HABER

DHA YURT BÜLTENİ13

Korkuteli savcısı Küçüköner, 20 gün sonra taburcu oldu

ANTALYA'nın Korkuteli İlçesi'nde, 10 Ekim günü adliyedeki makam odasında polis memuru Turgut Avcı tarafından tabancayla vurulan Cumhuriyet Savcısı 26 yaşındaki A. Kadir Küçüköner, taburcu oldu.

Korkuteli Adliyesi'nde Cumhuriyet Savcısı A. Kadir Küçüköner, 10 Ekim'de saat 15.00 sıralarında, adliyede katip Şerife Avcı'nın izin istemine sık izin kullandığı gerekçesiyle olumsuz yanıt verdi. Katip Avcı'nın haber vermesi üzerine adliyeye polis eşi Turgut Avcı geldi. Eşinin izni konusunda tartışan polis memuru Avcı, Savcı Küçüköner'e makam odasında tabancayla 5 el ateş etti. Mermiler Küçüköner'in sol ve sağ akciğerine, karaciğerine ve sağ el ile sağ ayak bileğine isabet etti. Ağır yaralanan Küçüköner Korkuteli'ndeki özel hastanede yapılan müdahaleden sonra ambulans helikopterle Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne sevk edildi. 20 gündür bu hastanede tedavisi süren Savcı Küçüköner, tedavilerinin tamamlanmasının ardından bugün öğle saatlerinde taburcu edildi.

Haber: Erol AKKIR/ANTALYA,(DHA)

================================================

Akçakale sınırındaki Telabyad'a terör örgütü flamaları asıldı

ŞANLIURFA'nın Akçakale ilçesinin karşısında bulunan Suriye'nin Telabyad kentinin yüksek yerlerine, terör örgütü PKK/PYD/YPG'nin flamaları asıldı.

Akçakale'nin karşısında bulunan, PKK'nın Suriye'deki uzantısı PYD denetimindeki Telabyad'ın yüksek yerlerine, terör örgütünü simgeleyen flamalar asıldı. Flamalar, sınır hattındaki Akçakale'nin Hürriyet Mahallesi'nden görülüyor. Terör örgütü PKK/PYD/YPG'ye ait oldukları belirtilen flamalar nedeniyle sınır hattında güvenlik güçleri tarafından önlem alındı. Telabyad'a daha önce de ABD bayrakları ve terör örgütünün flamaları asılmıştı.

Görüntü Dökümü:

-------------------------

- Suriye sınırı

- Telabyad'a asılan bayraklar

- Nöbet tutan askerler

- Genel ve detay görüntüler

Haber: Hadi KURT/AKÇAKALE (Şanlıurfa), (DHA)

================================================

Ordu'da 3 ev yandı, 5 büyükbaş hayvan telef oldu

ORDU'nun Gölköy İlçesi'nde gece çıkan yangında 3 ev kullanılamaz hale gelirken, 5 büyükbaş hayvan da telef oldu.

Olay, Gölköy İlçesi'ne bağlı Güzelyurt Mahallesi Kaşaltı mevkiinde dün gece meydana geldi. Neden çıktığı henüz bilinmeyen yangında İsmail Aktaş, Cemal Aktaş ve Meryem Aktaş'a ait evler kullanılamaz hale geldi. Mahalle sakinlerinin çabasına rağmen kontrol altına alınamayan yangın büyüyerek depo, samanlık ve ahırlara da ulaştı. 5 büyükbaş hayvanın telef olduğu yangına müdahale eden itfaiye, soğutma çalışması yaparak alevlerin daha da yayılmasını önledi.

Görüntü Dökümü:

-----------------------

-Yangından görüntü (cep telefonu görüntüsü)

(SÜRE: 2.20 Dk) (BOYUT: 61 MB)

Haber: Nedim KOVAN/ORDU,(DHA)

=================================================

Gaziantep'te valilik ve emniyet binası kavşağındaki kutu, bomba paniği yaşattı

GAZİANTEP Valiliği ile İl Emniyet Müdürlüğü'nün yakınında bulunan kavşaktaki tramvay yoluna üzerine taş konularak, bırakılan kutu, bomba paniğine neden oldu. Bomba imha uzmanları tarafından incelenen kutu, boş çıktı.

Olay, öğle saatlerinden sonra Muammer Aksoy Bulvarı'nda meydana geldi. Valilik ve emniyet müdürlüğü binalarının da yakın olduğu tramvay yolunda, üzerinde taş bulunan A4 kağıdı kutusunu görenler, bomba olabileceği şüphesiyle durumu polise haber verdi. İhbarla bölgeye sevk edilen ekipler, güvenlik önlemi alıp, kavşak çevresindeki yolları yaya ve araç trafiğine kapattı. Tramvay seferlerinin durduğu olay yerine gelen bomba imha uzmanları, mobese görüntülerinden de yararlanıp, kutunun boş olduğunu belirledi. Bomba imha uzmanının incelediği kutunun boş olduğunun anlaşılması üzerine kavşak, trafiğe yeniden açıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------

- Valilik kavşağı

- Güvenlik önlemi alınması

- Bekleyen kalabalık

- Bomba imha uzmanı

- Uzmanın kutuyu alıp götürmesi

- Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 72 MB

Haber-Kamera: Mücahit YOLCU-GAZİANTEP,(DHA)

==============================================

Kansere yenik düşen 11 yaşındaki Duru, gözyaşlarıyla uğurlandı

ÇORUM'da lenfoma kanseri nedeniyle hayatını kaybeden 11 yaşındaki Duru Apraş, bugün gözyaşları arasında son yolculuğuna uğurlandı.

Çorum'da yaşayan Arzu-Alp Apraş çiftinin kızı Duru Apraş'a geçen yıl lenfoma kanseri teşhisi konuldu. Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi görmeye başlayan Apraş, hastalığının ilerlemesi üzerine Ankara'ya sevk edildi. Kemoterapi tedavisinin ardından Antalya'da özel bir hastaneye nakledilen Duru, dün öğle saatlerinde yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Cenazesi, bugün memleketi Çorum'a getirildi. Minik Duru için Ulu Cami'de tören düzenlendi. Törende çok sevdiği kırmızı şapkası ile bez bebeği tabutunun üstüne konuldu. Törene, Çorum'un Oğuzlar Belediye Başkanı Orhan Ateş, ailesi, yakınları, vatandaşlar ile Duru'nun arkadaşları da katıldı. Cenaze töreninde ayakta durmakta güçlük çeken annesi Arzu Apraş, "Son kez kızımın tabutuna dokunayımö dedi. Minik Duru'nun cenazesi, Ulu Cami'de ılınan cenaze namazının ardından Ulu Mezarlık'ta toprağa verildi.

Görüntü Dökümü:

-----------------------

- Durunun cenaze namazının kılınması

- Ailesi ve yakınlarından görüntü

-Durunun ölmeden önce söylediği şarkı (cep telefonu)

-Detaylar

(SÜRE: 4 DK ) (BOYUT 150 MB)

Haber-Kamera : Yusuf ÇINAR-ÇORUM-DHA

===============================================

Rektör Vekili Alkan: Yalova'da yaşayıp da üniversitesini bilmeyenler var; bu çok acı bir şey

Yalova Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Güler Alkan, "Benim gördüğüm ve bana söylenen Yalova Üniversitesi, kentle bütünleşmemiş. Kentte yaşayanlar bile üniversitenin olduğunu bilmiyor. Yalova'da yaşayıp da Yalova Üniversitesi'ni bilmeyen kişiler var. Bu çok acı bir şey" dedi.

Rektör Vekili Prof. Dr. Güler Alkan, Yalova Üniversitesi Rektörlük binasında basın toplantısı düzenledi. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Alkan, üniversitenin istenilen noktada olmadığını belirtti. Yalova Üniversitesi'nin diğer üniversitelerle kıyaslandığında geri kaldığını söyleyen Prof. Dr. Alkan, "Düzce Üniversitesi 210 milyon bir ödenek almış, döner sermayesi 90 milyon TL. Niye peki? Hastanesi var, diye. Bizde böyle bir şey yok. 28 milyon TL ile ne yapabilirim? Bir şeyler yaptığımız görülürse bize de ödenek verecekler. Seneye diyeceğiz ki koşmamız için ayakkabı lazım. Onların 25 bin, Yalova'nın 15 bin öğrencisi var" diye konuştu.

'YALOVA NEDEN KONGRE MERKEZİ OLMASIN?'

Bir çalıştay düzenleyeceklerini bildiren Prof. Dr. Alkan, "Ne yapabileceğimizi burada masaya yatıracağız. Yerel Kalkınma Enstitüsü'ne buranın ihtiyacı olduğunu gördüm. Çünkü buranın yerel değerlerini biz çıkarmalıyız. Kivi yerel bir değerdir. Festivali yapılıyor. Yani ekonomik değeri olan her şeyi ortaya çıkarmamız lazım. Mesela Yalova neden kongre merkezi olmasın? Yeterince otellerimiz yok" dedi.

'EN BÜYÜK EKSİK HALKLA BÜTÜNLEŞMEME'

Üniversitenin en büyük eksiğinin halkla bütünleşmemesi olduğunu ifade eden Prof. Dr. Alkan, şöyle devam etti: "Benim gördüğüm ve bana söylenen Yalova Üniversitesi, kentle bütünleşmemiş. Kentte yaşayanlar bile üniversitenin olduğunu bilmiyor. Yalova'da yaşayıp da Yalova Üniversitesi'ni bilmeyen kişiler var. Bu çok acı bir şey. Bu konuda çok hızlı da yol alabiliriz. Burası bir şehir üniversitesi. Yalova'nın kendi adını verdiği bir üniversite. İlde de bir tek üniversite var. Belki ikinci bir üniversite olsaydı bu kadar beklenti olmayacaktı veya önemsemeyecekti. Yalova halkı sevindi, 'Bir üniversitemiz oldu' diye ama istediklerini alamadılar. Üniversiteye gelip dolaşmayan, burayı bilmeyenler var. Bir açılış törenleri olsa, bahar şenlikleri olsa insanlar buraya gelse bütünleşme olabilir. Mesela çocuk üniversitesi açmayı düşünüyorum. Çocuk kütüphanesi düşünüyorum. Ortaokulda, lisede burayı görürse, gelip burada kitabını okursa, buralarda gezerse ne istediğini görecek. Bizim hammaddemiz çocuk. Halkla birleşmemiz için çocuklarımızı buraya getirmemiz lazım. Siz bilimi topluma yayamıyorsanız sadece laboratuvarda kalan bir bilgidir. Konferanslarda, seminerlerde anlatırsınız. Karşınızda bilimadamları olur. Körler sağırlar birbirini ağırlar, sonra güle güle. Topluma faydası olmayan bilim, bilim değildir. Ben bulunduğum sosyal çevreye dokunamıyorsam ne olacak? 2008'de kurulmuş bir üniversite ama hâlâ yeri bilinmiyor."

TUZLA GİBİ BİR DENİZCİLİK KAMPÜSÜ

Altınova'da meslek yüksekokulu açmayı düşündüklerini de ifade eden Prof. Dr. Alkan, "Altınova gibi bir yer var. Gemi ihracatının yüzde 36'sı buradan yapılıyor. Ben Altınova'da meslek yüksekokulu açmayı düşünüyorum. Çünkü orada bir gemi sanayisi var. Mesela kaynak. Kaynakçılar günde ne kadar alıyor biliyor musunuz? Bulamıyorsunuz. 250 liradan başlıyor, 400-500 lira. İstanbul Üniversitesi'nde Su Altı Bölüm Başkanlığı da yaptım. Su altı kaynağı önemli gemilerde. Su altı bölümü programı açmayı düşünüyorum. Ben denizciyim. Gemi İnşa ve Denizcilik Fakültesi. Altınova'da 50 dönüm askeriyenin arazisi var. Eğer alabilirsek oraya Tuzla gibi bir denizcilik kampüsü, fakültesi, yüksekokul kurmayı düşünüyorum" diye konuştu. Termal'de sağlık bilimleri yüksekokulu, Armutlu'da da turizm meslek yüksekokulu açmayı düşündüklerini söyleyen Prof. Dr. Alkan, Yalova'da yurt sorunu olduğunu da belirtti. Prof. Dr. Alkan, Yalova Üniversitesi logosunun değiştirilmesi talepleriyle ilgili olarak da şöyle dedi:"Logonun değişmesiyle ilgili biz de çalışma yapacağız ama şimdi değil. Yürüyen Köşk isteniyor. Bu her kesimden geliyor. Niye değiştirildi, ne amaçla değiştirildi? Bunları incelemek lazım. YÖK ile görüşeceğiz. Bunu hâlâ konuşuyorsak oturmamış demektir üniversite. Halk üniversiteyi benimsememiş ki logosunu benimsesin."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

------------------------------

-Rektör Vekili Alkan'ın açıklamaları

Haber: Süheyla GÖZDERELİLER/YALOVA,(DHA)

============================================

Gaziantep'te 250 bin küçükbaş hayvan aşılanıyor

GAZİANTEP'te, Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Daire Başkanlığı tarafından 'Kuzular ölmesin çiftçinin yüzü solmasın' sloganıyla 250 bin küçükbaş hayvanın aşılanması, törenle başladı.

