1)ŞEHİT TEĞMEN İÇİN TÖREN DÜZENLENDİ
HAKKARİ'de PKK’lı teröristlerle çıkan çatışmada yaralanan, kaldırıldığı hastanede şehit olan Teğmen Güngör Dolunay (30) için Hakkari Dağ ve Komando Tugayı'nda tören düzenlendi. Törenin ardından şehidin cenazesi uçakla İzmir'e gönderilmek üzere helikopterle Yüksekova'ya uğurlandı.
Merkeze bağlı Doğanlı köyünde önceki gün PKK'lı teröristlerle güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmada Teğmen Güngör Dolunay yaralandı. Hakkari Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Teğmen Dolunay, doktorların tüm çabasına karşın dün akşam saatlerinde şehit oldu.
Isparta nüfusuna kayıtlı Teğmen Güngör Dolunay için Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı’nda tören düzenlendi. Törene, Hakkari Valisi İdris Akbıyık, Vali Yardımcıları Cüneyit Epçim, Mustafa Duruk, Aziz Gölbaşı ve Ali Koç, Van Asayiş Kolordu Komutanı Korgeneral Hacı İlbaş, Tugay Komutanı Tuğgeneral Muammer Alper, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Nuri Öztürk, Hakkari İl Emniyet Müdürü Süleyman Suvat Dilberoğlu, kurum amirleri, asker ve polisler ile şehidin annesi ve eşi katıldı.
Saygı duruşuyla birlikte şehit Teğmen Güngör Dolunay'ın cenazesi tören alanına getirildiği sırada annesi ve eşi gözyaşlarına boğuldu. Özgeçmişinin okunması ve yapılan duanın ardından Teğmen Dolunay'ın cenazesi, İzmir'e gönderilmek üzere helikopterle Yüksekova'ya uğurlandı.
Mehmet ÖZKAN-HAKKARİ/DHA
============================================
2)İZMİR'E ŞEHİT ATEŞİ DÜŞTÜ
HAKKARİ'de PKK'lı teröristlerle çıkan çatışmada ağır yaralanıp hastaneye kaldırılan Jandarma Teğmen Güngör Dolunay kaldırıldığı hastanede kurtarılamayarak şehit oldu. Dolunay'ın acı haberi İzmir'de yaşayan ailesine ulaştı.
Hakkari merkeze bağlı Doğanlı mezrasında geçen cuma günü PKK'lı teröristlerle çıktığı belirtilen çatışmada ağır yaralanan Jandarma Teğmen Güngör Dolunay, kaldırıldığı Hakkari Devlet Hastanesi'nde yapılan müdahalelere yaşamını yitirdi. Şehit Teğmen Dolunay'ın acı haberi, İzmir'in Bornova ilçesinde yaşayan ailesine verildi. Dolunay'ın yaşamının baharında şehit düşmesi ailesi ve yakınlarının yanı sıra İzmirliler'de de büyük üzüntü yarattı. Şehit Teğmen Güngör Dolunay'ın naaşının önce Bornova ilçesi Naldöken Mahallesi'ndeki, ailesinin oturduğu Naldöken Devlet Malzeme Ofisi Lojmanları'nın önüne getirileceği, ardından Gaziemir Gülhane Camisi'nde öğlende kılınacak cenaze namazı sonrasında Kadifekale Şehitliği'nde toprağa verileceği belirtildi.
İZMİR /DHA
============================================
3)YILIN YARISINI BULUTLARIN ÜZERİNDE GEÇİRİYORLAR
RİZE’nin İkizdere ilçesine bağlı 2 bin 392 rakımlı Çağrankaya Yaylası, yılın yarısından fazlasını bulutların üzerinde geçiriyor. Temiz havası, bol oksijeniyle göğe yakın yayla olarak anılan yayla, yüksek rakımlı tepeleri aşamayan bulutların üzerinde kalıyor. Yaylada yaşayanlar ve ziyaretçiler de muhteşem manzaranın keyfini çıkarıyor.
