
Dünya genelinde kahve üretiminin önemli bir bölümü hassas iklime sahip alanlarda gerçekleştiriliyor. 2024’te olumsuz hava koşullarının kahve fiyatlarını yükselttiği ve üretimde azalma yaşandığı bildiren FAO'ya göre ise kahve üretimi yapılan bölgelerde ortalama sıcaklıkların ve yağışların dengesindeki değişiklikler kahvenin büyüme sürecini bozuyor ve bu da verimdeki düşüşe neden oluyor.

İklimin etkisi verimi her anlamda düşürüyor ki tarım araştırma merkezleri, bu dönüşüm hakkında çekirdeklerin lezzet profilini değiştirdiğine yol açtığından bahsediyor. Bu kalite kaybı, sadece üretici gelirlerini ve kahve fiyatını doğrudan etkilemiyor, bu durumun gelecekte daha sık görülebileceği tehlikesini de gözler önüne seriyor.

Saha çalışmaları ve bitki koruma raporlarına göre iklimin değişmesiyle birlikte kahve yaprağı pası gibi hastalıklardan kahve meyvelerine yuva yapan kahve meyvesi kurdu gibi böceklerin arttığı gözlemleniyor. Gün geçtikçe daha geniş bir alanı kaplayan bu durum başta, daha fazla ilaç ve iş gücü harcayan üreticiler olmak üzere tüketicilere de doğrudan yansıyan bir sorun haline geliyor.

Son dönemde görülen fiyat artışlarını iklim ve dolayısıyla üretime bağlı faktörlerin etkisiyle açıklamak mümkün. İklim kaynaklı rekolte düşüşlerinin yol açtığı daralma, araştırmalarda baskısının uzun süre sürmesinin kahvenin daha lüks bir alışkanlık haline gelmesine neden olabileceğini gösteriyor.

Askında yeni olmayan bu soruna üreticilerden araştırma merkezlerine kadar pek çok kuruluş, kahvenin geleceğini korumak için çeşitli yöntemler üzerine çalışmalarını sürdürüyor. Yapılan projelerde öne çıkan konulardan bazıları ise gölgeleme, su yönetimi ve gelişmiş toprak koruma gibi tekniklerle verimi ve kaliteyi korumak oluyor.