BİZE ULAŞIN
Aşık geleneğinin son büyük temsilcilerinden olan; Dostlar Beni Hatırlasın, Uzun İnce Bir Yoldayım, Kara Toprak gibi pek çok önemli eserin ustası Aşık Veysel 48. ölüm yıldönümünde anılıyor. Usta halk ozanı Aşık Veysel'in hayatını merak eden vatandaşlar araştırmaya koyuldu. Peki Aşık Veysel kimdir, nereli ve ne zaman vefat etti? İşte Aşık Veysel hayatı ve detaylar...
25 Ekim 1884 tarihinde Gülizar ve Ahmet çiftinin çocuğu olarak, Sivas'ın Şarkışla ilçesinde dünyaya gelen Aşık Veysel Şatıroğlu'nun iki kız kardeşi, yörede yaygınlaşan çiçek hastalığına yakalanmış ve yaşamlarını yitirmiştir. Sonrasında Veysel de yedi yaşında yine aynı hastalık sebebiyle iki gözünü de kaybetmiştir. Geçirdiği elim bir kaza sonucu sağ gözünü de kaybeden Veysel, babasının hediye ettiği bir saz sayesinde henüz genç yaşlarda müziğe başlamıştır.
Başlarda başka ozanların türkülerini çalıp söylemeye başlayan Aşık Veysel, 1933 senesinde tanıştığı Ahmet Kutsi Tecer'in teşvikiyle birlikte kendi sözlerini yazmaya ve kendi bestelerini söylemeye başlamıştır. Aşık Veysel 20 yaşındayken, I. Dünya Savaşı'nın başlaması üzerine arkadaşları ve kardeşleri cepheye gidince, genç ozan yalnız kalmıştır. Bu dönemde tek arkadaşı sazı olan usta şair, kendisini müziğe iyice vermiştir. Savaşın bitmesinin ardından Esma isimli bir kadınla evlendirilen Veysel, bu evlilikten iki çocuk sahibi olmuştur. Fakat oğlu henüz on günlükken hayata gözerini yummuştur. Esma'nın başka bir adama kaçmasının sonrasında altı aylık kızı ile baş başa kalan Veysel, daha çok genç yaşlarda iken bu kızını da kaybetmenin acısını yaşamıştır.
Âşık geleneğinin son büyük temsilcilerinden biri olan Âşık Veysel, bir dönem yurdu dolaşıp Köy Enstitüleri'nde saz hocalığı yapmıştır. Veysel'e 1965 senesinde özel kanunla maaş bağlanmıştır. 1970'li senelerde ise Fikret Kızılok, Hümeyra, Esin Afşar gibi çeşitli müzisyenler Âşık Veysel'in deyişlerini düzenlemiş ve yaygınlaşmasını sağlamışlardır. Sivas Şarkışla'da her sene adına şenlikler düzenlenmektedir.
Eserlerinde Türkçe'si yalın olan Veysel, dili ustalıkla kullanmaktadır. Hüzün ve yaşama sevinci, umutsuzluk ve iyimserlik şiirlerinde iç içe bulunmaktaydı. Doğa, toplumsal olaylar, din ve siyasete ince eleştiriler yönelttiği şiirleri de mevcuttur. 21 Mart 1973 tarihinde akciğer kanseri sonucunda hayatını kaybetmiştir.
Esti bahar yeli (2:41)
Gel ey âşık (5:35)
Gonca gülün kokusuna (5:24)
Beni hor görme (2:46)
Dünya'ya gelmemde maksat (2:43)
Kara toprak (9:25)
Kızılırmak seni seni (4:58)
Küçük dünyam (5:17)
Gönül sana nasihatim (6:40)
Gözyaşı armağan (3:32)
Güzelliğin on para etmez (4:31)
Kahpe felek (2:58)
Anlatamam derdimi (5:24)
Arasam seni gül ilen (4:18)
Atatürk'e ağıt (5:26)
Murat (5:13)
Ne ötersin dertli dertli (3:05)
Beş günlük Dünya (3:58)
Bir kökte uzamış (4:55)
Birlik destani (1:42)
Çiçekler (3:05)
Sekizinci ayın yirmi ikisi (4:43)
Sen varsın (4:01)
Şu geniş Dünya'ya (7:27)
Uzun ince bir yoldayım (2:23)
Yaz gelsin (3:02)
Yıldız (Sivas ellerinde) (3:16)
Cümle âlem senindir (6:44)
Derdimi dökersem derin dereye (4:51)
Dost çevirmiş yüzünü benden (3:12)
Dost yolunda (4:43)
Dostlar beni hatırlasın (6:02)
Dün gece yar eşiğinde (4:28)
Necip (3:16)
Sazım (6:02)
Seherin vaktinde (5:01)
