BİZE ULAŞIN
İSTANBUL (İHA) - Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Fransa Ulusal Meclisi'nde kabul edilen soykırımın reddini suç sayan yasa teklifine ilişkin, "Sayın Sarkozy diyor ki; 'Türkiye, Fransa'nın inancına saygı göstermeli.' Sayın Sarkozy, biz Fransa'nın demokrasiye ilham kaynağı olan ihtilaline saygı gösteririz. Fransa'nın içindeki akıl tutulmasına saygı göstermemizi lütfen beklemeyin. Fransız halkı bunun hesabını her demokratik ülkede olduğu gibi sandıkta soracaktır" dedi.
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Sultanbeyli Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen "İstanbul İli İçin Avrupa Birliği Sürecinde Proje Fırsatları" paneline katıldı. Programa ayrıca AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk ve Sultanbeyli Belediye Başkanı Hüseyin Keskin ve çok sayıda davetli katıldı.
Programda konuşma yapan Egemen Bağış, "Sultanbeyli'nin temsil ettiği Anadolu mesajı; kardeşlik, hoşgörü, birlikte yaşama kültürü mesajıdır. Bugün o mesaja çok ihtiyaç duyan AB üyesi bazı ülkelerde, o mesajı algılama sorunu yaşandığını hep beraber görüyoruz. Şurası çok açıktır ki, Fransa'daki bazı siyasiler bu tasarı ile kendi bindikleri dalı kesmektedirler. Bu tasarının akılla, mantıkla, tarihle, bilgiyle, ilimle alakası yoktur. Bu tasarı Fransız İhtilali'nin temsil ettiği değerlere de aykırıdır.
Fransız Cumhuriyeti'nin kuruluş felsefesine de aykırıdır. Fransa'nın kurucuları arasında yer aldığı AB'nin müktesebatına da, kuruluş değerlerine de aykırıdır. Bu tasarının hizmet edeceği hiçbir kesim yoktur" diye konuştu.
Fransa'nın 5 ay sonra Cumhurbaşkanlığı seçimine gittiğini belirten Bağış, "Evet, Fransız sağı 3 adayla üçe bölünmüş durumda. Fransız soluysa tek adayla. Önemli potansiyele sahip sağ adaylar, Sayın Cumhurbaşkanı Sarkozy'i tedirgin ediyor olabilir. Ama denize düşen yılana sarılır misali böyle mantıksız bir tasarıyla hem Fransız firmalarına zarar vermek, hem Fransa'da yaşayan ve nüfusun yüzde 10'unu temsil eden Müslümanları rencide etmek, hem Türkiye gibi 74 milyonluk bir pazarı, hem de Türkiye üzerinden 3
saatte ulaşılabilecek 1 buçuk milyarlık bir pazarı Fransız şirketlerinden men etmek hangi aklın ürünüdür. Ben bunu anlamakta zorluk çekiyorum. Biz bu filmi daha evvel de görmüştük. Dün bu filmin boş koltuklara bir kez daha oynandığına bir kez daha şahitlik ettik. Fransız Parlamentosu'nda, parlamentonun yüzde 10'undan bile az bir katılımla oynanan bir senaryoyu hep beraber takip ettik. Bu tasarı henüz kanunlaşmamıştır. Bundan sonraki süreçte senatonun gündemine gelecektir. Senato da bunu onaylarsa
Cumhurbaşkanının onayına gidecektir. O da onaylarsa Anayasa Mahkemesi'nin iptal etme olasılığı dahi vardır" dedi.
Egemen Bağış, "Tasarının bir an evvel gündemden düşürülmesi Fransa'nın çıkarları icabıdır" diyerek sözlerine şu şekilde devam etti:
"Eskiden bir pinokyo masalı vardı. Yalan söyledikçe burnu uzardı. Şimdi Fransa'da da bazı tarihleri, bazı gerçekleri çarpıtınca kimilerinin herhalde ayakkabı topukları uzuyor. Bakın Fransa Cumhurbaşkanı Sayın Sarkozy, bugün Prag'da bir açıklama yaptı. Dedi ki; 'Türk dostlarımın inançlarına saygılıyım'. Biz bir soykırım olduğuna inanmıyoruz. Bunu burada da söylüyoruz, Allah'ın izniyle Fransa'ya gidip orada da söyleyeceğiz. Bizim bu inancımıza saygılıysan, bu inancımızı dile getirmemizi engelleyecek bir
tasarıyı neden destekliyorsun? Aslında tasarı kanunlaşmış olsaydı, Sayın Sarkozy'nin suç işlemiş olduğu kabul edilebilirdi. Aynı açıklamasında kendisi diyor ki; 'Türkiye, Fransa'nın inancına saygı göstermeli'. Sayın Sarkozy biz Fransa'nın demokrasiye ilham kaynağı olan ihtilaline saygı gösteririz. Fransa'nın kurucuları arasında yer bulduğu AB'nin değerlerine saygı gösteririz. Ama Fransa'nın içindeki akıl tutulmasına saygı göstermemizi lütfen beklemeyin. Çünkü bu tasarıyla siz Fransa'ya çok büyük zarar
veriyorsunuz. Fransız halkı bunun hesabını her demokratik ülkede olduğu gibi sandıkta soracaktır. Bu Sayın Sarkozy'nin bazı rakiplerinden kendi partisine oy devşirme çabası olarak görünse bile, bence tam tersi bir etki ortaya koyacaktır."
