Dikkat! Açlığınızın Sebebi Yalnızca Duygusal Olabilir

Diyet sürecini baltalayan ve sürekli olarak aç hissetmenizi sağlayan faktör ‘’duygusal açlık’’. Aç olmadığınız hâlde sürekli olarak yemek yemenize sebep olan duygusal açlık faktörü, psikolojik birtakım sebeplere dayanıyor. Peki duygusal açlık nedir? Duygusal açlığın belirtileri nasıldır? İşte detaylar…

Duygusal Açlık Nedir, Belirtileri Nelerdir?

Duygusal açlık; psikolojik temelli kaygı, üzüntü, hassasiyet gibi durumlarda hissedilen eksikliğin yerini gıdalar ile doldurma isteğine verilen addır. Duygusal açlığa sahip olan kişiler; sürekli olarak mutsuz, halsiz ve gergin hisseder. Bahsedilen bu duygu durumları, kişiyi sürekli yemek yemeye ve doğrudan kısır bir döngüye iter. Peki duygusal açlığın belirtileri nelerdir? Eğer siz de aşağıdaki belirtilere sahipseniz duygusal açlık çekiyor olabilirsiniz. İşte duygusal açlık belirtileri…

• Tok olduğunuz hâlde, etraftaki kişiler yemek yiyor diye yemek yeme eğilimi gösteriyorsanız,
• Basit ve hızlı bir şekilde tüketilen gıdalara eğilim gösteriyorsanız,
• Yemek yemediğiniz zaman derin bir üzüntü hissediyorsanız,
• Dizi/film izlerken yemek yeme ihtiyacı duyuyorsanız,
• Özellikle gece saatlerinde yeme krizlerine giriyorsanız,

Duygusal açlığa sahipsiniz demektir.

Psikolojik Açlık Çektiğinizi Nasıl Anlarsınız?

Duygusal açlığın nedenlerini bir üst başlık altında ele aldık. Duygusal açlığın bahsedilen belirtilerin yanı sıra daha birçok farklı belirtisi olabilir. Duygusal açlığın en önemli belirtisi; bireyin sahip olduğu psikolojik problemler olarak aktarılıyor. Günlük hayatınızda olumsuz bir durum yaşadığınızda dahi kaygı, stres, mutsuzluk gibi duygulara sahip olabilirsiniz. Aslında bu durum oldukça normal olarak algılansa da, ileri vadede olumsuz durumlara sebebiyet verebiliyor. Bu durumlardan biri de doğrudan ‘’duygusal açlık’’ oluyor. Kaygı, stres gibi duygu bozuklukları yaşayan kişiler, çareyi yeme eğilimi göstermekte buluyor. Böylelikle vücuda glikoz ve karbonhidratlı gıdalar alınıyor. Glikoz ve karbonhidratlı gıdaların tüketimi, bireylerin dış dünyaya yönelmesini sağlıyor. Fakat bu çözüm kesinlikle kalıcı olmuyor. Tüketilen gıdaların etkisi geçtikçe, bireyler olumsuz ruh hâllerine tekrar dönüyor. Bu döngü sürekli tekrarlanıyor ve kaçınılmaz bir hâl alıyor. Eğer siz de psikolojik açlık çektiğinizi düşünüyorsanız; ilk olarak psikolojik ve fiziksel açlık arasındaki farkı kavramanız gerekiyor. Böylelikle vücudunuzu dinleyerek, duygusal açlık hastalığından rahatlıkla kurtulabilirsiniz.

Fiziksel Açlığın Duygusal Açlıktan Farkı Nedir?

Duygusal açlıktan kurtulma yolunda ilk adım, fiziksel ve duygusal açlık arasındaki farkları tespit etmek ve kavramaktır. Sizler için bu başlık altında fiziksel ve duygusal açlık arasındaki farkları maddeler halinde listeledik. Duygusal ve fiziksel açlık arasındaki farklar…

• Duygusal açlık oldukça hızlı bir şekilde meydana gelir, ertelenemez. Fiziksel açlıkta ise durum farklıdır. Fiziksel açlık, yavaş bir şekilde hissedilir ve belirli bir süre ertelenebilir.
• Duygusal ve fiziksel açlıkta üzüntü, stres gibi duygu durum bozuklukları yaşanabilir. Fakat fiziksel doyum sonrası bu hisler azalabilir. Duygusal açlıkta ise doyumdan sonra bu hisler yalnızca bastırılır.
• Fiziksel açlık sonrası tokluk duygusu hissedilebilirken; duygusal açlığın bastırılması sonucu tokluk duygusuna ulaşılamaz.
• Fiziksel açlıkta yemek yeme işleminden sonra tatmin olma duygusu oluşur. Duygusal açlıkta ise bireyler yemek yedikten sonra pişmanlık hissederler.

Duygusal Doyuma Nasıl Ulaşabilirsiniz?

Duygusal açlık nasıl giderilir? Hayatınızdaki pek çok sorundan dolayı duygusal açlık rahatsızlığına yakalanmış olabilirsiniz. Fakat bu noktada endişe etmenize gerek yok. Birtakım hususlara dikkat ederek siz de duygusal doyuma ulaşabilir, yiyecekler ile aranızda olumlu ilişkiler kurabilirsiniz. Duygusal açlığın tedavisi aşağıdaki maddelerde yer alıyor…

• Duygu durumunuzu takip etmeli, kendinizle olumlu ilişkiler kurmalısınız.
• Sizi kontrolsüzce yemeye iten durumları ortadan kaldırmalısınız.
• Stres anlarınızda yemek yememeye gayret göstererek besinler ile aranızdaki bağı zayıflatmalısınız.

• Düzenli bir beslenme programı oluşturmalısınız.

  Önceki İçerik Sonraki İçerik