Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, "24 Haziran, yeni hükümet sisteminin milletin iradesi doğrultusunda uygulamaya konulacağı tarihtir." dedi.
Bozdağ, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'nda gündeme ilişkin soruları yanıtladı, değerlendirmelerde bulundu.
Seçim için belirlenen 24 Haziran 2018'in millet ve ülke için hayırlı olmasını dileyen Bozdağ, 24 Haziran'ın Türkiye için tarihi bir gün olduğunu söyledi. Bozdağ, bu tarihin sıradan bir milletvekili ve cumhurbaşkanı seçimi olmadığını vurguladı.
Bozdağ, 16 Nisan 2017'de milletin parlamenter sistemden cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçişe karar verdiğini hatırlatarak, şöyle devam etti:
"O günden bugüne sistem değişti. Adeta milletimiz yeni bir araç aldı. Ama şimdi orada duruyor. Bunun kullanılmasının, faydası nedir; ondan istifade etmek istiyor ama istifade edilemiyor. 'Sistem değişti, sen dur kenarda, iki yıl daha biz devam edelim eski sistemle' Bu nedenle milletimizin yeni sistemden beklentileri bir yandan var. Öte yandan da eski sistemin devamı var, o sistemin hastalıkları var. O nedenle 24 Haziran yeni hükümet sisteminin milletin iradesi doğrultusunda uygulamaya konulacağı tarihtir. Esasında 24 Haziran, yeni bir dönemin kapısının aralanmasıdır."
Cumhuriyetin ilanından sonra değişik hükümet sistemlerinin uygulandığına değinen Bozdağ, şimdi cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçildiğini anımsattı. Bu sistemle Türkiye'nin adeta makas değiştirdiğini belirten Bozdağ, "Cumhuriyetin ilanından geçen 100 yıl sonra yeni bir dönemin kapısını aziz milletimiz 24 Haziran'dan açacaktır. O son derece önemlidir." diye konuştu.
Sistem değişikliğinin hayata geçirilme ihtiyacının, mevcut sisteminin hastalıklarıyla Türkiye'nin artık yürümemesi gerektiği kanaatinin seçimin öne alınması nedenlerinin başında geldiğini ifade eden Bozdağ, "Türkiye'nin içeride ve dışarıda karşı karşıya olduğu sorunlar, bunların çözümü için atılacak cesur ve kararlı adımlar, Türkiye'nin önünde uzun bir zaman dilimine ihtiyaç duyduğunu göstermektedir." dedi.
- "Türkiye'yi yıpratan şeyler olabilirdi"
Bozdağ, Türkiye'nin içeride ve dışarıda kendisini bekleyen güçlü ve zorlu sorunlara karşı onları aşacak bir iradeyle yoluna güçlü bir şekilde devam etmesi gerektiğine vurgu yaparak, şöyle devam etti:
"Türkiye 2019 Mart'ta bir mahalli seçim, kasımda milletvekili ve cumhurbaşkanı seçimi yaşayacaktı. Bu seçim sürecinin iki yıla yayılmış olması, bu süre içerisinde siyasi pek çok senaryoyu, belirsizliği, hesabı Türkiye üzerine birtakım planlar, tuzakları gündeme getirebilir ve Türkiye'yi bu konuda yıpratan şeyler olabilirdi. Tabii bunun ekonomik sonuçları, siyasi sonuçları başka şeyleri olabilir. Seçimin erkene alınması bu anlamda Türkiye üzerinde kirli hesap yapan, herkesin hesabını bozan bir adım olmuştur. Türkiye'ye dönük tuzak hazırlayanların tuzaklarını boşa çıkaran bir hamle olmuştur. Türkiye'de senaryoyu artık başkaları değil, bu millet yazacaktır. Bu milletin senaryoya da herkes tabi olacaktır. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğindeki AK Parti milletin partisidir, dolayısıyla millete rağmen Türkiye'nin bugününde ve geleceğinde kimsenin söz sahibi olamayacağını da bu karar çok net bir şekilde ortaya koymaktadır."
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bozdağ, Türkiye'nin terörle mücadelesi, Suriye ve Irak'ta yaşanan güç ve nüfus kavgaları, yeni birtakım siyasal gelişmeler, değişmeler içinde Türkiye'nin, artık gündeminde seçim olmayan ve önüne 5 yıllık bir perspektif almış güçlü bir iradeyle yoluna devam etmesi gerektiğini bildirdi.
- "Zikzakların Türkiye'nin sağlıklı yürüyüşüne zarar verdiği bir gerçek"
"Yarın seçim olursa ne olacak?", "İktidar kim olacak?", "Belediye ne olacak?", "Cumhurbaşkanlığı ne olacak?", "Erken seçim olacak mı, olmayacak mı?" zikzaklarının Türkiye'nin sağlıklı yürüyüşüne zarar verdiğinin bir gerçek olduğunu dile getiren Bozdağ, "O nedenle ülkemiz kazansın, milletimiz kazansın diye atılmış bir adımdır." şeklinde konuştu.
AK Parti'ye 2008'de kapatma davası açıldığı süreci hatırlatan Bozdağ, kendisinin o dönem partisinin grup başkanvekili olduğunu, kapatma davasına dönük savunmayı yazan heyetin içinde de görev yaptığını anlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, o dönemde "Bu kapatma davası bir proje. Çok net gözüküyor. Ama biz buna karşı bir tedbir geliştirebiliriz. Bu davayı da şu kadar asgari uzatabiliriz" diyerek alternatifler sunduklarını hatırlatan Bozdağ, Erdoğan'ın da bunun üzerine, "Bu davayı hiç uzatmayacaksınız. En kısa sürede bitireceksiniz. Savunmalarınızı da en hızlı sürede hazırlayıp sunacaksınız. Çünkü Türkiye'nin bu davanın uzatılmasına tahammülü yok. Eğer kaybedeceksek biz kaybedelim ama Türkiye kazansın. Biz Türkiye kazansın diye buradayız." dediğini aktardı.
Bozdağ şunları söyledi:
"Sayın Cumhurbaşkanımızın iki yılı vardı. Cumhurbaşkanımızın o seçimin erkene alınması kararı, esasında kendi görev süresinden de iki yıl vazgeçmesidir. Parlamentonun, görev süresinden iki yıl vazgeçmesidir. Bütün bunları, biz milletimizin ve devletimizin bekası için yapıyoruz. Milletimizin geleceği için devletimizin geleceği için böyle bir adımın atılma zarureti ortaya çıktığından dolayı da Sayın Bahçeli'nin çağrısı üzerine seçim kararı verilmiştir."