Balıkların besin bileşenlerinin incelenmesine yönelik çalışmalara ve sağlık üzerindeki etkilerine bakıldığında biyoyararlanımı yüksek bir protein kaynağı diyebiliriz. Balık proteini, et proteinine göre daha az bağ doku proteini içerir ve elastin içermez. Bu nedenle balık proteini kolaylıkla sindirilmektedir. Ayrıca fosfor, selenyum ve iyot mineralleri bakımından zengindir. Vitaminler açısından değerlendirildiğinde A ve D vitaminleri açısından iyi bir kaynak olduğu görülmektedir. Uzman Diyetisyen Zehra Bora Kara konu hakkında bilgiler verdi.
Balık yağları, kan damarlarının yüzeyini genişletip dokulara daha fazla oksijen girişine yardımcı olmaktadırlar. Astım hastalığı özellikle çocuklarda nefes darlığı şeklinde kendisini gösteren bir hastalıktır. Balık tüketiminin çocukların %20-25’inde görülen astım hastalığına etkili olduğu yapılan çalışmalarla da kanıtlanmıştır. Wyoming Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmada astım hastası ve sigara kullanmayan 19-25 yaş grubundaki bireyler incelenmiş ve ortalama günde 3 gram balık yağı tüketenlerin %40’ının nefes alma yeteneği önemli ölçüde gelişmiştir.
Balığın içerdiği DHA göz sağlığının korunmasında çok önemlidir. Ayrıca içerdiği A vitamini özellikle karanlıkta görmeyi sağlamaktadır. Omega-3 yağ asitleri retinanın işlevini yerine getirmesinde yardımcıdır.
Balık tüketmek kanın pıhtılaşma riskini azaltır ve halk arasında iyi kolesterol olarak bilinen HDL kolesterolü yükseltir. Bunu sağlayan omega-3 yağ asitleridir. Ayrıca omega-3 yağ asitlerinin trigliserit seviyeleri üzerinde etkili olduğu ve %15-30 oranında azalttığı yapılan çalışmalarca gösterilmektedir.
Omega-3'ün bir diğer olumlu etkisi olarak kan basıncını düşürdüğünü söyleyebilirim. Yüksek kolesterolü ve yüksek tansiyonu olan bireylerin omega-3 tüketmesi, kolesterol ve tansiyon seviyelerini düşürmede etkilidir. Haftada en az bir kez balık tüketmek ya da günde 0.5 g balık yağı tüketmek, kalp krizi geçiren hastaların hayatta kalma oranlarını %30 artırmaktadır.
Çalışmalar bol miktarda balık tüketen insanların yaşlılık dönemlerinde demans (bunama) ve hafıza problemleriyle daha az karşılaştıklarını göstermiştir. İnsan beyninin hemen hemen %60’ı yağdır ve bu yağın çoğunu omega-3 yağ asitleri oluşturur.