Irak'ın kuzeyinde bulunan Erbil kentinde yayın yapan Hewlerpost Gazetesi, PKK'nın son saldırıları ve sonrasına ilişkin gelişmeler değerlendirerek, terör örgütü PKK'nın kime hizmet ettiğini sordu.
Gazete özellikle PKK'nın Irak topraklarını, Türkiye'ye yönelik saldırılarında bir üs olarak kullanmaya, Kürtlerin kaderiyle oynamaya "asla ve asla hakkı olmadığını" yazdı. Kürt bölgesi ve Kürt halkı olarak gerçeğin bilincinde olunması gerektiğine dikkat çekilerek ülkedeki anayasal yapıya dikkat çekilerek bu durumda uluslar arası yasalara bağlı olunması gerektiği ifade edildi.
Hewlerpost Gazetesi Editörü Rebvar Kerim Veli tarafından yazılan makalede, "PKK'nin geçen Cuma akşamı gerçekleştirdiği eylem, PKK'nin geçen yıl düzenlediği ve tezkerenin kabul edilmesinin yolunu açan eylemlerle aynı. PKK geçen yıl da önce Beytülşebab'ta, daha sonra da Çukurca'da Türk ordusuna saldırmış, birçok asker öldürmüş ve bazı askerleri de esir almıştı. Bu eylemler Kürt bölgesi için büyük sorunlara neden oldu. Söz konusu eylemler sadece PKK'yi ilgilendirse hiçbir sorun yok. Ama PKK'nin geçen yıl gerçekleştirdiği saldırılar Kürt bölgesinde yaşayan halka zorluklar ve sorunlar yaratmaktan öte bir işe yaramadı. Aralarında elektrik üretimi de bulanan birçok önemli proje, PKK'nin eylemleri nedeniyle 6 ay durdu. Kürtlerin kaderini yakından ilgilendiren Kerkük referandumu büyük bir yara aldı.
PKK bölge gündemini işgal etti. Türkiye ve Maliki hükümeti, PKK nedeniyle Kürt bölgesi hükümeti üzerinde baskı oluşturdular. Söz konusu baskıların, Kürdistan Bölgesi üzerinde olumsuz etkileri oldu. PKK Amerika'dan, uygunsuz bir talepte bulunarak Kürtler ile Türkiye arasında bir seçim yapmasını istedi� Ve bahsedilmeyecek daha nice olumsuz şeyler..." diye yazdı. Rebvar Kerim Veli, PKK'nin son eyleminin ikinci tezkerenin onaylanmasını kolaylaştırdığını dile getirildiği yazıda, geçen yıl oynanan senaryonun tekrarlanmasına dikkat çekerek,"Özellikle bu yıl, siyaseten Kürt bölgesinin geleceği açısından Kerkük sorunu kadar önemli olan petrol yasası sorunuyla karşı karşıyayız. Kürt bölgesine baskı yapmak amacıyla, bölgesel bir komplo hazırlandığını düşünüyorum" dedi.
Veli, makalesinin devamında, "PKK bu yaptıklarıyla birlikte, Kürt bölgesini yeniden Türkiye'nin hedefi haline geliyor. Tür ordusu PKK son saldırısı nedeniyle yayınladığı bildiride, Kürt bölgesini suçluyor ve 'saldırıda kullanılan ağır silahlar Kuzey Irak'tan getirildi' diyor. Bu cümle geçen yıl yaşananları hatırlatıyor. ANAP eski genel başkanı Mesut Yılmaz da, eylem sonrası yaptığı açıklamada, 'öyle anlaşılıyor ki Kuzey Irak'tan bazıları PKK'ye yardım ediyor, işbirliği yapıyor, ki PKK bu eylemleri gerçekleştirebiliyor. Türkiye tüm gücüyle bunlara cevap vermelidir' diyor.
PKK'nin söz konusu eylemleri, Kürt Bölgesel Başkanlığı ve Kürt Hükümeti'nin açıklamalarında da belirtildiği gibi, istikrara ve kardeşçe yaşama hizmet etmiyor. Biz Kürt bölgesi Kürtleri şu gerçeğin bilincinde olmalıyız. Biz bir ülkeyiz, anayasal bir yapımız var. Ortak sınırlara, uluslar arası yasalara bağlı olmamız gerekiyor. PKK'nin Kürt bölgesini, Türkiye'ye yönelik saldırılarında bir üs olarak kullanmaya, Kürtlerin kaderiyle oynaya asla ve asla hakkı yoktur. PKK bugünkü haliyle Kürt bulunduğu müddetçe, geleceğe yönelik hayallerimizin gerçekleşmesi mümkün değildir."
Cihan