Aşılama nedeniyle Sarıt Mahallesi'nde program düzenlendi. Program öncesi çiftçilere seslenen Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep'e mevsimin ilk yağmuru yağdığını ve bundan dolayı mutlu olduklarını söyledi. Her canlının kendileri için çok kıymetli olduğunu kaydeden Şahin, "Hiç kimseyi kimseden ayırt etmeden hizmet etmeye gayret gösteriyoruz. Köylüyü şehirliden, çiftçiyi esnaftan, işçiyi işverenden ayırt etmeden 2 milyon kardeşimize hizmet götürmeye gayret gösteriyoruz. Herkese Yunus Emre'nin, Mevlana'nın, Haci Betaş Veli'nin dili ile konuşmaya çalıştık. Sevgili Peygamberimizin bize veda hutbesinde bıraktığı emirle baktık. O yüzden neden bugün küçük bir oğlağın aşılanmasına zaman ayırıyorsunuz diye bilirsiniz. İşte burada duygu yönetimi devreye giriyor" dedi. Hayata geçirilen proje ile 20 bin dolayında küçükbaş yavrunun kurtarılmasının söz konusu olduğunu dikkat çeken Şahin, "İnsanın yaşam kalitesini nasıl arttıracağız? Bu tür projeleri hızlandırıp, çoğaltıp yapacağız. Eğitim, Milli Eğitim Bakanlığı'nın, sağlık, Sağlık Bakanlığı'nın işi diyemeyiz. Tabi burada bize düşen görevler de var. Bugün su konusunda Türkiye'nin ikinci en büyük içme suyu projesini gerçekleştiriyoruz. Bunlar hep vatandaşımızın yaşam kalitesini arttırmak içindir. Okul, sağlık ocağı, taziye evi, sosyal tesisi, altyapı ve üst yapı ihtiyaçları karşılanırsa neden şehre gitsin. Temiz havanın olduğu, yeşil ve suyun olduğu cennet gibi sağlıklı bir ortamdan neden gidip de briketlerin arasında yaşasın ki. Bu ortamları korumak için bizler de köylerimizin yaşam kalitelerini arttırmaya çalışıyoruz. Yol, su, yeraltı yer üstü birçok hizmetleri yaparken köylerimizi hep düşünerek hareket ediyoruz" şeklinde konuştu. Tarımsal Hizmetler Daire Başkanı İbrahim Yılmaz ise, Türkiye'nin küçükbaş hayvan yetiştiren bir ülke olduğunu ifade etti. Türkiye genelinde 12 milyon büyükbaş, 44 milyon da küçükbaş hayvanın bulunduğunu belirten Yılmaz, bir yandan bitkisel projeler diğer yandan ise hayvancılık projeler hazırladıklarını söyledi. Bu projeyi Gaziantep Damızlık Koyun ve Keçi Yetiştiricileri Birliği ile birlikte yürüttüklerini ifade eden Yılmaz, Gaziantep genelinde 250 bin koyun ve keçiyi aşılayacaklarını belirtti. Bu çalışma çerçevesinde Gaziantep'te 1 yıl içinde 300 bin dolayında yavrunun doğduğunu tahmin ettiklerini vurgulayan Yılmaz, "Bu 300 bin yavrunun yüzde 5 ile 10'nu aşılanmamasından dolayı ölüyor. Ancak bir çok çifçimiz bu ölümlerin bundan kaynaklandığını bilmiyor. Ama bizim bu aşılamamızdan sonra inşallah en az 20-25 bin dolayında hayvanımız kurtarılmış olacak. Bugün yetişmiş bir koyunu kurbana gönderdiğimiz zaman fiyatı bin liradır. Böylece Gaziantep hayvancılğına 20 milyon lira katkıda bulunmuş olacağız" değerlendirmesini yaptı. Konuşmaların ardından Başkan Şahin; yavru kuzuyu kucağına alarak sevdi ve ona aşı yaptırdı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

----------------------------

- Törene katılanlar

- Fatma Şahin'n konuşması

- İbrahim Yılmaz'ın konuşması

- Fatma Şahin'in kuzu sevmesi

- Aşı yapılması

- Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 525 MB

Haber-Kamera: Mücahit YOLCU-GAZİANTEP,(DHA)

En Çok Aranan Haberler