Acıbadem Maslak Hastanesi Deri Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Sedef Şahin, deri yaşlanması ve bronzlaşma ile ilgili aydınlatıcı bilgiler verdi. Deri yaşlanması yüzde 80 güneşe, yüzde 10 yaşa ve yüzde 10 yerçekimi, stres, sigara içimi, hormonal, genetik gibi diğer nedenlere bağlı olarak gelişir. Deri yaşlanmasının en önemli nedeni olan güneş ışınlarının yol açtığı yaşlanma ‘fotoyaşlanma’ olarak adlandırılır. Fotoyaşlanma, kronik olarak güneşe maruz kalan el üstleri ve yüzde belirgindir. Son yıllarda sık sık tatile gitme ve solaryuma girme gibi değişen sosyal eğilimler nedeniyle hem fotoyaşlanma hem de güneşe bağlı deri kanserleri artış göstermektedir.
Güneş Derideki Bağışıklık Sitemini Baskılıyor!
Güneş ışınları derimizde güneş yanığı, güneş alerjisi, deri yaşlanması, kırışıklıklar, sarkmalar, damar genişlemeleri, kahverengi lekeler, tümör ve kanserlere yol açabilir. Güneş ışınları derideki bağışıklık sistemini de baskılamakta ve uçuk gibi enfeksiyonları da tetikleyebilmektedir.
Özellikle beyaz açık renk derili, mavi veya yeşil gözlü, sarı-kızıl saçlı, güneşte çok çabuk kızaran ve yanan, çiftçi, balıkçı gibi dışarıda çalışan ve dışarıda spor yapan kişiler deri kanserleri için risk grubunu oluştururlar. Dünyaya saat 11 ile 15 arasında ulaşan güneş ışınları deri kanseri oluşturucu özelliktedir. Güneşe bağlı deri kanserleri hem normal deride, hem de benler üzerinde oluşabilir ve en sık yüz ve el üstlerinde görülürler.
Sağlıklı Bronzlaşmak Yoktur!
Bronzlaşmak deriyi güneş yanıklarından korur, ancak tam tersine deri kanserleri için de zemin hazırlar. Bronzlaşmak deri yaşlanmasını peşin olarak kabullenmek ve deri kanseri riskini göze almak demektir. Son yıllarda bronzlaşmak için ağırlıklı olarak başvurulan bir yöntem olan solaryumda, uzun dalga ultraviyole ışınları (UVA) kullanılmaktadır. Bu ışınlar da deri kanserlerini tetikleyici ve deriyi yaşlandırıcı etkilere sahiptir. Derinin sağlığı için, uzun dönem sonuçları artık iyi bilinen solaryumlardan sakınılmalıdır.
Bronzlaşmak için başvurulan bir diğer yöntem olan kozmetik bronzlaştırıcıların bir kısmında kına gibi deriyi boyayan maddeler bulunmaktadır. Bu tür maddeler deriye bronzlaşmış izlenimi verebilir, ancak maalesef güneş yanıklarından, deri yaşlanmasından ve deri kanserlerinden korumazlar. Bu ürünler kullanılsa bile diğer güneşten korunma önlemleri mutlaka alınmalıdır.
Güneşe Karşı ‘Şapka-Gözlük-Koruyucu Krem’ Üçlüsü!
Güneşten korunmak için yaz aylarında saat 11 ile 15 arasında güneşten korunmasız dolaşılmamalı, plajda bulunulmamalı ve denize girilmemelidir. Mutlaka koruyucu özellikte geniş kenarlı şapka, kenarları kapalı koyu renk gözlük kullanılmalı; dışarıda bulunmak zorunlu ise gölgede oturulmalı ve uygun giysilerle vücut korunmalıdır. Bu önlemlere rağmen bir miktar güneşe maruz kalınması kaçınılmazdır. Güneş ışınları sudan, kumdan ve kardan yansıyabilmekte ve bulutlu havalarda dahi yeryüzüne ulaşarak deri rahatsızlıklarına neden olabilmektedir. Bu nedenlerle ek korunma önlemlerinin yanı sıra, güneşten koruyucu kremlerin kullanımı önem taşımaktadır. Güneşten koruyucu kremlerin düzenli kullanılması ile deri kanserleri azalma göstermektedir. Bu kremler ayrıca en önemli “anti-aging” kozmetiklerdir.