BİZE ULAŞIN
Meksika, Vietnam, Filipinliler, Bangladeş ve Amerika bölgelerinde yetişme imkanına sahip olan bitki, son yıllarda Türkiye'de de sıklıkla yetiştirilir. Özellikle Mersin, ejder meyvesinin en çok yetiştirildiği şehirlerin başında gelir. Bitkinin en ilginç olan yanı ise sadece geceleri çiçek açmasıdır. Geceleri çiçek açtığından dolayı zaman zaman "gecenin kraliçesi" veya "ay çiçeği" isimleriyle de bilinir.
Miktar: 1 gram
Kalori (kcal): 3
Lif (g): 0.02
Karbonhidrat (mg): 0.82
Protein (g): 0.04
Asıl anavatanı Vietnam olarak bilinen bu bitki, aynı zamanda tropikal bir meyvedir. Yüksek düzeyde kalsiyum, mineral, C vitamini ve magnezyum gibi besin değerlerine sahip olmasıyla sağlık yönünden oldukça faydalıdır. İçerisinde ayrıca antioksidan, fitoalbumin ve kanser önleyici bazı radikaller de bulunur. Ejder meyvesi, çoklu doymamış yağ yönünden de iyi bir besin alternatifi olarak öne çıkar. Kırmızı meyveleri az doymuş yağ içerdiği için kalp ve damar sağlığı açısından oldukça fayda sağlar. Ancak pitayanın faydaları, düzenli olarak tüketildiği zaman etkisini gösterir. Dolayısıyla sağlık için tehdit oluşturmuyorsa, her gün düzenli olarak tüketmeye çalışılması gerekir.
İçerisinde yüksek düzeyde antioksidanlar bulundurması, bağışıklık sisteminin korunmasına yardım eder. Özellikle nezle, grip, boğaz ağrısı gibi kış dönemlerinde yakalanma riskinin yüksek olduğu hastalıklara karşı etkilidir. Ayrıca önemli bir potasyum kaynağı olduğu için metabolizmanın kuvvetlenmesini ve daha güçlü hale gelmesini de destekler.
Ejder meyvesi, aynı zamanda iyi bir lif deposudur. Bu sayede vücudun sindirim sistemini olumlu yönde etkileyerek daha hızlı kilo yakımına olanak tanır. Dolayısıyla diyet dönemlerinde rahatlıkla beslenme öğünlerine eklenebilir. Ayrıca zayıflamanın yanı sıra bağırsakların ve midenin daha düzenli çalışmasını da kolaylaştırır.
Antioksidan içeriği cilt sağlığı üzerinde etkili bir sonuç ortaya koyar. Olası sivilce lekelerinin ve iltihaplanmaların giderilmesine karşı etki sunar. Dolayısıyla tüketilmesinin dışında yüz bölgesine de rahatlıkla sürülebilir. Çatalla krem kıvamına getirilerek cildin istenilen bölgesine uygulanabilir. Pürüzsüz bir cilt sunmasının dışında genç bir görünüme de imkan tanır.
Ejder meyvesi, potasyum besin değeri sayesinde göz sağlığı açısından yararlı olur. Özellikle göz kuruluğu yaşayan kişiler rahatlıkla tüketebilirler. Görme kusurlarının oluşumunu engeller ve gözün daha sağlıklı gelişmesine olanak tanır. Bu nedenle hem yetişkinlerin hem de gelişim çağındaki çocukların tüketmesi tavsiye edilir.
Bol kalsiyum miktarı sayesinde kemik gelişiminin tamamlanmasını destekler. Dolayısıyla bebek, çocuk ve yetişkin fark etmeksizin her yaş grubundaki bireyler açısından fayda sunar. Daha sağlıklı kemik yapısı sağladığı için yaşlılık dönemlerinde oluşabilecek romatizmal hastalıkların önüne geçer.
