HABER

"Bakış açımız doğmamış çocuğun hukukunu korumak"

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk: - "Üretimin robotlaştığı, otomasyonun sıradanlaştığı, insan beynine yazılım yüklenen döneme gidiyoruz. İlk defa dünya tarihinde biyolojik bedene yazılım yüklendiği bir çağ geliyor. Bu dönemin ihtiyaçları çok farklı. Sanayi ve bilgi çağından sonra yeni bir kırılma yaşanıyor" - "Bizim bakış açımız doğmamış çocukların hukukunu korumak. 2040'a hazırlanmazsak bugünkü eğitimin kaliteli göstermenin anlamı yok"

İZMİR (AA) - Milli Eğitimi Bakanı Ziya Selçuk, insan beynine yazılım yüklendiği bir çağa adım atıldığını belirterek, "Bizim bakış açımız doğmamış çocukların hukukunu korumak. 2040'a hazırlanmazsak bugünkü eğitimin kaliteli göstermenin anlamı yok." dedi.

Selçuk, Çeşme ilçesindeki bir otelde Ege Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ESİAD) tarafından düzenlenen 34. Yüksek İstişare Konseyi Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, eğitimi "dünyayı okuma meselesi" olarak görmekte fayda bulunduğunu vurguladı.

Eğitimi teknik bir alan olarak ele aldıklarını, standartlar, bileşen analizleri gibi konularla değerlendirdiklerini aktaran Selçuk, bu amaçla bir vizyon programı ortaya koyduklarını söyledi.

Yol haritasını, günlük, aylık ve yıllık olarak belirlediklerini ifade eden Selçuk, "3 yıl içinde şunlar yapılacak, hiç kimse sürprizle karşılaşmasın, herkes müktesep hakkını koruyacak. Bir şekilde biz bu yol haritasını topluma hesap vermenin yolu olarak da görüyoruz." dedi.

- Otomasyon sistemi

Yapıcı eleştiriyi faydalı gördüklerine işaret eden Selçuk, özellikle meslek liselerine yönelik eleştirilerde optimizasyon ve ihtiyaç konusunun da göz önünde bulundurulması gerektiğini dile getirdi.

Selçuk, Milli Eğitim Bakanlığının tüm alt sistemlerindeki verilerin okul, ilçe, il ve genel müdürlükler düzeyinde aynı bağlamda görülmesi ve otomasyon sistemi sayesinde anında izlenebilmesi için çalışmalar yürüttüklerini kaydederek, "Türkiye'de ilk kez karar destek çerçevesi olan bir yaklaşım, ekim ayında başlıyor." diye konuştu.

- "Algı değişecek"

Meslek eğitiminde 30 senedir bekleyen bazı sorunları çözme fırsatı bulduklarını belirten Selçuk, bu yıl yüzde 1'lik dilimden çok sayıda öğrencinin meslek liselerine gittiğini ve bu liselerin de yüzde 98 oranında dolduğunu hatırlattı.

Selçuk, Türkiye'de üniversite öncesinde iş hayatı ile ilgili yeniden yapılandırılması gereken alanlar olduğunu ifade ederek şöyle devam etti:

"Ekonomi ile meslek liseleri arasında örtüşme olmasından bahsediyorum. Bunu yapabilir miyiz, tabii yaparız. Bunun altyapısını oluşturdukça toplumdaki algının da değişeceğini göreceksiniz. Altı ayda yol aldığımızı gördük, istatistik olarak. Bunun 1-2 yıl sonrası çok daha parlak olacak ama sizin buna destek vermeniz gerekiyor. Meslek eğitim merkezleri konusunun ben iş dünyasının gündeminde bile olmadığını görüyorum. Bu o kadar hayati bir şey ki..."

- Sermayenin bilimle ilişkisi

Dünyanın değiştiğini, son 3 yılda evliliklerin yüzde 50'sinin sosyal medya üzerinden tanışma yoluyla gerçekleştiğini anımsatan Bakan Selçuk, "Bu çocuklar farklı çocuklar. Biz geleneksel enstrümanlarla ekonomiyi gerçekten canlandıramayız. Bizim uluslararası standartları ele alan evrensel bakış açısına sahip bir eğitim sistematiği içinde olmamız lazım." dedi.

Selçuk, bugün ilkokul öğrencisi çocukların 2040 yılında iş hayatına atılacağına işaret ederek, şöyle devam etti:

"Üretimin robotlaştığı, otomasyonun sıradanlaştığı, insan beynine yazılım yüklenen döneme gidiyoruz. İlk defa dünya tarihinde biyolojik bedene yazılım yüklendiği bir çağ geliyor. Bu dönemin ihtiyaçları çok farklı. Sanayi ve bilgi çağından sonra yeni bir kırılma yaşanıyor. Buraya hazırlanmanın başka bir yolu var. Bizim bakış açımız doğmamış çocukların hukukunu korumak. 2040'a hazırlanmazsak bugünkü eğitimin kaliteli göstermenin anlamı yok. Gerçekten insani bir eğitim mi? Refah toplumlarında eğitim kalitesi yükseliyor ama açlık ve obezite de aynı anda artıyor. İnsanlığın büyük çelişkisi; bilimin gücü artıkça teknolojinin öldürme gücü artıyor. Bu bilimin etik bir noksanlığı olduğunu gösteriyor. Sermayenin bilimle ilişkisinin gözden geçirilmesi gerektiğini gösteriyor."

Çocukları uluslararası standartlardaki yeni soru tipleriyle tanıştırdıklarını aktaran Selçuk, eğitim sistemini kademeli olarak değiştirdiklerini, önce altyapıyı ve öğretmenleri hazırladıklarını dile getirdi.

Selçuk, eğitimi ülke ödevi olarak gördüklerini belirterek, "Bizim için çocuğun üstün yararı, bu ülkenin faydası önemli. Hamasetle, sloganla, nutukla değil bilimle, akılla, metotla eğitimi güçlendireceğiz. Sadece sanayinin ihtiyaç duyduğu bireyi yetiştirmek için değil insanın bütünsel tekamülü üzerinden hareket ediyoruz." diye konuştu.

Eğitim, ekonomi ve demokrasi arasındaki bağın güçlendirilebileceğini dile getiren Selçuk, nesil yetiştirmenin uzun mesafeli bir koşu olduğunu da söyledi.

- "Geleceğin dünyasına hazırlamalıyız"

ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Fadıl Sivri de yaptığı konuşmada eğitim reformunun okul öncesi dönemden başlayarak tasarlanması gerektiğini vurgulayarak, "Çocuklarımıza merak, analitik düşünme, sentez yapma, sorun çözme, iletişim kurabilme, liderlik etme, takım çalışması ve iş birliği yapma vasıflarını kazandırabilmeli ve yeteneklerine göre eğitmeliyiz, onları geleceğin dünyasına ve mesleklerine hazırlamalıyız." diye konuştu.

ESİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Mehmet Ali Kasalı ise eğitimin toplumsal refah açısından büyük önem taşıdığına işaret ederek, "Eğitim sistemi ile bütünleşmiş bir şekilde demokrasinin alanının genişletildiği, hukuk devletinin tüm veçheleri ile tesis edildiği bir Türkiye arzusundayız." dedi.

En Çok Aranan Haberler