkün gibi görünmüyor da.

    Bunun dışında Warner Bros’un kurucu ortaklarından H. M. Warner'ın, sessiz filmlerin hakim olduğu 1927 yılında, “Oyuncuların konuştuğunu duymayı kim neden istesin ki?” açıklaması var. Belki içinizden "film sektörünün devi de böyle bir şey diyorsa..." gibi bir cümle geçirdiniz ancak herkes her şeyin doğrusunu tahmin edecek diye bir kural yok. Her ne kadar bilimkurgu yazarının geleceği tahmin edebilme gücü kuvvetliyse film sektörünün dev firmasının kurucu ortağı filmler hakkında berbat bir tahmin yürütebiliyor.

    Dillere destan New York Times'a gelecek olursa 1903 yılında “uçan makinelerin büyük bir vakit ziyanlığı” olduğunu yazıyor. Üstelik tam da Wright Kardeşler’in ilk motorlu uçaklarını başarıyla uçurmalarından bir hafta önce. Uçaklar 1. Dünya Savaşı'nda sadece keşif aracı olarak kullanıldı ve çoğu kişi tarafından gereksiz bir icat olarak görüldü. Ancak gereksiz bulan tahminlere en güzel cevabı II. Dünya Savaşı'nın sonucunun belirlenmesinde büyük rol oynayan savaş uçakları belirledi. Pearl Harbor, RAF, Kamikaze gibi terimler uçakla birlikte hayatımızda farklı anlamlara bürünüverdi.

    Times gazetesinin ilk vukuatı uçaklar da değil. Ayrıca, roket bilimcisi Robert Goddard’ın çalışmalarının beyhude olduğunu, çünkü roketlerin havasız ortamda çalışmayacağının zaten bilindiğini yazıyordu. Aradan geçen yıllardan sonra V1-V2 roketlerinden ilham alınılarak roketler uzaya fırlatıldı.

    Bilim insanları ve sanatçılar başta olmak üzere hayal gücünün geleceği belirleyen önemli bir faktör olduğunu söylemek mümkün. Tarihin, sanatı ve bilimi toplumsal trenin lokomotifi olarak konumlandıran toplumları ödüllendirdiğine birçok kez şahit olduk. Birçok ekonomist 'dijital devrim'in, sanayi devriminden beri kullanılan üretim yöntemlerinin değişmesini zorunlu kılacağını söylüyor. Bu yeni sistemde ise üretim araçları ve iş gücü değil bilgi ön planda olacak. Bilgi üretmek için de önce hayal kurmak ve sorgulamak gerekiyor. Geleceğin en büyük sermayesi ne petrol, ne para, ne altın... Eğitim seviyesi yüksek, sorgulayan, hayalperest toplumlar geleceğin en değerli sermayesine sahip.

    Bu açıdan geleceği en iyi tahmin eden insanlar arasında Karl Marx'ı saymak da mümkün

    Komünizm ideolojisinin kurucusu Karl Marks, ‘Makineler Üzerine Fragman’ kitabında makinelerin temel rolünün üretmek olduğu, insanların ise onları denetim altında tuttuğu bir ekonomi modeli tasvir eder. Bu şekilde çalışan bir ekonomide temel üretici gücün bilgi olduğunu ifade eder. Kitapta, otomatik pamuk ayırma makinelerinin, telgrafların veya buharlı lokomotif gibi üretici aletlerin kültürden kültüre değişmediğini ve bu makineleri çalıştırabilmenin temelinde sosyal bilginin yattığını iler sürüyor. Bir diğer deyişle organizasyon ve bilgi makineleri çalıştırmaktan daha büyük bir yaratıcı güçtür.

    Marks, makinelerin çoğu işi yaptığı bir ekonomide makinelerin içine hapsedilen bilginin doğasının ‘toplumsal’ olması gerektiğini yazar. Finalde, bir gece yarısı düşünme egzersizinde Marks, sonsuza kadar devam eden ve bedava bir ‘ideal makine’ tasvir eder. Bu derin düşünceler sonucunda Marks, dünya üzerindeki herkesin zihninin sosyal bilgiyle birbirine bağlandığı, herkes için yararlı olan ve “genel zekâ” olarak adlandırılan bilginin saklanabileceği ve herkesle paylaşılabileceğini ön görmüştür.

    Kısaca; günümüzde yaşanan bilgi ekonomisini 19. yüzyılda tasvir etmiş ve bunun kapitalizmi havaya uçuracağını iddia etmiştir.

    Kapitalizm henüz havaya uçmasa bile dünyanın her yerinde yaşanan ekonomik krizler, küresel gelir eşitsizliğinin ve fosil yakıtların neden olduğu savaşlar mevcut ekonomik düzenin büyük ölçüde çatırdadığını gösteriyor. Hayırlısı :)

    Kaynaklar: diken.com.tr, mentalfloss.com, liberteryen.org

    En Çok Aranan Haberler