Kent merkezine 56 kilometre uzaklıkta yer alan İkizdere ilçesine bağlı Çağrankaya Yaylası, yılın yarısından fazlasını bulutların üzerinde geçirmesiyle, doğaseverlerin yanı sıra ziyaretçilerinin ilgi odağı oluyor. Temiz havası, bol oksijeniyle 'göğe yakın yayla olarak' anılan yayla, yüksek rakımlı tepeleri aşamayan bulutların üzerinde kalmasıyla dikkat çekiyor. Deniz seviyesinden 2 bin 392 metre yükseklikteki yaylada yaşayanlar bulutların üzerinde yaşamanın keyfini, bölgeyi ziyarete gelenler de, bu manzaranın keyfini çıkarıyor. Çağrankaya Yaylası’na İkizdere ilçesinin yanı sıra, Güneysu ve Çayeli ilçelerinden de ulaşılabiliyor. Karadeniz’de en çok haneye sahip yaylardan biri olan yaylada, pek çok taş ve ahşaptan inşa edilen yayla evleri bulunuyor. Adını, yaylada seyir tepesi de olarak bilinen kayada seslerin yankılanmasından alan yayla, oluşan bulut denizi ile öne çıkıyor. Yaylayı ziyaret edenler, sis bulutlarının hareketleriyle ortaya çıkan seyri doyumsuz manzarayı ise, üzerine çıktıkları kayadan izleme imkânı buluyor.
'MUHTEŞEM BİR YAYLA'
Çağrankaya Yaylası'nın Karadeniz’in en güzel yaylalarından biri olduğunu belirten Refik Kumbasar, “Çağrankaya Yaylası, yüksek rakımlı yaylalarımızdan biridir. Muhteşem bir yayla. Yaylanın etrafında ağaç yok, çiçeklerle güzelleşmiş bir yayladır. Şehir merkezlerinde bunaltıcı sıcaktan kaçmak için arkadaşlarla bu yaylaya geldik. Yaylanın aşağısında sis bulutunu izledik. Bir tarafta güneş var. Farklı mevsimleri bir arada yaşayabiliyorsunuzö dedi.
'EN GÜZEL YAYLALARINDA BİRİ'
Kentte sıcak ve nemli bir ortam olduğunu belirten Adem Tornacı da “Yaylada serin güzel bir hava ve bulutların üzerinde kendimizi hissediyoruz. Çağrankaya Yaylası Rize’nin en güzel yaylalarında biri. İnsanlar bu yaylalara gelip eğlenip piknik yapıyorlar" diye konuştu
Görüntü Dökümü
----------------------------
Yayladan görüntüler
Bulut ve sis hareketleri detayları
Yayla evleri görüntüleri
Ziyaretçiler detay
Röp ve genel detaylar
BOYUT: 506 MB
(Haber -Kamera: Aytekin KALENDER/İKİZDERE (Rize), (DHA) -
================================================
4)YÜKSEKOVA’DA YAYLACI KADINLARIN ZORLU MESAİSİ
HAKKARİ'nin Yüksekova ilçesinde havaların ısınmasıyla birlikte, koyunlar yaylalara çıkarılırken, 'berivan' adı verilen yaylacı kadınların da zorlu çilesi başladı. Sabah saatlerinde kamyonlarla yaylalara giden kadınlar, koyunları sağıp, yoğurt, süt ve peynir yaparak akşam saatlerinde dönüyor. Van ve Hakkari çevresinde Haziran ayından itibaren çobanlar tarafından yüksek rakımlı yaylalara çıkartılan koyunlar, yaklaşık 3 ay boyunca burada bakılıp besleniyor. Yörede berivan adı verilen yaylacı kadınlar da bu süre içerisinde süt sağıp, yağ ve peynir yapıyor.
Hakkari'nin Yüksekova ilçesinin güvenlik güçlerinin etkin ve kararlı operasyonlarıyla teröristlerden arındırılmasının ardından, halkın can güvenliği nedeniyle gidilmesi yasak olan bazı yaylalara izin verildi. Bu yaylalardan olan, ilçeye yaklaşık 20 kilometre uzaklıktaki Yukarı Uluköy yakınlarında bulunan 2 bin 300 rakımlı İsbiriz ve Tıloran yaylaları da sıcakların artmasıyla birlikte şenlendi. Çobanlar koyunları yaylara çıkarırken, kadınlar da günlük olarak kamyonlarla gidip, koyunları sağarak peynir yapıyor. Akşam saatlerinde de yeniden evlerine dönüyor.
En büyük sıkıntıyı yollarda yaşadıklarını belirten kadınlar, yayla yollarının yapılmasını istediklerini söyleyerek, yetkililerden çözüm bulunmasını istedi.
