HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

BDP'den Çernobil açıklaması

Mutlu,, 26 Nisan 1986'da Sovyetler Birliği'nde tarihin en büyük endüstriyel kazasının meydana geldiğini ve, kazanın Türkiye'nin Doğu Karadeniz Bölgesi'nde etkisini daha çok gösterdiğine işaret etti.

ANKARA (ANKA) - BDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Yüksel Mutlu, yaşanan "Çernobil felaketinden" bütün dünyanın gerekli dersi çıkartması gerekirken, yeni facialara yol açabilecek nükleer enerji politikasının halen etkin bir şekilde varlığını koruduğunun altını çizdi. Mutlu, "Herkesi ekolojiye dayalı bir dünya idealinin yaşam bulması için ortak mücadeleye çağırıyoruz" dedi.

Dönemin iktidarı olaya sorumsuzca yaklaştığını vurgulayarak yazılı bir açıklama yapan Mutlu, "Yetkililer, gerekli tedbirleri almak ve kamuoyunu bilgilendirmek yerine, televizyonda çay içti. Dönemin Ticaret ve Sanayi Bakanı "Dinine, imanına inanan "Radyasyon var' demez'; yine dönemin Türkiye Atom Enerjisi Kurumu Başkanı ise "Çayda tehlike yok ama dışsatımı yasaklıyoruz' şeklinde tuhaf açıklamalar yaptı" dedi.

Bu nükleer kaza sonucu 1990-2000 yılları arasında kanser vakalarında yüzde 50 artış yaşandığına dair ciddi bulguların saptandığını anlatan Yüksel Mutlu, yüz binlerce vatandaşın da yerinden yurdundan göç etmek zorunda kaldığını ifade etti.

Yaşanan bu nükleer felaketten bütün dünyanın gerekli dersi çıkartması gerekirken yeni facialara yol açabilecek nükleer enerji politikasının halen etkin bir şekilde varlığını koruduğunun altını çizen Mutlu, şunları kaydetti:

"Türkiye de Çernobil faciasından gerekli dersi çıkarmamakta ısrar ediyor. AKP Hükümeti "Enerji çeşitliliği yaratıp enerjide dışa bağımlılıktan kurtulacağız' diyerek hala nükleer santral kurmaya çalışmaktadır. Birçok ülkede nükleer santrallerin kapatılması süreci yaşanırken, hükümet tarafından 5 adet nükleer santralin yapılacağı yönündeki açıklamaları endişeyle izliyoruz. İnsan ihtiyacını esas almayan, aşırı enerji kullanımına dayanan, eşitlikçi bir yaşam yerine tüketim ve kar odaklı bir hayatı ilke edinen kapitalist zihniyetin gerçekleştirdiği bu çevre katliamı insanlığın ortak hafızasından asla çıkmayacaktır. Tabiat ve insanlık için yüzyıllar boyu ciddi risk oluşturan nükleer santrallere karşı ortak bilincin oluşturulması ve doğaya zarar veren, ekolojik yapıyı tehdit eden her türlü anlayışa dur demek herkesin ortak sorumluluğudur. Sürdürülebilir bir yaşam için ekolojik dengenin korunması zorunluluktur. BDP olarak, ekolojik dengenin korunması mücadelesini genel insan hakları, cinsiyet eşitliği, demokratik siyaset ve hukuk mücadelesinin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz. Çernobil nükleer katliamında yaşamını yitirenleri saygı ile anarken, herkesi eşitlikçi, özgürlükçü, toplumsal cinsiyet eşitliğine ve ekolojiye dayalı bir dünya idealinin yaşam bulması için ortak mücadeleye çağırıyoruz."

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler