ABD Başkanı Joe Biden 40 ülke liderlerini bir araya getirdiği sanal çevre zirvesinde, "İk**lim kriziyle mücadele açısından belirleyici 10 yıldayız" dedi ve iddialı hedefler açıkladı.**
Biden yönetimi ABD'nin iklim değişikliğine yol açan karbon gazı salımlarını 2030 yılına kadar 2005 düzeyinin yüzde 50-52 altına çekmeyi vaadediyor.
Beyaz Saray'ın sanal bir zirvede bir araya getirdiği 40 dünya liderinin önünde açıklanan bu hedef, esasen dünyanın en çok karbon salımı yapan ülkelerinden biri olan ABD'nin daha önceki taahhüdünü ikiye katlamış oldu.
Fakat yine dünyanın en çok karbon salımı yapan ülkelerinden Hindistan ve Çin'den önceki vaadlerine ek bir adım gelmedi.
Daha önce Trump yönetiminin çekildiği Paris iklim anlaşmasına geri dönme kararını da açıklayan Biden, zirvenin açış konuşmasında "Bilim insanları bize bunun, belirleyici 10 yıl olacağını söylüyor. Bu on yıl, iklim krizinin en kötü sonuçlarından kaçınmak için gereken kararları vereceğimiz 10 yıl olmak zorunda" dedi.
Biden "Dünya ısısındaki artışı 1,5 santigrad derece ile sınırlamamız gerekiyor. 1,5 derecenin üzerinde bir ısınma, toplumları paramparça edecek, yaşamlarını ve ekmeklerini ellerinden koparacak yangınlar, seller, kuraklıklar, sıcak hava dalgaları, fırtınaların daha sıklaşması ve şiddetlenmesi demek" diye de ekledi.
ABD Başkanı iklim kriziyle ilgili olarak acil adımlar atılmasının "ahlaki ve ekonomik zorunluluk" olduğunu kaydetti, "İşaretler hiç bir yanılgıya izin vermeyecek kadar, bilim inkara imkan tanımayacak kadar açık ve adım atmamanın maliyeti giderek artıyor. ABD beklemeyecek. Adım atmakta kararlıyız" diye konuştu.
Zirveye katılan İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Başkan Biden'ın açıkladığı yeni karbon gazı salımı kesintisi hedeflerini "gidişi değiştirecek adımlar" diye niteledi.
Ocak ayında yemin ederek göreve başladığında Biden önceliklerinin başında iklim krizinin geldiğini söylemişti.
Paris İklim Anlaşması'na yeniden katılmak ve Perşembe günkü sanal iklim zirvesini düzenlemenin dışında Biden yönetimi bir süredir, dünyayı bu konuda gerçekten çok ciddi olduklarına ikna edecek yeni taahhütler üzerinde çalışıyordu.
Başkan Biden'ın karbon gazları kesintisi hedefi bilim insanları ve çevre kampanyası yürütenler arasında memnuniyetle karşılandı.
ABD Çevre Savunma Fonu adlı kuruluştan Nathaniel Keohane, "Karbon salımlarını on yılın sonunda 2005 düzeyinin yüzde 50-52 aşağısına çekme gibi iddialı bir hedef açıklamakla Başkan Biden iklim krizinin gerektirdiği ivme ve aciliyeti yakalamış oldu" diyor.
Fakat bu hedef aynı zamanda Amerikan yaşam tarzı denilen alışkanlıklarda çok büyük değişiklik anlamına gelecek. Enerji üretiminde kömür kullanımına son verilmesini, fosil yakıtla çalışan araçların elektrikli araçlara dönüştürülmesini gerektirecek.
Hedeflerini artıran diğer ülkeler hangileri?
Kanada, Japonya ve Güney Kore de karbon salımı hedeflerini yukarıya çeken, yeni taahhütlerde bulunan ülkeler arasında.
Fakat ABD'den gelen yüzde 50-52 kesinti hedefi sonrasında, Kanada'nın 2030 itibariyle karbon salımlarını yüzde 40-45 düşürme vaadi, eski taahhüdüne göre daha yüksek olsa da hemen yetersiz kaldığı eleştirileriyle karşılaştı.
Japonya Başbakanı Yoşide Suga da ülkesinin iklim konusunda "lider" bir pozisyon almaya hazır olduğunu söyledi.
Suga, 2030 itibariyle ülkesinin karbon salımlarının 2013 düzeyine göre yüzde 46 azaltılacağını ilan etti. Japonya'nın daha önceki hedefi yüzde 26'lık bir kesintiydi.
Güney Kore de hedefini yükseltti ve ülke dışındaki kömürle çalışan enerji santrallerini finanse etmeye son vereceğini bildirdi.
Çin karbon salımı hedeflerini değiştirmedi ama kömür kullanımı sorununu önümüzdeki bir kaç yıl içinde çözmeye yönelebileceğini ima etti. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping zirvedeki konuşmasında "Kömürle çalışan enerji santralı projelerini sıkı bir şekilde kontrol edeceğiz" dedi ve ekledi:
"14. beş yıllık plan döneminde (Çin ekonomisinin hedefleri beş yıllık merkezi planlarla belirleniyor) kömür tüketiminindeki artışı sıkı bir şekilde sınırlayacak ve 15inci beş yıllık plan döneminde de aşamalı olarak azaltacağız."
Çin'in 15. beş yıllık plan dönemi 2026'da başlıyor.
Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'na göre, ekonomiler Covid salgını sürecinden çıkarken dünyadaki kömür tüketimi artışının yarıdan fazlası Çin'de olacak.
Hindistan Başbakanı Narendra Modi de karbon emisyonları bakımından yeni hedefler açıklamayan liderlerdendi.
Ülkesinin kişi başına karbon emisyonu bakımından dünya ortalamasının yüzde 60 altında olduğunu söyledi.
Modi, yaşam tarzı değişikliklerinin iklim değişikliğini sınırlamada daha büyük rol oynaması gerektiğini belirtti.
ABD Başkanı Biden'ın ekibi aynı zamanda Avustralya ve Brezilya gibi bir çok ülkenin yönetimlerini iklim kriziyle ilgili adım atmaya ikna etmeye uğraşıyor.
Bu iki ülkede hükümetlerin iklim krizi karşısındaki kuşkucu tutumları, Trump yönetimiyle uyumluydu. Ama artık bu durum değişmiş oldu.