Görüntü Dökümü;
---------------------------
-Kamyon kazasında yaylaya çıkan kadınlar(berivan)
-Yaylaya inen koyun sürüsü
-Kadınların koyunların sığması
-Koyun sağmadan detaylar
-Kadınlardan röp
-Çevreden detaylar
-Çoban'ın çeşmede bardakların yıkanması ve çay yapması
-Kamyon sürücüsü ile röp
-Berivanların merdivenle kamyona binmeleri
Yaşar KAPLAN/YÜKSEKOVA (Hakkari), (DHA)-
================================================
5)ZERRİN ÖZER: HALKIMIZ GERÇEKLERİN, DOĞRULARIN FARKINDADIR
Ünlü sanatçı Zerrin Özer, sıkıntılı günler geçirdiği dönemde sevenlerinin desteğine işaret etti. Özer, "Sevgiyi zorla satın alamazsınız. Hayatım boyunca doğal oldum, her şeyimi paylaştım. 37 senedir de sevenlerim beni tanıdılar. Kıymetlidir halkımız, her şeyin, gerçeklerin, doğruların farkındadır. Biliyorlar ki bir tane deli Zerrin’leri var" dedi.Ünlü sanatçı Zerrin Özer, Bursa Büyükşehir Belediyesi adına Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı (BKSTV) tarafından bu yıl 58'incisi düzenlenen Uluslararası Bursa Festivali’nde sahne aldı. Açıkhava Tiyatrosu’nda gerçekleşen konserde Bursalılar mekanı tamamen doldururken, Zerrin Özer eskimeyen şarkılarını dinleyicileri için seslendirdi. Repertuarında yer alan şarkılarla Bursalıları geçmişe doğru sürükleyen ünlü sanatçı, ayrıca rock müziğinin kültleşen şarkılarına getirdiği yorum ile de dinleyicilerinden büyük alkış aldı. Zaman zaman duygulanan Zerrin Özer, 1.5 saat sahnede kalırken, sevenlerine gösterdikleri ilgiden ötürü teşekkür etti.
"SÖYLEDİĞİM, HER SÖZÜN ARKASINDAYIM"
Konser sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Zerrin Özer, son dönemdeki evliliğinin hemen ardından aldığı boşanma kararıyla ilgili gündeme de yansıyan sıkıntılı sürecinde sevenlerinin desteğine işaret etti. “Rabbim’in çok şanslı bir kulu olduğuma inanıyorumö diyen Özer, “Söylediğim, her sözün arkasındayım. Benim en büyük cümlem; ‘Rabbim, sevenlerimi, sevdiklerimi başımdan eksik etme’dir. Sevgiyi zorla satın alamazsınız. Hayatım boyunca doğal oldum, her şeyimi paylaştım. İçimden geldiği gibi yaşadım. Özür diledim, sinirlendim ama 37 senedir de sevenlerim beni tanıdılar. ‘Zerrin bizim kızımız, bizim mahallenin kızı delidir, ama dürüsttür doğrudur yalan bilmez’ dediler. Çünkü halktan geldimö diye konuştu.
"BİLİYORLAR Kİ BİR TANE DELİ ZERRİN'LERİ VAR"
“Halka inilmez, çıkılırö ifadesini kullanan usta sanatçı sözlerine devam ederek “O çıkacağınız süre de hayatınızın sonuna kadar bitmez. O yüzden kıymetlidir halkımız. Her şeyin, gerçeklerin, doğruların farkındadır. Biliyorlar ki bir tane deli Zerrin’leri var. Hepimizi mahallede aileler gibi hissediyorum. Hiçbir zaman sevenlerimden hayranlarım diye söz etmem, söz etmeyi sevmem çünkü hayran demek kendinizi bir basamak yukarıda görmek demektir. Bizler eşitiz, ben sadece çıkmışım şarkı söylüyorum, onları mutlu edebiliyorsam, ne mutlu. Tek bildiğim şey var insan olabilmek, insan olmaya çalışmaya devam ettim yıllarca. Sanırım kıymetli halkımız da bunu görüyorö açıklamalarında bulundu. Festivallerin ise her zaman olması gerektiğini belirten Zerrin Özer, son olarak Bursa’nın kendisi için çok kıymetli olduğunu dile getirerek, burada konser verdiği için sevgi dolu olduğunu sözlerine ekledi.
Görüntü Dökümü;
---------------------------
-Zerinn Özer'in açıklamaları
-Konserden detaylar
Süre: 5.16 dakika, Boyut: 693 MB
Haber-Kamera: Gürkan DURAL/BURSA,(DHA)
=====================================================
6)DÜZENLİ SPORLA 5 AYDA 54 KİLO VERDİ
KIRIKKALE'de 5 ay boyunca sağlıklı beslenip, spor yapan anestezi teknikeri Ramazan Işıklı (22), 164 kilodan 110 kiloya düştü. 54 kilo veren Işıklı, ata binerek efor sarf ettiğini, bunun da kilo vermesinde etkili olduğunu söyledi.
Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi'nde anestezi teknikeri olarak görev yapan bekâr Ramazan Işıklı, 15 yaşından itibaren kilo almaya başladı. Işıklı, bu yılın ilk ayında 164 kiloya ulaştı. Aşırı kilolardan dolayı rahatsız olan Işıklı, sporla kilo vermeye karar verdi. İnternette araştırma yapan Işıklı, ata binerek zayıflayabileceğini düşündü. Kentte bulunan at çiftliğine giderek haftanın 3 günü ata binen Işıklı, bunun yanı sıra yazıldığı spor merkezinde düzenli olarak yüzdü. Işıklı, düzenli beslenip spor yaparak 5 ayda 54 kilo verdi.
'ATA BİNMEM KİLO VERMEMDE ETKİLİ OLDU'
Işıklı, 15 yaşından itibaren kilo almaya başladığını, bu yılın ilk ayında 160 kiloya ulaştığını söyledi. Aşırı kilolardan dolayı rahatsız olduğunu belirten Işıklı, iş arkadaşlarının desteği ile spora başladığını kaydetti. Işıklı, ilk olarak at çiftliğine giderek burada ata bindiğini ifade ederek, "At kadar binicide efor sarf ediyor. Bu nedenle kalori yakımında, kilo vermede bayağı bir etkin spor dalı. Bu spora başladığımda 164 kiloydum. Kilo vermemde bayağı etken oldu. Bugün itibariyle 110 kiloyum. Atın haricinde yüzme ve spora gittim. Kilo vermek isteyenlere tavsiyem; spor öncelikle gayemiz olmalı. İstenildiği zaman kilo vermek kolay" dedi. Işıklı, şu anda kilosundan memnun olduğunu, ancak spora devam ettiğini kaydetti.
Görüntü Dökümü
-------------------------
-Işıklı'nın ata binmesi
-Atla ile tur ataması
-Işıklı ile röp.
-Genl görüntü
Haber-Kamera: Hasan AKYILDIZ/KIRIKKALE, (DHA)-
======================================================
7)ORGAN BAĞIŞINA FARKINDALIK İÇİN 63 İL DOLAŞTILAR
AKDENİZ Böbrek Hastalıkları ve Organ Nakli Sosyal Yardımlaşma Derneği üyelerinden 54 kişi, 41 yılda 3’ü böbrek, biri karaciğer olmak üzere 4 nakil gerçekleştirilen üyeleri Emin Aslan'ı Diyarbakır'daki evinde ziyaret etti. Farkındalık oluşturmak amacıyla Türkiye'nin 63 ilini dolaşan ekip, vatandaşları organ bağışı yapmaları konusunda duyarlı olmaya davet etti.
Akdeniz Böbrek Hastalıkları ve Organ Nakli Sosyal Yardımlaşma Derneği üyelerinden oluşan 54 kişilik ekip, organ nakli konusunda farkındalık oluşturmak ve vatandaşları duyarlı olmaya davet etmek amacıyla Diyarbakır’a geldi. Diyarbakır'la birlikte 63 ili dolaşan ve Türkiye çapında 2 bin gönüllü üyesi ile organ nakli konusunda farkındalık çalışmaları yürüten dernek üyeleri, 41 yılda 3’ü böbrek, biri karaciğer olmak üzere 4 nakil gerçekleştirilen Emin Aslan’ın Sur ilçesine bağlı Sati mahallesindeki evine konuk oldu.
Türkiye’nin ilk böbrek nakli gerçekleştirilen hastalarında biri olan Emin Aslan’a 41 yılda 3’ü böbrek biri karaciğer olmak üzere 4 nakil gerçekleştirildi. 9 çocuk babası 65 yaşındaki Aslan, 2018’deki son naklinde, böbrek ve karaciğer nakli ile 21 saat süren operasyondan sonra 'Türkiye'nin ilk 2 organın aynı ameliyatta nakli gerçekleştirilen hasta' unvanını aldı.
'TÜRKİYE’DE 80 BİNE YAKIN BÖBREK HASTASI VAR'
Dernek başkanı Mehmet Şahan, Türkiye’de 80 bine yakın böbrek hastası olduğunu ifade ederek, “Akdeniz Böbrek Hastalıkları ve Organ Nakli Derneği olarak, ‘İl İl Türkiye’ projemiz kapsamında şu ana kadar 61 ili dolaştık. Bugün Batman ve Diyarbakır’la 63 oldu. Diyarbakır’da 1977 yılında beraber böbrek nakli olduğumuz, kader arkadaşımız Emin Aslan’ın evindeyiz. Amacımız Türkiye’deki 70- 80 bin civarındaki böbrek hastasına ışık olmak. Bizim bir ilkemiz var, ‘Bugün biz, yarın belki de siz’ diye. Amacımız, Türkiye’deki böbrek nakli bekleyen kardeşlerimize ışık olmak ve insanlarımızı daha duyarlı olmaya böyle etkinlikler yaparak davet etmektir. Değerli kader arkadaşımızın evindeyiz. Yanımızda Türkiye’nin ikinci yüz nakli olan kardeşimiz de var. Böbrek nakli olan kardeşlerimiz var. Diyaliz hastası kardeşlerimiz var. Bizlere gönül veren kardeşlerimiz de bugün buradalar. 'Haydi Türkiye, organ bağışı için el ele' diyoruz" dedi.
‘DEVLET ORGAN NAKLİ KONUSUNDA ÇALIŞMALAR BAŞLATSIN’
Organ bağışı konusunda yeni yasaların çıkmasını beklediklerini belirten Emin Aslan ise “1975 yılında böbrek hastalığına yakalandım, 1977 yılında ilk naklimi oldum. Ankara’da nakil ameliyatım gerçekleştirildi. O zaman, Türkiye’nin ilk böbrek nakli bana yapıldı. İlk ameliyatımdan 10 yıl sonra, o böbrek iflas etti. İkinci böbrek naklimi 1988’de oldum. O da bir süre sonra olmayınca 3’ncü nakil de 2018 yılında gerçekleştirildi. 3’ncü naklimde yine Türkiye’de ilk kez 2 organın aynı anda nakli gerçekleştirildi. Karaciğer ile böbrek aynı ameliyatta bana nakil edildi. Ameliyatım 21 saat sürdü. Misafirlerim sağ olsunlar beni ziyaret etmek için Antalya’dan buraya kadar geldiler. Beni gururlandırdılar. Allah onlardan razı olsun. Organ nakli çok önemlidir. Ben de derneğin bu gezilerine katıldım. Şu an sağlık durumum çok iyi. İnsanlar öldükten sonra, o organlar ölüyor. Neden o organlar toprağa gitsin? Bir cana can vereceksin, bir insanı yaşatacaksın. Bundan daha güzeli var mıdır? Neden toprak olsun? Bütün dünyaya sesleniyorum, organ bağışı yapın. İran'da ölenlerin ailelerine sorulmuyor, ihtiyacı olana organ nakli yapılıyor ancak Türkiye’de böyle bir durum söz konusu değil. Türkiye’de ailelere soruluyor. Devlerimizin bunu kaldırması gerekiyor, bir yasa gelmesi gerekiyor. Binlerce insan nakil bekliyor. Diyaliz merkezlerinde çürüyen insanlar var. Bir çare bulunması lazım. Ölen kişilerin aileleri acı içinde oluyor zaten, o an organ nakline sıcak bakmayabilirler. Ben devletimizden, Cumhurbaşkanımızdan böyle bir yasanın ve düzenlemenin gelmeleri için çağrıda bulunuyorum" diye konuştu.
Ziyarete katılanlardan, Türkiye'de 4'üncü, Antalya'da ise 2'nci yüz nakli gerçekleştirilen hastalardan Turan Çolak da herkesin organ bağışına desek olması gerektiğini belirterek, "Ben 3,5 yaşında iken yanmışım. Küçükken ateşin içine düşmüşüm. 35 yaşında nakil oldum. Şu anda 42 yaşındayım. 19 yaşında bir kişinin yüzünü naklettiler. Nakil olduktan sonra hayatım değişti. Şimdi de bizler bu organ naklinin yayılması için Türkiye’yi geziyoruz. Kendimizi anlatıyoruz. Böbrek hastalarını görünce de bizler çok üzülüyoruz. Bebek hastalar bile var. Onları gördüğümüz zaman daha çok üzülüyoruz. İstiyoruz ki herkes organ bağışına destek olsunlar" dedi.
