İSTANBUL (AA) - Hukukçular Derneği Genel Başkanı Cavit Tatlı, 28 Şubat'ta sesiz bir çığlık olan 98 kuşağının ortaya çıktığını belirterek, "Hayat hepimizden bir şey alıp götürse de insan olmamızı, insanca duruşumuzu kendimiz için değil belki başkaları için müdafaa ettiğimiz değerler üzerinden oluşturduk." dedi.
İstanbul Üniversitesi (İÜ) ve Hukukçular Derneği iş birliğinde üniversitenin Doktora Salonunda "28 Şubat'tan 15 Temmuz'a Türkiye'de darbeler ve FETÖ gerçeği" konulu panelin açılışında konuşan Tatlı, 28 Şubat döneminde ateşin fitilinin yakıldığı yerlerden biri olan İÜ'de öğrenci olduğunu ve rektörü protesto ettikleri için üniversitenin doktora salonundan atıldığını anlattı.
Beyazıt Meydanında hemen hemen her gün eylem yaptıklarını, 1 yıl boyunca okuduğu okulda hiç derslere girmediğini aktaran Tatlı, o dönem üniversiteye girmeyi hak ettiği halde alınmayan arkadaşları olduğunu kaydetti.
13 Mayıs 1999'da İÜ Rektörlüğü'nün bütün dekanlıklara kılık kıyafetle ilgili bir talimat gönderdiğini hatırlatan Tatlı, şöyle devam etti:
"O süreçte üniversiteye geldiğimiz bir gün dışarıda bir yazı, 'Uzun saçlı, sakallı, küpeli ve başörtülü giremez.' O gün başlayan bir mücadelemiz vardı. Daha sonra tıp fakültesinde başlayan ve burada devam eden bir mücadele. 28 Şubat'ta sesiz bir çığlık olan 98 kuşağı çıktı ortaya. O kuşağı ben görüyorum, çünkü onlarla aşinayız. Belki sınıflarda görüşemedik ama Beyazıt Meydanında çok beraber olduk. Hayat hepimizden bir şey alıp götürse de insan olmamızı, insanca duruşumuzu kendimiz için değil belki başkaları için müdafaa ettiğimiz değerler üzerinden oluşturduk."
Tatlı, "1960, 1970, 1980 ve 28 Şubat'ın hesabı sorulsaydı, 15 Temmuz olmazdı. Bunun için teyakkuzda ve uyanık olmamız gerekiyor." değerlendirmesini yaptı.
- "Milletin hiç hak etmediği bir talihsizlikti"
İÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak da 28 Şubat ve 15 Temmuz vesilesiyle yaptıkları programlarda o günlerde neler çekildiğini değil, nasıl atlatıldığını ve yaşananların tekrar yaşanmaması için neler yapılması gerektiğini konuştuklarını söyledi.
15 Temmuz felaketi başka bir ülkede olsaydı o ülkenin kendini toparlamasının mümkün olamayacağını ifade eden Ak, şunları kaydetti:
"Gerek 28 Şubat'ta gerekse 15 Temmuz'da milletimiz kendi değerinin farkında olarak, birbirinin kıymetini bilerek ve gideceği hedefi doğru hatırlayarak, güç birliği içerisinde tüm dünyayı şaşırtırcasına dostlara büyük bir güven, kötülüğünü isteyenlere de ders vererek, bugünlerin üstesinden geldi. 28 Şubat bu kurumun da maalesef bir şekilde içerisinde olduğu, milletin hiç hak etmediği bir talihsizlikti. Milletin inancıyla, kültürüyle, kendi öz değerleriyle ve geleceğe yönelik olan hedefleriyle doğrudan çakışan, bunları kısıtlamaya çalışan, bu kısıtlamanın da bin yıl süreceğini ilan etme cesaretini gösteren harekete karşı milletin kendi öz değerleriyle karşı koyduğu bir harekettir. Bin yıl süreceği söylenen şey, bir gün bile sürmemiştir. Bunu biz bin yıl hatırlatmakla mükellefiz. Bir daha 28 Şubatlar, 15 Temmuzlar yaşanmasın."
- "Ordunun içindeki darbe ideolojisi Türkiye'yi 15 Temmuz'a götürdü"
Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan ise 28 Şubat sürecinde öğretim üyesi olduğu Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde (GATA) yaşadıklarını ve şahit oldukları olayları anlattı.
O dönemde kontrollü stratejisi oluşturularak, insanların kışkırtma suretiyle sokağa dökülmek istendiğini ifade eden Tarhan, toplumun bir kesiminin düşman olarak görüldüğünü söyledi.
2000'li yıllarda AK Parti iktidara geldikten sonra "Ordu göreve" sloganıyla bir yürüyüş gerçekleştirildiğini aktaran Tarhan, "AK Parti iktidara seçildikten sonra darbe planları vardı. Çünkü darbe söylentisi bitmez. O akşam Kanal 7 haberde Ahmet Hakan'ın konuğu oldum. 'Bunun için ne düşünüyorsunuz' dedi. 2003 yılında 'Proje. Bu bilinçli yapılan sadece rektörlerin yaptığı bir şey değil aynı zamanda silahlı kuvvetlerden bir grupta bu projenin içerisinde' demiştim. Silahlı kuvvetlerin içerisinde her zaman darbe ideolojisi vardı ve bu Türkiye'yi 15 Temmuz sonrasına getirdi." şeklinde konuştu.
Avukat Emine Yıldırım moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde, Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Ağırakça ve Avukat Nalan Alkan da bir konuşma yaptı.