"28 Günde Değişim"in ardından hayatımda değişen en güzel şey şimdi sizinle paylaşmama sebebiyet veren bu güzel yazılara dönüşecek. Öncelikle 28 gün boyunca yazılarımı takip edip kendi hayatlarına sihirli dokunuşlar yapan herkese teşekkürlerimi sunarım.
Bugünden itibaren tv programım için bir araya geldiğim ve sorularımı merak ettiklerimi, içtenlikle yanıtlayan değerli konuklarımın röportajlarını Mynet Kadın'da sizlerle paylaşacağım. Bu sayede 28 gün boyunca ne isteyip, nelere kavuştuğum çok daha açığa çıkmış olacak.
İlk sohbetimiz Ege ile... Kendisi yaz aşklarının vazgeçilmez şarkısının sahibi... Hem yaz aşkı nedir ki yani? Geçireceğiniz mutlu 3 ay,ilerisi yok. Buluşmalara ailelerin koyduğu eve dönüş saatleri damgasını vuracak. İstemeyecekler sevgililiği, dışarıya çıksanız, sahilde otursanız okeyi biten babalar tepenize dikilecek korkusuyla ilişkide ilerleyemeyecek. Zaten yaz da böyle geçip gidecek...
Ege de tam bunlar betimlemişti "Başlamam,biteceğini bile bile bu aşka başlamam"derken.
Ege ile Taksim'de Asmalı Mescit'in tam arkasında harika bir italyan restoranında bir araya geldik. Benim çocukluğumun, ablalarımın aşk acılarını çekerken fonda dinlediği Ege'nin biraz değişmiş bir haliydi karşımdaki. Yüzüne yerleşen çizgiler tüm aşk şarkılarının dolu dolu yaşanarak yazıldığını, söylendiğini söylüyordu sanki... Yaşlanmış demiyorum tabii, yaş almış Ege...
Nasıl müziğe başladığını soruyorum. Anlattıkları adeta tesadüfler silsilesi. Bir tatil yöresindeki yarışmayla başlayan bir hikaye. Bilmem biliyor muydunuz, ama Ege hukuk fakültesini bırakıp müziğe gönül verenlerden. Müzik onların zamanında ilişkiler imkansızlıklarla dolu olduğu için daha derinmiş. Ege öyle söyledi... Şu anda internetten, sms'lerden, telefondan her dakika herkes birbirine ulaşıyor diye müzikte yüzeyselleşmiş Ege'ye göre. Hem zaten öyle değil mi eski şarkılarla efkarlanmalar daha derin oluyor.
Sohbetimizde Ege'nin özel hayatına yer vermiyor ve orayı hemen geçiyoruz, o bizim için yaz aşklarının rehber adamı. Bu güzel ses Facebook Ege'nin Dostları adlı fan sayfasından sevenlerine hemen hemen her gün ulaşıyor, beğendiği şarkıları paylaşıyor,günlerin anlam ve önemlerine göre sözler iletiyor ve sevenleriyle birebir temasa geçiyor.
Ege sevenler için bir diğer müjde de Ege'nin yeni girmiş olduğu "zeytinyağı" sektöründen geliyor. Ege'nin artık adını taşıyan ve şişeleri çok özel olarak hazırlanan zeytinyağı markası var, yani biraz biraz sektör değiştirmiş ama yine de müzikten uzak değil, sevenleri için hala konserler düzenliyor bazı mekanlarda da sahneye çıkıyor. Yani Ege sevenlerine hiç uzak değil.
Sohbetimizde müzikten, günümüz aşklarına, günümüz aşklarından zeytinyağına kadar içtenlikle konuşuyoruz Ege'yle,son olarakta selfie'mizi çekemiyor birine fotoğrafımızı çektiriyor ve yumuluyoruz harika italyan pizzasına...
Demet Işıl Yılmaz