Görüntü Dökümü
--------------------------
Dernek üyelerinin gelmesi
Emin Aslan'ın dernek üyeleriyle ilgilenmesi
Konuşmalar
Dernek üyeleriyle akşam yemeği
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Mesut BUDRAÇ/DİYARBAKIR,(DHA)
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 1 GB
==========================================================
8)HALTER ERKEK SPORU, SEN YAPAMAZSIN' DEDİLER, ŞİMDİ OLİMPİYATLARI HEDEFLİYOR
İZMİT’te 9 yıl önce paralimpik sporcu olan babasını tekerlekli sandalye ile idmanlara götürürken kendisi de halter sporuna başlayan Berfin Altun, uluslararası turnuvalarda kazandığı 9 madalyanın ardından 2020 Tokyo Olimpiyatları'nı hedefliyor.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Kağıtspor formasıyla halter sporu yapan 20 yaşındaki Berfin Altun, bu sporla 2010 yılında paralimpik halter sporcusu olan babası Selami Altun'u idmanlara götürerek başladı.2004 yılında meydana gelen trafik kazasında yürüme yetisini kaybeden Selami Altun'un tekerlekli sandalyesini iterek girdiği salonda Selami Altun'un antrenörü Nurcihan Gönül'ün kendisini keşfetmesi ile haltere başlayan Berfin Altun, bir süre amatör olarak devam ettiği sporda 3 yıllık çalışma sonrasında Türkiye Şampiyonluğu kazandı. Gösterdiği başarılı performansın ardından Halter Milli Takımı"na seçilen Altun, katıldığı 9 uluslararası turnuvada çeşitli kategorilerde 9 madalya kazanarak Türk Bayrağı'nı dalgalandırdı. İlk başladığı dönemde çevresindeki herkesin halterin erkek sporu olduğunu söyleyerek 'Yapamazsın' dediğini anlatan Berfin Altun, şimdi 2020 Tokyo Olimpiyatları'nda şampiyonluğu hedefliyor.
"BABAM, 'HALTER ERKEK SPORU, SANA YAKIŞMAZ' DEDİ
Haltere ilk başladığında babası dahil çevresindeki herkesin karşı çıktığını söyleyen Milli Halterci Berfin Altun, “Bana haltere başladığım zamanlarda çevremdeki herkes karşı çıktı. ‘Bu erkek sporu, sen yapamazsın’ dediler.Ama ben azmettim, çalıştım ve milli takıma kadar geldim. Önümüzdeki yıllarda da Türk Bayrağı’nı uluslararası turnuvalarda başarıyla temsil etmek istiyorum. Haltere 2010 yılında başladım. Babam paralimpik halterciydi. Ben onu her gün antrenmanlara götürüp getiriyordum. Ona yardım ederken babamın antrenörü beni de haltere başlatmak istedi. Ben ilk başlarda halter erkek branşı olduğu için istememiştim. Babam da ilk zamanlarda istememişti. 'Sen halter yapma. Sana yakışmaz' diyordu bana. Sonra antrenmanlara başladım. Babamın antrenörü bana hep destek oldu. Halter yapmam için beni teşvik etti beni.
"TEKNİĞİMİN BAŞARILI OLDUĞU GÖRÜLÜNCE MİLLİ TAKIMA SEÇİLDİM"
İlk zamanlarda küçük antrenmanlarla başladım. Boş barla idmanlar yaptım. Daha sonra düzenli bir şekilde çalışmaya başladım. 3 yıl amatör olarak yaptıktan sonra 2013 yılında Türkiye Şampiyonası’na katıldım. Burada Türkiye şampiyonu oldum. Milli takım antrenörü benim tekniğimin başarılı olduğunu ve yaptığım dereceleri görünce, milli takıma seçildim. Milli takımda 3 ay antrenman yaparak uluslararası yarışmalara hazırlanmaya başladım. Avrupa’da Yıldızlar U15 Avrupa Üçüncülüğü, Yıldızlar Dünya Şampiyonası’nda dünya 5’inciliği, Gençler Avrupa Şampiyonası’nda 2’nciliği, Gençler Dünya 3’üncülüğü kazandım. Sıradaki hedefim 2020 yılında yapılacak olan Tokyo Olimpiyatları'nda Türk Bayrağı’nı en iyi şekilde temsil ederek altın madalyayı Türkiye’ye getirmek. Bu hedefi gerçekleştirmek için her geçen gün biraz daha çalışıyorumö dedi
Görüntü Dökümü
-----------------------
- Berfin Altun'un idmanından görüntüler
- Berfin Altun ile röp.
