1. “Sabah apar topar çıkmış.” dedirtir.

Kahvaltı etmeden evden koşarak çıkmışsın gibi bir izlenim yaratır. Hâlbuki sen sadece “Ütüye gerek yok, bu desen zaten kırışık gösteriyor.” diye düşünmüş olabilirsin ama öyle görünmüyor.
2. İnsanlar “Umursamaz biri galiba.” diye düşünebilir.

Bu biraz haksız bir yargı olabilir ama dışardan bakan için kıyafetine gösterdiğin özen, kendine gösterdiğin özen gibi algılanabiliyor. Ütüsüz kıyafet “Detaylara dikkat etmiyor mu acaba?” düşüncesini beraberinde getirir. Bu algıyı yok etmek için buhar gücü yüksek ütü kullanarak detaylara ne kadar önem verdiğini gösterebilirsin.
3. “Yeni yıkamış ama katlamamış herhalde.” bakışlarına maruz kalabilirsin.

Bu algı biraz nötr aslında. Hatta hafif sempatik bile olabilir. “Ev işi vardı galiba. Ya da meşguldü ve yetiştiremedi.” gibi okunur. Ama iş görüşmesine ya da ilk buluşmaya gidiyorsan bu sempati çalışmaz, orası net.
4. “Kıyafetini ödünç almış gibi.” düşüncesi belirir.

Ödünç kıyafet almanın bir sakıncası yok elbette ama insanlarda üstündeki kıyafeti sanki alelacele birinden almışsın da öyle giyinmişsin algısı uyanır birden. Üstündeki kıyafetle bir uyum yakalayamamışsın gibi de düşünülebilir.
5. "Öğrenci galiba, evinde ütü yok sanırım." diye düşünülebilir.

Kampüste sabah 9 dersine geç kalan ve çamaşırları sandalyeye yığmış klasik öğrenci enerjisi... Eğer bu enerjiyi bilerek vermek istiyorsan sorun yok ama bilmeden veriyorsan durup düşünmeni öneririz.
6. "Üstündeki kıyafetle uyumuş olabilir mi?" diyor olabilirler.

Üstündeki tişört ne kadar çok kırıştıysa “Dün gece kıyafetle mi uyumuş acaba?” sorusu da o kadar yankılanıyor kafalarda. Yani dinlenmiş değil de dün gece çok yorgunmuş ve hemen yatağa girmiş gibi.
7. Bohem görünmek istersen yine ütüsüz kıyaferler giyebilirsin.

Bazı kombinler özellikle kırışık durduğunda “Benin tarzım böyle. Hayatta o kadar özenmeye gerek yok.” gibi bir hava yaratır. Eğer tarzın oysa çalışır ama yoksa çaba göstermemiş izlenimi ağır basabilir.
8. “Çamaşır makinesinden çıkarıp direkt giymiş.” diyebilirler mi? Diyebilirler.

Bu da çok tanıdık bir tablo gibi duruyor. Henüz kurutma makinesi sıcak ama tişört ise hemen sırtında. Nemli nemli giymediysen bile öyleymiş gibi bir hava yaratabiliyor. Kıyafet biraz daha kurusaydı sanki?
9. Ütüsüz bir kıyafet, güzel görünebilecek bir kombini kötü gösterebilir.

Belki tarzın süper ve renk uyumu şahane görünüyordur ama işte o kırışıklıklar görüntüyü bozuyor. Yani her şeyin tam olduğu ama final dokunuşun eksik olduğu izlenimi bırakıyor. Kıyafetler ütülü olsaydı her şey nefis görünebilirdi.
10. "Herhalde başka şeyler daha önemliydi. Kahvaltı gibi." cümleleri hafiften kulağına gelebilir.
Bazen bu da oluyor. “Ütü değil ama kahvaltı daha önemliydi.” diyorsun ve belki o gün modun öyleydi. Ama dışarıdan biri bunu şöyle okuyabilir: “Kıyafetini umursamıyor ama başka bir şey için acele etmiş.”
Neyse ki bu algıları kırışıklıklar gibi hızlıca yok edebilen Philips Buharlı Düzleştirici var!

35 saniyede ısınan Philips Buharlı Düzleştirici 5000 Serisi, askıda ya da düz zeminde kolayca kullanılabiliyor. Eğilebilir başlığı sayesinde hem taşınabilir hem de yer kaplamıyor. Eco modu enerji tasarrufu sağlarken Max modu zorlu kırışıklıklarda devreye giriyor. 1400 Watt’a kadar çıkan gücü ve 24 g/dk’ya varan buhar çıkışıyla ütülenebilir bütün kıyafetleri bile hızlıca düzleştiriyor. Ütülenebilir bütün kumaşlarda, yani dolabınızdaki bütüüüün kıyafetlerde sıfır yanık garantisi, şık tasarımı ve %99,99 bakteri yok etme özelliği de cabası. Yani bir daha kırışık kıyafetlerle dışarı çıkarken kimsede herhangi bir algı oluşmuyor!