Yüksek düzeyde likopen değerleri içeren pitaya, kalp damar dostu olan bir meyve olarak adlandırılabilir. İçerisinde bulunan likopenin maddesi, kan akışını dengeleyerek kalp hastalıklarının oluşma riskini azaltır. Özellikle de kalp krizi rahatsızlığına karşı etkili meyve seçenekleri arasında yer alır. Kalp atışını dengeleyerek yaşam kalitesini olumlu yönde etkiler.
Kalori oranının düşük olması ve içerisinde çözülmüş lifler barındırması, ejder meyvesinin diyabet hastaları açısından uygun olmasına olanak tanır. Dolayısıyla tüm şeker hastaları, doktor onayını almak kaydıyla öğünlerinde pitaya meyvesine yer verebilirler. İçerisinde bulunan sağlıklı besin değerleri, hastalarda adeta ilaç vazifesi görerek diyabet değerlerinin normale ulaşmasını sağlar.
Ejder meyvesi yetiştirilmeden önce kaliteli tohumlarının bulunmasına ihtiyaç duyulur. Tohumlarda hormonal değişimlerin olmaması ve tohumların bir önceki neslinin olası hastalıklara karşı ilaçlanması daha verimli meyvelerin elde edilmesi açısından önem taşır. Pitaya gelişip büyüyebilmek için ortalama 32 derecelik bir sıcaklığa ihtiyaç duyarken, 40 dereceye kadar dayanıklılık gösterir. Ancak yüksek düzeyde sert hava koşulları bitkinin yetişmesini zorlaştırır. Soğuklara karşı oldukça dayanıksızdır.
Pitaya, yetişmek için çok fazla suya gereksinim duymaz. Sadece filizlenme dönemlerinde bir miktar su ister. Bu nedenle sert iklimlerden ziyade ılıman ve yağışsız iklimlerin hakim olduğu bölgelerde rahatlıkla yetişebilir.
Pitaya kaç yılda meyve verir; 1 yıl içerisinde 5-6 kez meyve verebilir. Geceleri çiçek açtığı için kuş, böcek ve arılar tozlaşma yapamazlar. Tozlaşma işlemi, geceleri yarasalar aracılığıyla gerçekleşir. Ejder bitkisi yetiştirmek isteyenlerin, bitkinin tozlaşma işlemini kendi başına gerçekleştiremeyeceğini bilmeleri gerekir. Yetiştirici, bitkinin tozlaşmasını kendisi sağlayarak verim alabilir.
İskelet yapısı güçsüz ve dayanıksız olduğu için mutlaka asma yöntemiyle koruma altına alınmalıdır. Aksi takdirde büyüyen bitki eğilerek verimsiz hale dönüşebilir. Ejder meyve tadı nasıl diye merak edenler için çıtır bir fındık tadına benzediği söylenebilir. Meyve ağacının daha sağlıklı yetişebilmesi için olgunlaşma evresi de büyük önem taşır. Bu dönemde kuşların gagalama riskine karşı önlem alınması gerekir.
Pitaya, damak zevkine ve tercihe göre pek çok farklı türde tüketilebilir. Meyvenin kabuklarını sevmeyenler, içerisindeki siyah-beyaz renkli meyve kısmını deneyebilirler. Ancak içerisindeki minik çekirdeklerin çıkartılmaması daha doğru olur. Çünkü pitayanın aynı kivi gibi çekirdekli şekilde yenmesi tavsiye edilir.
Çiğ olarak tüketilmesinin dışında farklı çorba veya et türündeki yemek tabaklarının yanına da konulabilir. Salata yanını süslemek için değerlendirilebilir, pasta veya muhallebi gibi tarifleri renklendirmek amaçlı kullanılabilir. Özellikle kremalara eklendiğinde, daha renkli bir pasta elde etmek mümkündür. Hatta çiçek kısımları dahi yenilebilir özelliktedir. Açan çiçekleri, güneşte kurutularak kış aylarında bitki çayı olarak rahatlıkla içilebilir. Ayrıca gıda sanayisinde şarap ve meyve suyu gibi bazı içeceklerin yapımında da kullanılır.