- Detay
(Haber: Dinçer AKBİR-Kamera: Alişan KOYUNCU/İZMİT(Kocaeli),(DHA)
===================================================
9)BAYBURT'TA SÖKÜLEN 'ATATÜRK HEYKELİ' YERİNE KONULDU
BAYBURT'ta, geçen yıl belediyenin 'Saray Bahçesi' düzenlemesi projesi kapsamında geçici olarak kaidesinden sökülen Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün heykeli, tamamlanan çalışmaların ardından yeni yerine konuldu.
Bayburt Belediyesi tarafından geçen yıl kent meydanı düzenlemesi kapsamında 'Saray Bahçesi' projesi başlatıldı. Yeraltında 150 araçlık otoparkı, oturma alanları, süs havuzları ve yeşil alanlardan oluşacak proje inşaatı sırasında zarar görmemesi için kaidelerinden sökülen Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve Milli Mücadele Kahramanları’na ait heykeller, üzerleri brandayla örtülerek belediye malzeme parkının açık alanına konuldu. Rüzgârın etkisiyle parçalanan brandaların sarılı olduğu heykel fotoğrafları paylaşıldığı; sosyal medyada tepki çekti. Tepkiler üzerine heykeller açık alandan alınarak kapalı alana taşındı.
HEYKEL ALANA KONULDU
Kent meydanında proje çalışmalarında sona gelinirken, daha önce yerinden sökülen Atatürk'ün şaha kalkmış at sırtında duruşunun tasvir edildiği heykel, belediye ekiplerince başlatılan çalışmayla bugün sabah saatlerinde yenilenen meydanda oluşturulan kaideye vinç yardımıyla monte edildi. Bayburt Belediyesi Başkanı MHP'li Hükmü Pekmezci de, ekiplerin heykelin oluşturulan alana konulma aşamasındaki çalışmalarını da yakından inceledi. Yaklaşık 4 saatlik çalışmanın ardından söküldüğü bölgenin yakınında bir noktaya yerleştirilen heykelin çevresindeki eksikliklerin kısa sürede giderileceği, diğer heykellerin ise kentin farklı noktalarına yerleştirileceği belirtildi.
'BAYBURT, ATATÜRK'ÜN YAPTIKLARIYLA HER ZAMAN GURUR DUYDU'
Bayburt'un milli ve manevi değerlerinin üst seviyede olan bir kent olduğunu belirten Başkan Pekmezci, "Bayburt Belediyesi tarafından daha önceden yapılan bir çevre düzenlemesi nedeniyle kaldırılan Atatürk anıtı yeniden yerine konuldu. Sosyal medyada farklı şekillerde ifadelerde bulunuldu. Bayburt, milli ve manevi değerleri gerçekten üst seviyede olan bir şehirdir. Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün anıtı uygun bir alanda saklanmış ve tekrar ona bir layık şekilde düzenleme yapılarak yerine konuldu. Bayburt Türkiye Cumhuriyetinin kurucusuna her zaman saygı duymuş, onun yaptıklarıyla her zaman gurur duymuştur. Düzenleme yapıldı ve heykel yerine konulmuştur. Biz Bayburtlular olarak her zaman bu hasretlerimizi öne çıkarmışızdır. Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve onun silah arkadaşlarını da hiçbir zaman unutmamışızdır" dedi.
Alanda çalışmalarda sona gelindiğini de kaydeden Pekmezci, projenin açılışını 22-28 Temmuz tarihleri arasında Bayburt'ta düzenlenecek olan Uluslararası Dede Korkut Kültür ve Sanat şölenine yetiştirmeyi hedeflediklerini de kaydetti.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Heykelin montaj görüntüleri
Ekiplerin çalışmaları
Heykelden detaylar
Başkan Pekmezci inceleme ve konuşma
Detaylar
BOYUT: 468 MB
HABER KAMERA: Murat SÖYLEMEZ/BAYBURT, (DHA) -