BİZE ULAŞIN
Elon Musk şu sıralar Twitter'dan başka bir şey düşünmüyor olsa gerek. Ünlü milyarder, sosyal medya platformunu 44 milyar dolara satın aldığından beri büyük olaylar yaşanıyor. İlk olarak üst düzey yöneticileri kovan Musk daha sonra ücretli mavi tik satışı ve çalışanların yaklaşık yarısını işten çıkartılması gibi önemli olaylara imza attı. Son olarak, gönderdiği uzun saatler boyunca yoğun bir şekilde çalışın ya da ayrılın ültimatomunun ardından çok sayıda Twitter çalışanının istifa ettiği bildirildi. Fakat Musk'a şok bir haber geldi. Bu kez başrollerde ise ABD'li 7 Demokrat Senatör var.
ABD'de 7 Demokrat Senatör, ABD Federal Ticaret Komisyonuna (FTC) yazdıkları mektupta, Elon Musk'ın satın almasının ardından Twitter'ın soruşturulması için mektup yazdı.
Mektupta, Musk'ın satın almasının ardından Twitter'ın kullanıcılarının aleyhine çalışıp çalışmadığının ve FTC ile Twitter arasında imzalanan uzlaşma kararının ihlal edilip edilmediğinin soruşturulması talep edildi.
FTC'den şirkete ya da kuralları ihlal eden ilgili şahıslara karşı ilgili adımların belirlenmesi çağrısı da yapılan mektupta, "Son haftalarda Twitter'ın yeni patronu Musk, platformun güvenilirliği ve güvenliğinin altını oyan telaşlandırıcı adımlar attı. Ayrıca Musk, dolandırıcılık ve tehlikeli kişilerce istismar edileceğine dair açık uyarılara rağmen yeni özellikler getirdi." ifadesine yer verildi.
Musk, sosyal medya şirketi Twitter'ı 44 milyar dolara satın almasının ardından ilk olarak Twitter Üst Yöneticisi (CEO) Parag Agrawal, Mali İşler Direktörü (CFO) Ned Segal, üst düzey hukuk ve politika yöneticisi Vijaya Gadde ile genel danışman Sean Edgett'i görevden almıştı.
Şirkette yönetim kurulunu feshederek kendisini "tek yönetici" yapan Musk, Twitter çalışanlarının yarısının işine son vermişti.
Twitter'ın güvenlik ve gizlilik alanlarında çalışan üst düzey yetkililerinin şirketten ayrılması, sosyal medya şirketini düzenleyici kuralları ihlal etme riskiyle karşı karşıya bıraktığı şeklinde yorumlanmıştı.
Bunun üzerine FTC, Twitter'daki son gelişmeleri derin bir endişeyle takip ettiklerini bildirmişti. (AA)