14.'ncü yüzyıldan bu yana Türkiye'nin Fransa ile ilişkilerinin devam ettiğini belirten Egemen Bağış, "Kanuni, Fransa'ya aynen şöyle yazmış; 'Ben ki sultanlar sultanı, hakanlar hakanı, hükümdarlara taç veren, Allah'ın yer yüzündeki gölgesi, Akdeniz'in ve Karadeniz'in ve Rumeli'nin ve Anadolu'nun ve Azerbaycan'ın ve Şam'ın ve Halep'in ve Mısır'ın ve Mekke ve Medine'nin ve Kudüs'ün ve bütün Arap diyarının ve Yemen'in ve nice memleketlerin Sultanı ve Padişahı Sultan Beyazıt Han oğlu, Sultan Selam Han oğlu
Sultan Süleyman Han'ım, sen ki Françe vilayetinin kralı Françesko'sun' demiş" dedi.
Başbakan Erdoğan'ın üç gün evvel Sarkozy'e yazdığı mektuba da değinen Bağış, "Biz tarihimizle gurur duyuyoruz. Bugün Sayın Başbakanımız da söyledi; tarihte soykırım arayanlar kendi geçmişleriyle yüzleşsinler. Bizim tarihimizde hoşgörü vardır. İstanbul'un sokaklarında 8 yüzyıldır, camiler, kiliseler, havralar birlikte insanlığa huzur vermektedir. Aynı şekilde Urfa'nın, Mardin'in, Gaziantep'in, Mersin'in, Hatay'ın sokaklarında aynı dokuyu hisseder, takip edersiniz. Bizim ülkemizde özel sıfata sahip üç
şehrimiz var. Şanlıurfa, Gaziantep, Kahramanmaraş. Üçünün de bu sıfatları kazanmasının arkasında Fransızların önemli bir rolü vardır. Şimdi bize gelip de bu konular da ders vermeye kalkmasınlar. Biz özgürlüklere Fransız kalanlara rağmen inadına özgürlük, inadına demokrasi, inadına reform ve değişim diyerek heyecanımızın azalmasına, kimsenin azaltmasına izin vermeyeceğiz. AB sürecini biz Avrupalılar için yapmıyoruz arkadaşlar. AB süreci bu ülkenin en kapsamlı reform sürecidir. AB sürecinde bu ülke de çok
daha şeffaf, saygın, sağlıklı, zengin, kendinden emin yarınlarından umutlu bir ülke olduk" şeklinde konuştu.
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, konuşmasının ardından çıkışta basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Bağış, "Eğer Fransa'nın yüreği yetiyorsa Ermenistan'ı ikna etsinler, diğer ülkeleri ikna etsinler, Sayın Başbakanımızın çağrısını kabul edip arşivlerini sonuna kadar açsınlar. Ve uzmanlar, tarihçiler arşivlerle çalışmalarını bitirince de ortaya çıkan raporu hep beraber değerlendirelim. Sayın başbakanımız bundan daha 8 yıl evvel Ermenistan Devlet Başkanına bir mektup gönderdi. 'Sen tarihinle
yüzleşmeye hazırsan ben tarihimle yüzleşmeye hazırım' dedi. Yaklaşan seçimler de rakiplerinden oy devşirmek için tarihi saptırmaya kalkanlara saygı duyamayız. Böyle bir şeyi de kimse beklemesin" dedi.
Geçtiğimiz günlerde kızıyla birlikte bir sergiye katılan Bağış, basın mensuplarının çekimlerle ilgili bir sorusu üzerine de, "Çekimler çok keyifliydi. Kızımla birlikte gerçekten samimi pozlar verdik. Ben de o serginin hazırlanmasında emeğim olduğu için çok onur duyuyorum. Tabii ki çocuk sevgisi bizim değerlerimizde, kültürümüzde olan bir yaklaşım. Bunu bütün dünyayla paylaşmak ve göstermek için bize de bir görev düşerse onun da memnuniyetle yerine getireceğiz" diye konuştu.
